Sosyal Medya

Makale

Rab yerine koyduklarınızı çekin hayatlarınızdan, bakın neler oluyor

Rab yerine koyduÄŸunuz nefislerinizi, eÅŸlerinizi, çocuklarınızı, yöneticilerinizi, arkadaÅŸlarınızı, ÅŸöhretleri, hayran olduklarınızı, kıskandıklarınızı, güçlü gördüklerinizi, menfaat beklediklerinizi, inandırdıklarınızı, geleneklerinizi, müesseselerinizi, sevdiÄŸinizi zannettiklerinizi, nefret ettiklerinizi, korktuklarınızı, imrendiklerinizi, bütün umup beklediklerinizi çekin kenara, bakın neler olacak...

Fakat bunun için önce, Rab yerine koymanın ne demek olduÄŸunu bilmenin ne kadar hayati ehemmiyete haiz olduÄŸunu da önümüze koymak lazımdır.

EÄŸer sahte Rablerinizi kenara çekmeyi baÅŸarabilirseniz; iÅŸte o zaman yeni bir doÄŸum, oluÅŸ ve inÅŸa gerçekleÅŸmeye baÅŸlayacaktır. Umut yaÄŸarken insanın üzerine itminan gelmeye baÅŸlayacaktır. Bir ÅŸaÅŸkınlık yaÅŸayacaksınız. Önce yeniden ümmileÅŸeceksiniz. Her ÅŸeyi yeniden keÅŸfetmeye, öÄŸrenmeye baÅŸlayacaksınız. Aynı yeni doÄŸmuÅŸ bir bebek gibi... Yeni doÄŸmuÅŸ bebeklerin safiyetine, fıtrata uygun hal ve hayatlarına, huzur ve mutluluÄŸuna ve karşı gelinemez gücüne sahip olacaksınız. Çünkü sahte rabların tasallutundan kurtulup, Rabbülalemin olanla iliÅŸkiyi kurup, Rabbanilerden olmak imkânı elde edilmiÅŸ olacak. Zira âlemlerin Rabbi olan Allah, kendisinden baÅŸka rabler edinmeyenlere hidayet vadetmekte, kitabının hidayet edici vasfının onların üzerinde tahakkuk edeceÄŸini haber vermektedir.

Bu hal, sahte hayatın, sahte tasavvurlarına sahip, sahte insanların ve sahte kurumların, sahte otoritelikleri ile yaptıkları sahte tariflere göre; deli saçması, anlamsız, romantik, mantıksız, seviyesiz ve benzeri yaftalamalarla; mevcut cari ve de sahte normlarla oluÅŸturulmuÅŸ, sahte normallere aykırı ilan edilecektir.

Hatta sahtelikten ve sahtekarlıklardan kurtulmanın yegâne yolu olan yeniden ümmileÅŸmeyi anlam, deÄŸer ve derinliklerinden farklı bir perspektiften tarif ederek; sahte rablerin ifrazatı olan bilgileri, usulleri, ekolleri, sistemleri ve teklifleri, mutlak ve normal olarak ifadelendirip, bunlarla beslenmeyi kutsallaÅŸtırıp, mutlaklaÅŸtırarak; anlamsızlaÅŸtırıp, deÄŸersizleÅŸtireceklerdir. Bu, sahte rabların, rabbanileri olmanın ve kalmanın garantisi olarak gerçekleÅŸtirilecektir.

Oysaki sahte rabları hayattan çıkartıp, hakiki Rabbin, Rabbanisi olmak, ancak ümmileÅŸmekten geçmektedir.

ÜmmileÅŸmek; "oku" emrinin künhüne uygun, yüksek standartta bir okumaya geçip; gözleri, kulakları, zihinleri, akılları, kalpleri, kararları, davranış ve iliÅŸkileri; hakikate uygun olmayan bütün bilgi, olgu ve tekliflere kapalı hâle getirmekle gerçekleÅŸebilir.

