Sosyal Medya

Makale

Ahlak

Bu hayatı idrak aşamasında, tüm kavramları temel referansımız olan Kitab-ı Mübin’den almak bir kulluk mükellefiyetidir.

Bir kavram, eğer Şanı Yüce Rabbimizin inanç manzumemiz olan öğretisine/mesajına, istinad etmiyorsa o kavram güdük kalır.

Doğru anlaşılmaz, anlaşılamaz.

Bu açıdan ahlak kavramına anlam yükleyen/kazandıran, asılasal kaynağımız Kitab-ı Kerim üzerinden, mevzuyu anlamaya çalışalım.

Ahlak, Arapça’da (noktalı ha ile) hulk kelimesi ile ifade edilir.

Hulk: İyi güzel ve doğru olan her şeyin ortak ismidir.

Halk kelimesi de yaratılış manasına gelir. Allah'ın yaratması.

Hilkat de aynı manada yaratılışı ifade eder.

Rabbimizin Esma-ı, en güzel isimleri içinden bir mübarek isimdir, El Halık.

"O Allah'tır. Halık'dır (mutlak yaratıcı,)(Haşr 24)

El Halık : Yaratan, huy, tabiat, seciye veren, donatan, techiz eden, tezyin eden, kapasite yükleyen, kabiliyetler veren, hareket, eylem kabiliyeti/keyfiyeti ile var edendir.

Özetle ahlakı, insana hilkatin gereğini yerine getirmesi/getirebilmesi için peşinen ve meccanen verilmiş tüm güzelliklerin, iyiliklerin ortak adı olarak tesmiye edebiliriz.

Yani yaratılışta mevcud olan, potansiyel tüm fıtri özelliklerin gereğini yerine getirmek, yaratılışın potansiyel dinamiklerini açığa çıkarmak olarak tanımlanabilir.

İnsanlığın, iyi, doğru, güzel olarak kabul ettiği, üzerinde müttefik olduğu her tavır, davranış, eylem fiildir de denilebilir.

İnsanın bir amaca yönelik olarak, kendi arzusu ile iyi davranışlarda bulunarak kötülüklerden uzak olmasıdır.

İnsanın nefsinde yerleşen öyle bir hey'eti ilahidir (meleke) ki fiiller hiçbir fikri zorlama olmaksızın, düşünüp taşınmadan bu meleke sayesinde ve rahatlıkla ortaya çıkar.

Tabii büyük harflerle ya da altı çizilerek ifade edilmelidir ki burada beden ve ruh bütünlüğü çok önem arz eder.

Yani ahlakın temayüz etmesi beden ruh te'lifine (uyuşma-bütünlük) bağlıdır.

İnsan yaratılmıştır. Yaratılış amacına uygun bir hayatı yaşaması ilahi muraddır.

İşte Alemlerin Rabbinin potansiyel olarak insana yüklediği dinamikler/özellikler muvacehesinde bir hayat sürmesi ve bunu başarmak için çaba göstermesi gereklidir. Bunu başardığı oranda ahlakiliği tebarüz edecektir.

Her şeyin ahlakından bahsedilebilir.

İman ahlakı, eylem ahlakı, ictimai ahlak, siyasi ahlak, iktisadi ahlak, ticari ahlak, savaş ahlakı, eğitim ahlakı, mücadele ahlakı, bilgi ahlakı, ailevi ahlak, infiradi ahlak.

Görüldüğü gibi ahlakı olmayan hiçbir şey yok.

Yaratılış/yaratış varsa, peşinen ahlakta vardır. Çünkü hulk hilkatin muktezasıdır.

İbn-i Sina bu manada der ki: Ahlak ikiye ayrılır.

1.İyi ahlak

Fıtri, doğuştan mevcud, var olandır.

2.Kötü ahlak

Arızi, sonradandır.

İnsandan sadır olan hiçbir olumsuz tavır, eylem, fiil, fıtri değildir. Sonradan arız olmuş, bünyeye girmiş bir arıza, hastalıktır.

Ki fıtrat tertemizdir. Bir altyapı olarak insana bahşedilmiş ve insanın temiz tutması emredilmiştir.

Kur'an Kalem suresi 4.ayette kutlu elçi Hz.Peygamber (a.s) için "Muhakkak sen büyük bir ahlak üzeresin" buyurur. Bu ayete muhakkak sen üstün, tebrike şayan, şaibesiz, lekesiz, pir-u pak, tertemiz, model, örnek, numune-i imtisal, bir hayat tarzına sahipsin manası vermekte hiçbir sakınca olmasa gerektir.

