Sosyal Medya

Makale

Kürt'ü Kazanan Ortadoğu'yu Kazanır

Türkiye, İran, Suudi Arabistan ve İsrail, Ortadoğu’da baş aktör olmak istiyor.

Ortam kaotik ve birbirini tetikleyen/kilitleyen çok unsur var. En kilit unsur Kürtler.

4 ülkeye (Türkiye, İran, Irak ve Suriye) yayılmış yaklaşık 50 milyonluk nüfusuyla Kürtler stratejik bir noktada duruyor.

Ortadoğu’da söz sahibi olmak isteyen, Kürtleri yanına almak zorunda.

Kürtler, son yüzyılda Ortadoğu coğrafyasının mazlum ve bahtsız topluluğu oldu.

Kardeşleri (Türkler, Araplar ve Farslar) tarafından siyasi ve idari olarak yok sayıldılar.

Batının empoze ettiği milliyetçilik/ulus devletçilik hülyası; Arapları, Türkleri ve Farsları kendinden başkasına kör etti.

Batı emperyalizmi, bu kaotik durumu çok iyi kullandı. Kürtler üzerinden bölgenin istikrarını, gelişimini ve huzurunu sürekli bozdular.

İran, Ortadoğu’da bir “Şii Koridoru” için uğraşırken Batı ve İsrail, o koridorun üstünde bir “Kürt Koridoru” oluşturmakla uğraşıyordu.

Son İsrail-Gazze Savaşında İsrail, Müslüman birliğini bozmak için alenen Kürtler üzerine oynadığını hepimiz gördük.

Türkiye, Kürt konusunda belki kurulduğundan bu yana en doğru adımı attı. Silahların susması karşılığında Apo’yu muhatap alacağını dile getirdi.

40 yıldır süren çatışmada ne PKK bir başarı sağladı ne de Türkiye PKK’yı bitirebildi. Ve bir 40 yıl daha sürse durum değişmeyecek.

Olan Türklere ve Kürtlere oldu. Ülke bu çatışmada manevi kayıpların yanında milyarlarca dolar kaybetti.

Dün, çok doğru bir adım atıldı. Öcalan, silah bırakma çağrısı yaptı.

Arkasında bir plan/proje var mı? Bilmem.

Velev ki bir proje olsun. Silahı tutmaya devam etmekten daha kötü bir proje değildir diye düşünüyorum.

Şimdilik PKK/Öcalan/DEM Parti üzerine düşeni yaptı. Sıra Devlette.

Kürt olgusu kendisinde travmaya dönüşmüş devletimiz ne kadar sağlıklı adım atar?

Devlete karşı derin bir kırgınlık yaşayan Kürtler barış için ne kadar direnir?

Bilmiyorum. Hala derin endişelerim var.

Ama bu barışın olması için herkes çaba göstermeli.

Yıllarca kanla beslenenler; hamasetle aptallaştırılanlar bu barıştan pek hazzetmeyecek.

Hele ki kavgalarımız üzerinden büyüyen Batı Emperyalizmi bu barışı, her iki taraftaki hizmetkârlarıyla dinamitlemek isteyecektir.

PKK içinde muhtemelen bu barışa karşı çıkıp silah bırakmaya direneneler olacaktır.

“Teröristlerle antlaşma yapılmaz. Şehitlerin hatırasına hakarettir…” diyenlere itibar etmeyin. “Daha kana doymadın mı? Kaç şehit daha olsun istiyorsun..?” diye sorun.

Bu antlaşma ülkenin bölünmesi değil; aksine ülkenin bölünmemesi için bir fırsattır.

Hamasi nutuklarla fazlaca aptallaştırıldık. Artık düşünmenin akletmenin vakti geldi geçiyor.

Antlaşma tek taraflı olmaz, karşılıklı tavizlerle olur.

Bir tarafı yok sayarak bir yere varılmaz.

Zor bir iklimde ve çorak bir toprakta “Barış Fidesi” dikildi.

Gelin; dikkatle, özenle ve özveriyle bu fidanın kurumasına izin vermeyelim.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.