Bu ifadeler ilk etapta bir anlam ifade etmiyorsa bilinmelidir ki; bunun nedeni, tesirinde olunan büyüler ve illüzyonlardır.

Sahte rablerden kurtulup, ümmileÅŸmeye baÅŸlayınca; bakışların, anlayışların, duyguların, farkındalıkların, kararlılıkların ne kadar keskinleÅŸip, güçlendiÄŸi görülecektir. Müminlerin ferasetine dikkat çekilmesi bundan dolayı olsa gerektir.

Ä°ÅŸte o zaman, hakiki bir sevgiyi, sanki o zamana kadar hiç tatmadığımızı fark edeceÄŸiz. O zaman, umudun, gücün, güvenin sahicisi ile tanışacağız. Belki de adalet ve merhamet denilen ÅŸeyle ilk defa karşılaÅŸacağız. ÖzgürlüÄŸü, hakikati üzerinden bilip, hazzını yaÅŸayacağız.

Anlayacağız ve bileceÄŸiz ki; hüsranları oluÅŸturan sorunlar, sıkıntılar, acizlikler, ihanetler, nereden kaynaklanıyor ve nasıl ortadan kaldırılır. Bunu elde edebilmenin tek yolu, Rab'dan, O'nun bildirdiÄŸi gibi hidayet istemektir. Yani, doÄŸru yola ve nimet verilmiÅŸ olanların yoluna...

Zira ancak, hakikati o doÄŸru yol üzerinde görmek, bilmek, anlamak; ancak orada inanıp, yapabilmek ve olmak imkânı vardır. Zira ancak, nimet olarak verilmiÅŸ ÅŸeyleri, bir emanet bilinci ile yerli yerinde sarf edebilmek imkânı vardır. 

Yani nimet, bütün kaynakların, amacına uygun anlamda ve sınırlar içerisinde kullanılabilmek imkânını saÄŸlayan mahiyetin adıdır. Yani, servetiniz, nimet deÄŸilse, hak yolunda, emanet bilinci ile harcayamazsınız. Ancak onunla, oyuna dahil olup, oyalanmak; adamlık satın almak yanılgısına düÅŸersiniz. Ummadığınız bir anda hayat çizginiz silinir ve baÅŸka bir boyuta geçersiniz. Geride bıraktıklarınızın, biriktirdiklerinizin, yerince harcayamadıklarınızın, o boyutta hiçbir deÄŸeri ve hükmünün kalmadığını; emanete hıyanet ettiren zanların hesabının gerçek olduÄŸunu yakinen görürsünüz.

EÄŸer bilgi nimet deÄŸilse; cehenneme hazırlanan çocukları, cehennemi yaÅŸayan gençleri ve yetiÅŸkinleri hiç fark etmezsiniz, edemezsiniz. Hayatlarını cehenneme çeviren süreçlerle ilgilenmezsiniz, ilgilenemezsiniz. Bilgi, korkaklık ve acizliÄŸin ilticâgâhı olabilecek bir ÅŸizofrenik kovuÄŸun duvarları mesabesinde, elinizde oyuncak olur.

Hayat nimet deÄŸilse, taşınmaz ağırlıkta yük, çekilmez külfet olur.

Elbette bu mevzu ancak arayıp, talep edenler için bir anlam ve deÄŸer taşımaktadır. Yani, samimi ve sahici olarak; “ne haldeyiz ve ne yapacağız?” diye soranlar için...

Farkında olmayanlar, bu halin dayanılmaz hafifliÄŸi ile, oyun ve oyalanma içerisinde yaÅŸamaya devam edeceklerdir. Ta ki ortasında bir yerde kabaran deniz, sahillere ulaşıp, ÅŸehrin içerisine girene kadar. Ä°htimaldir ki o kertede ulaÅŸmadık kapı, basmadık bahçe kalmayacaktır.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.