Bu beyanımızı bir diğer ayette takviye eder.

"Andolsun ki Allah'a ve ahiret gününe umut besleyen ve Allah'ı sürekli hatırda tutan kimseler için Allah'ın Rasul’ün de en güzel örnek vardır."(Ahzab 21)

Yine ahlak hususunda rol model peygamberimizi dinleyelim.

"Müminler arasında, iman açısından en kamilolgun olan ahlakı en güzel olandır. (Tirmizi)

"Güzel ahlak gibi bir şeref yoktur."(İbni Mace)

"Rabbim! Ahlakın en güzellerine varmak için bana yol göster."(Müslim)

"Ya Rabbi! suretimi güzel yarattığın gibi, siretimi de (ahlakımı) güzelleştir."(Ahmed b.Hanbel)

"Ben ancak güzel ahlakı (mekarim) tamamlamak için gönderildim" (Ahmed b.Hanbel)

Bu izahta geçen orijinal kavram olan mekarim: “kerem”in çoğulu, keremler, iyilikler, faziletler, erdemler anlamına geliyor.

Dikkatimizi celbeden harika bir vurguya işaret edelim, Hz. Peygamber’in ahlakta kemalini, onun düşmanları tarafından El-Emin olarak isimlendirmeleri yeterli bir delildir.

Muhterem annemiz Hz. Aişe'ye peygamberin ahlakının “nasıl”lığına dair tevcih edilen bir suale "O'nun ahlakı Kur'an’dır" cevabı bu hususu iyice pekiştirmektedir. (Müslim)

"Ahlak yolu pek dardır;

Tetik bas önü yardır.

Sakın hakkım var deme

Hak yok vazife vardır.

Ahlakı, üzerinde hassasiyetle yürümenin zorunlu bir yolu olarak teşbih etmiş, şair Ziya Gökalp.

Modern dünyada etik kavramı ile tesmiye ediliyor ahlak.

Halkın kendi kendine oluşturduğu, hiçbir yazılı metne dayanmayan kanunlara "etik ilkeler" denir.

Bu tarifte de görüldüğü gibi fıtrata, hilkate atıf vardır. Ahlak, zaten var olan fıtri özelliklerin, kendiliğinden açığa çıkmasıdır. Ayrıca ahlakın oluşması için bir özel çabaya da gerek yoktur.

Yeter ki insan fıtratınfıtratının sesine kulak versin.

"Her doğan (mevlüd) İslam fıtratı üzere doğar"(Buhari, Tirmizi, Ebu Davud) Nebevi beyanı da bu gerçeğe ışık tutar.

Vahyin ıstılahında ahlak, salih amellerin ortak adıdır.

Her salih amel, ahlakdırahlaktandırahlakidir.

Vahye kulak kesilmeyen bir insan, hilkatini kapsamlı manada vahyin kastettiği ahlaka tahvil edemez/etmeyi başaramaz.

Çünkü din olmadan ahlak olmaz.

Ahlakın temeli dindir.

Ahlaksız kanun, dinsiz ahlak olmaz.

Onun için toplumlar imkanların azlığından, kısıtlı oluşundan değil, ahlaksızlıktan çökerler.

Bakınız yeryüzünde zulüm, küfür, şirk, nifak, isyan, tuğyan, cürm, fısk varsa, bu, insanın hilkatine yabancılaşması ya da kötü ahlaka mübtela olmasından kaynaklıdır.

Bu manada Allah'ın verdiği formata, hilkate, fıtrata aykırı yabancı her tavır ahlaksızlıktır. Çünkü Rabbimiz buyuruyor: “O hâlde sen yüzünü bir muvahhid olarak dine yönelt. Allah’ın insanları yaratmasında esas aldığı o fıtrata uygun hareket et. (Rum 30)

Ahlak, yok olmayan bir hazinedir.

Ahlakın temayüz ettiği bir toplum, istikbali hayrolan bir toplumdur.

Yaşadığımız dünyada, hüsn-ü ahlaka ne kadar da muhtacız.

Bakın ne çekiyorsak, ahlaksızlıktan çekiyoruz.

Güç ahlakı olmayınca, ahlaksız güce sahip olanlar, yeryüzünü nasıl da cehenneme çeviriyorlar.

Kur'an'ın yüzümüzü, tevcih etmemizi emir buyurduğu, hilkate/fıtrata dönebildiğimiz gün, cemil ahlak egemen olacak ve arz cennete dönecek dünya yaşanabilir bir keyfiyeti haiz olacaktır.

 

Yasin Aydoğan

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.