Sosyal Medya

Makale

Şeb-i Yelda

Gökkuşağı Allah'ın ayetlerindendir. Sık sık şahit olduğumuz bu ayetin bizde bir karşılığı var mıdır? Allah'ın ayetlerinden olan gökkuşağı, LGBT adlı sapıklığın bir simgesi kılındı. Bunda kevni ayetlere duyarlılığını yitirmiş Müslümanların bir suçu yok mudur?

Dünyanın eksen eğriliği ve bunun sonucu oluşan mevsimler ve gündönümleri birer ayettir.Noel ve milli(!) piyangonun protesto gürültüleri arasında yılın en uzun gecesi 21 Aralık’ta gerçekleşti. Ama bu da bir ayet olarak değerlendirilmedi. Güneş takvimine göre sabit bir gün üzerinden belirlenen en uzun gecenin Farsça ismi Şeb-i Yelda’dır. Kuzey yarıkürede en uzun gece yaşanırken güney yarıkürede en uzun gün yaşanır. Bu en uzun gecenin sabahından itibaren geceler kısalıp gündüzler uzamaya başlar. Peki, daha aydınlık günlerin habercisi olan bu uzun gece, tasavvurumuzda nasıl bir karşılık buldu?

"Size geceyi dinlenesiniz diye karanlık ve gündüzü çalışasınız diye aydınlık yarattığımızı görmediler mi?  Doğrusu bunda, inanan milletler için dersler vardır." (Neml / 86) ayetinin anlamı tarım toplumunda gerçek yerini buluyordu. Fakat sanayi toplumuyla birlikte başlayan vardiya kavramı bu fıtri dengeyi altüst etti. Şu an cari olan ve covid19 korkusuyla hızlandırılan çevrim içi yaşamda, gece ve gündüzün yaratılış amacı yok sayıldı. 7/24 ekonomi üzerinden korkutulanların Şeb-i Yelda’yı bir ayet görüp tefekkür etmesi beklenebilir mi?

Kuran’ın ilk inen surelerinden Müzemmil suresiyle Resulullah’a(sav) ve sahabeye gecenin, meşguliyetlerden uzaklaştıran, anlamayı kolaylaştıran belirli bir vaktinde kalkmaları ve kendilerine yönelik ağır ağır bir okuma gerçekleştirilmesi emredildi.

Şehirler geceleri o kadar çok aydınlatılıyor ki bu ışık kirliliği yıldızları görünmez kılıyor. Ama gelin görün ki bu aydınlatmalara rağmen gece işlenen tüm azgınlıklar artarak devam ediyor. Üstelik çevrim içi yaşayan, sanal karakterlere bürünmüşler, telefonları sayesinde karanlığın çökmesini beklemeden 7/24 tüm melanetlere ulaşıyorlar. Böylece her yer ve her mekân adeta zifiri bir karanlığa mahkûm kılınıyor. Şeb-i Yelda’dan daha uzun, aydınlığı örten maraz yüklü bu sanal geceler, cahiliyenin karanlığını hatırlatır oldu.

Resulullah’ın (sav) elçi seçilmesiyle gelen vahiy, aydınlanmanın fecre kadar süreceğini ve karanlığa galip geleceğini müjdeler. Böylece Hak gelip batılın zail olması gibi, her şeyin gerçek yüzünü ortaya çıkaran Nur gelmiş ve karanlığın ardına saklanan zalimlerin hükümranlığı sona ermiştir. Üstelik bu geceler, zamanı tefekkürle kıymetlendirenler elinde aydınlığın müjdecisi olmuştur.

Kuzey ülkelerinde uzun ve aylar boyu süren gecelerin, ümidin azalmasına depresyonun artmasına ve intiharlara yol açtığı bilinmektedir. İnsanların olduğu kadar toplumların da içini karartan, ümitlerini azaltan çok uzun geceler vardır.Kuran’da da gece, karanlığın, ümitsizliğin ve dertlerin mecazî anlatımı için de kullanılır.Bu anlamda, binlerce insanın diri diri toprağa gömüldüğü 9 Temmuz 1995 gecesi Srebrenica için en uzun gecedir. Bir de herkesçe bilindiği halde göz yumulan insan mezbahası Sednaya hapishanesindeki sürdürülen karanlığın en zifiri hali...  İnsanın kibir ve küstahlıkla Rabbi’nden uzaklaşması için de karanlığa gizlendiği vakıadır. Ama buna karşı sabırla sürdürülen, yeni nesillere devredilen Filistin’deki ve Doğu Türkistan’daki direniş, fecrin yakınlığına işaretidir.

Hepimizin hayatında diğerlerinden daha karanlık ve uzun süren geceler olmuştur ve olacaktır. Ama yaşayarak öğrenmişizdir ki her gecenin bir sabahı vardır. Sabaha, felaha, fecre, kurtuluşa ulaştıran ise En Nur olan Allah’u Teâlâ’dır.

Gecenin içindeki aydınlığı keşfedip tertil üzere kendi nefsine seslenenler, Şeb-i Yelda’nın gelmesiyle gecelerin kısalacağını ve aydınlığın artacağını müjdelediğini bilirler. Ve karanlığın hâkimiyetinin fecre kadar sürdüğü şuuruyla şeytanileşme ile mücadelelerine, devam ederler. Ta ki onlara aydınlık yarınları müjdeleyen ölüm melekleri teşrif edene kadar…

Şeb-i Yelda’yı müneccimle muvakkit ne bilir

Mübtelâ-yı gama sor ki geceler kaç sâ'at

En uzun geceyi gökyüzüyle, yıldızlarla uğraşanlar ne bilir.

 Sen gecelerin kaç saat olduğunu aşk derdine müptela âşıktan sor…

Fuzuli’nin de işaret ettiği üzere Şeb-i Yelda’nız mübarek olsun... 

                                                                                                                      Şevket Hüner

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.