Sen Neyin Umudu Olmak Ä°stersin?

Umutsuzluk, ufuksuzluk ve inançsızlık; bilmemenin, yapmamanın ve olmamanın müsebbipleridir.

Zihni tıkadığı gibi, ruhun da önünü keserler. Sadece okuyarak, yazarak, konuÅŸarak çözülecek bir sorun deÄŸildir. 

Ä°lla ki ÅŸahitlik/örneklik gerektirir. Ya insanın, kendisinin yapıp denemesi sonucunda ya da bir baÅŸkasının yapıp baÅŸarmış olması yoluyla bir ÅŸahitlik zorunludur.

Ruhu ve zihni tıkayan, umutsuzluk-ufuksuzluk ve inançsızlığa duçar bırakan durum, insana karşı, ÅŸeytanın bir meydan okumasıdır. Bu meydan okumaya karşı tek çare, benzer veya daha güçlü bir meydan okumadır. 

BoÅŸluÄŸa ve çaresizliÄŸe düÅŸüren hususu gerçekleÅŸtirmeye zorlarsanız ÅŸeytanın meydan okuması boÅŸa çıkar. Ya da bunu baÅŸarmış tek bir örnek, yapılabilirliÄŸinin ispatı olur ve ÅŸeytan etkisiz kalır. Yani ÅŸahitlik ÅŸarttır.

Ä°slam'ı din olarak kabul etmiÅŸler için, itminana ermiÅŸ nefis, Allah'a kul olmanın ve cennete girmenin koÅŸuludur. Cennet hali ve duygusu olan itminan, dünya hayatında da temel motivasyon unsurudur.

Hal böyleyken neden itminanı, önemine ve görevine binaen anlayıp, ulaÅŸmayı hedefine koymuÅŸ ve mücadele eden Müslüman yok denecek kadar azdır? Neden sadece okumak ve konuÅŸmakla iktifa edilmektedir? Ne olduÄŸunu bilmemek ve elde edememek; umutsuzluk, ufuksuzluk, inançsızlığından dolayı elbette. 

Mesele; dersler, makaleler, tezler, konferanslarla çözülecek gibi deÄŸildir.

Birilerinin boÄŸazından aÅŸağı inecek, itminanın anlamı, parça parça tatminler, bütüncül tatmin ile ilgili bir tasavvura sahip olacak; bunları nasıl inÅŸa edebileceÄŸi fikrini oluÅŸturacak ve tatminlerini inÅŸa etmeye baÅŸlayacaktır.

Artık bizatihi ÅŸeytana meydan okumuÅŸ; umutsuzluÄŸunu, ufuksuzluÄŸunu, inançsızlığını alaÅŸağı etmiÅŸtir. Bu duruma ÅŸahit olanlar da bir meydan okuma imkânı kazanmışlardır.

Ä°yiliÄŸi emredip, kötülükten sakındırmanın diskurunu çekenlerin, hiç iyiliÄŸi emredip, kötülükten sakındırdığına ÅŸahit olmadım. Zira diskur çekenlerin, ÅŸeytanın meydan okumasının altında kalmadığına; umut, ufuk ve inanç sahibi olduÄŸuna iliÅŸkin bir iÅŸaret görülmemektedir.

Oysaki sokakta bir kadını döven bir adama müdahale eden bir gencin durumu neredeyse bütün ülke tarafından ilgiyle takip edilip, onay gördü. Bunu yoksunluk sendromu, yalanına ceket vermek ve ÅŸahitliÄŸin ne kadar etkin olduÄŸunun delili olarak görmek lazımdır. 

Müslüman tüccarı, evlilik iliÅŸkilerini, adaleti, hikmeti, boÅŸ iÅŸlerden yüz çevirmeyi saatlerce anlatmaktan vazgeçmek lazımdır artık. Zira insanlar anlatılanların neredeyse hepsini bulup, okuyabilmek imkânına ve zekâsına sahiptirler. Aslolan bunlara iliÅŸkin örneklik oluÅŸturup, umut olabilmektir. 

Ä°slam diniyle bir hayat inÅŸa edebilmenin asgari koÅŸulu olarak buna iliÅŸkin tasavvur ve tahayyüllere sahip olmak lazımdır. Ancak bu kere böyle bir ÅŸeyin olabileceÄŸine inanılır, umut ve ufuk sahibi olunur. Bunu kısmen de olsa saÄŸlayanların ÅŸahitliÄŸinde, Müslümanlar da Ä°slam'ın anlam ve inÅŸa hükümleri, insan fıtratına uygun ve insanları itminana ulaÅŸtırabilecek bir hayatın inÅŸasının mümkün ve hayatın varlık nedeni olduÄŸuna inanacaklardır. Bu husustaki umutsuzluklarından kurtulup, ufuk sahibi olabileceklerdir.

Umut, ufuk veya inanç sahibi olabilmek için bir ÅŸeylere ÅŸahit olmak lazımdır. Bunun için de önce olmak lazımdır. Ä°ÅŸte o zaman söylediÄŸin, yaptığın ve olduÄŸun ÅŸey umudun ÅŸahitliÄŸini yapacaktır.

Mesele neyin umuduna sahip olup, neyin umudu olacağına karar verebilmektir. Umut olmak lazımdır. 

Bir Peygamberin ÅŸahitliÄŸi bir ümmete umut oldu. Bizim de kendimize ve insanlığa umut olabilmek ihtiyacımız ve mecburiyetimiz var. Bunu saÄŸlayamayan iÅŸler ve sözler, boÅŸ iÅŸler ve sözlerden sayılmalıdır.