Makale
Nemelazımcılık
NEMELAZIM ; Aslında üç kelimeden oluşan ama çok şey ifade eden kısacık bir deyim.
NE , ME ve LAZIM.
İlk iki kelime Türkçe, üçüncüsü Arapçadır. NE soru, ME ben, LAZIM kelimesi ise lüzumlu anlamında.
Yani herhangi bir ÅŸey bana lüzumlu mu, deÄŸil mi? sorusunun “DeÄŸilse beni ilgilendirmez” manasındaki cevabıdır.
Gelelim bu sözün ihtiva ettiği anlayışa ve toplumdaki karşılığına.
İnsanoğlu sosyal bir varlık olarak yaratılmıştır. Yani bir toplumun, bir topluluk ile birlikte yaşama zorunluluğu vardır.
Onun için Kur’an, genelde Ey insanlar! Ey iman edenler! Ya da Ey kafirler! hitabıyla çoÄŸunluÄŸa hitap eder. Mutlaka kiÅŸisel sorumluluklar için kiÅŸiyi de muhatap alır ama ister menfi ister müsbet olsun toplumsal sorumluluk adına çoÄŸunlukla hitap geneledir. Yalnız yaÅŸamayı, yalnız kazanmayı, yalnız tüketmeyi bencillik olarak addeder ve kınar.
Nemelazımcılık; bir hastalık halidir.
Nemelazımcılık; Korkaklıktır. Nemelazımcılık; menfaatçiliktir. Nemelazımcılık; iyilerden ve iyiliklerden uzaklaşmaktır.
Nemelazımcılık; kötüleri ve kötülükleri kendilerine zarar vermediği sürece görmemektir.
Nemelazımcılık; iyi ve kötü hasletlere karışmamak, karışanı da kınamaktır.
Nemelazımcılık; hukuksuzluk-haksızlık-adaletsizlik-ayırımcılık gibi insanlık onurunu aşağılayan uygulamalar karşısında sessiz, yani duyarsız ve tepkisiz kalmaktır.
Nemelazımcılığın tam tersi olan “Duyarlılık” ise gönül almaktır.
Duyarlılık; üzgün bir yüzü gülümsetmektir.
Duyarlılık; kırık bir kalbi tamir etmektir.
Duyarlılık; mazlumun yanında, zalimin karşısında olmaktır.
Duyarlılık; kendisi için istediğini sadece kardeşi için değil, içinde yaşadığı toplum içinde isteme erdemliliğini göstermektir.
Binaenaleyh duyarlılık;
“Kim güzel bir ÅŸekilde ÅŸefaat (iyi bir iÅŸe öncülük) ederse onun o iÅŸten bir payı olur.” (Nisâ 4:85) ayeti gereÄŸi hayra öncülük etme gayretini göstermektir.
EÄŸer Rabbimiz Hayat rehberimiz Kur’an’da “İçinizden hayra çağıran, iyiliÄŸi emreden ve kötülüklerden alıkoyan bir topluluk bulunsun. Ä°ÅŸte bunlar kurtuluÅŸa erecektir.” (Âli Ä°mrân-104) diye TEBLİĞİ öğütlüyorsa,
Yine “Onlar (muttakiler), bollukta da darlıkta da infak edenler, öfkelerini yutanlar ve insanları affedenlerdir. Allah güzel davrananları sever.” (Âli Ä°mrân-134) diye TAKVAYI önceliyorsa,
“Ä°ÅŸte böylece sizin insanlığa ÅŸahitler olmanız, Elçinin de size ÅŸahit olması için sizi dengeli bir ümmet kıldık.” (Bakara/143) diye DENGELÄ° olmamızı istiyorsa,
“Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiÄŸiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor…..” (Nisa /58) diye ADALETLÄ° olmamızı emrediyorsa,
“Ey iman edenler! Kendisinde artık alışveriÅŸ, dostluk ve ÅŸefaat bulunmayan gün (ahiret) gelmeden önce, size rızık olarak verdiÄŸimiz ÅŸeylerden infak edin/verin….” (Bakara /254) diye Ä°NFAK etmemizin kurtuluÅŸumuza vesile olacağını bildiriyorsa, “BÄ°R TOPLUMLA BÄ°RLÄ°KTE” yaÅŸamamızı istiyor demektir.
“Üç maymunu oynamak” bizde neme-lazımcılık olarak deÄŸerlendirilir. Etliye sütlüye bulaÅŸmamak, hatta bir nevi kurnazlık olarak yorumlanır. Hâlbuki gerçekte üç maymunun simgelediÄŸi deÄŸerler günümüzdekinin tam zıddı bir anlama sahiptir.
Üç maymun; eski Japon Koshin Folk geleneklerinden gelen bir öğretinin simgesidir. Bu öğreti aslında Şintoizm, Budizm ve diğer yerel inançlardan etkilenen bir Japon halk inancıdır.
Bu inanca göre üç maymun aslında bilge maymunlardır.
İki eliyle gözünü kapatan maymun kötü ve kem gözle bakmamayı,
Kulaklarını kapatan maymun yalanı ve kötü olanı dinlememeyi,
Ağzını kapatan maymun ise kötü söz ve yalan söylememeyi öğütlüyormuş.
Biz nasılda üç bilge maymun anlayışını “üç maymunu oynamak” diye nitelendirmiÅŸ ve neme-lazımcılık olarak yorumlamışız. Hayret etmemek elde deÄŸil.
Kanuni bir gün Yahya efendiye sorar? Bir devlet hangi hallerde yıkılır?
Yahya Efendi;
Bir yerde zulüm yayılırsa,
Haksızlık açıktan olursa,
Koyunları kurtlar değil çobanlar yerse,
Bilenler de bunu söylemeyip susarsa,
Fakirlerin, yoksulların, muhtaçların, kimsesizlerin feryadı göklere çıkarsa,
Bunu da taÅŸlardan baÅŸka kimse iÅŸitmezse,
Ve tüm bunları görüp/iÅŸitenler, “NEME LAZIM” derse;
Ä°ÅŸte o zaman, devletin sonu gelir ve yıkılır…
Son söz;
“Dünya eÄŸer yaÅŸamak için tehlikeli bir yer haline gelmiÅŸse bu kötülerden dolayı deÄŸil, kötülüğe ses çıkarmayanlar yüzündendir.” Albert Einstein
Henüz yorum yapılmamış.