Sosyal Medya

Makale

Namazın dimağda canlı tuttuğu öğütler

Namaz, insanı aşırılıklardan uzak tuttuÄŸu gibi hatırlanması ve uyulması gereken ilkleri de kiÅŸinin zihninde canlı tutar. Birkaç örnek vermek gerekirse;

Fâtiha suresinin namaz içinde her rekâtta sürekli tekrarlanmasının hikmeti, içeriÄŸi ile ilgilidir. Sure, Allah’a hamd etmeyi sadece ona kulluk etmekle; Rahmân ve Rahîm olmasını yalnızca ondan yardım istemekle; hesap günü sahibi olmasını da doÄŸru yolda gitme talebiyle iliÅŸkilendirir.

Buna göre herkesin hamd etmesi, yani Allah’tan baÅŸkasına kulluk etmeyerek özgürleÅŸmesi; sadece ondan yardım isteyecek bir konumu yakalayarak rahmetinden üstüne düÅŸen payı alması ve hesap verebilmek adına adaletin her yerde geçerli olmasını istemesi gerekir.

KiÅŸi her rekâta Fâtiha suresiyle baÅŸlayarak herkes için özgürlük eÅŸitlik ve adalet ister. Dolayısıyla müminler, bütün âlem Allah’a hamd edinceye, herkes onun rahmetinden faydalanıncaya ve adalet her yerde geçerli oluncaya kadar üstüne düÅŸen sorumluluÄŸu yerine getirmeye bu giriÅŸ suresiyle âdeta söz verir. Bu ÅŸekilde sure, kiÅŸinin bilip gördüÄŸü bütün âlemi kuÅŸatan bir mükellefiyet oluÅŸturur. Ardından kiÅŸi seçtiÄŸi konu itibariyle istediÄŸi sureyi okuyabilir.

Her rekâtta bu hatırlatma, müslümanların zihnini ve kalbini dile getirdiÄŸi talepler sadedinde canlı tutmaya matuftur.

Ve yine

HaÅŸr suresinin ve özellikle son ayetlerinin çokça okunmasını tavsiye eden rivayetler vardır ve bu anlamda akÅŸam namazlarından sonra okunması da âdet hâline gelmiÅŸtir.

Sure, her ÅŸeyin Allah’ı tesbih ettiÄŸini söyler. Devamında Muhacir ve Ensar arasındaki kardeÅŸliÄŸi anlatır. Onlar Rablerine inandıkları için kardeÅŸlerini kendilerine tercih ederler. Üstelik ihtiyaçları varken bile bu ahlaki yapılarını bozmazlar. Bunun dışında Ehl-i Kitab ve münafıkların durumları içler acısıdır. Onlar, aralarında asla güçlü bir birliktelik ve saÄŸlam bir yapı oluÅŸturamazlar. Ä°ÅŸte iman ile inkâr arasındaki uçurum ya da cennet ve cehennem ehli arasındaki fark da budur. KardeÅŸliÄŸi ilzam eden bu durum daÄŸları bile parçalayacak ÅŸekilde bir sorumluluk oluÅŸturur. Dahası müminlerin kardeÅŸlik hukuku adına yapacakları her teÅŸebbüs Allah’ı tesbih etmeleri anlamına gelir.

Her akÅŸam namazı sonrası bu hatırlatma kiÅŸiyi kardeÅŸlik ve bunun gereÄŸini yapmak konusunda canlı tutmayı amaçlar.

Ve yine

Cuma namazında hutbede sürekli okunan Ahzab suresinin 56. ayeti çok önemli bir sorumluluk oluÅŸturur. Ayet, Allah’ın ve meleklerin, Nebi’nin ÅŸanını yüceltip ona yardım ettiÄŸini, müminlerin de ona destek vermesi gerektiÄŸi dile getirir.

Peygamber (sav)’e, ailesine, arkadaÅŸlarına ve onun yolundan giden ümmetine kadar uzanan bu yardım talebi, Ä°slam toplumunun güçlü olmasının yegâne teminatıdır. Bugün hayatta kalan sadece ümmettir. Dolayısıyla her Cuma namazı müminlerin birbirine yardım etmesi gerektiÄŸi vurgulanır. Ayetin içeriÄŸi itibariyle nerede başı belada, hasta veya sıkıntı çeken bir müslüman varsa Allah’ın ona yardım etmesini dileyen kiÅŸinin elbette bu desteÄŸe vesile olmayı istemesi de gerekir.

Her Cuma namazında yapılan bu hatırlatma, kişinin zihnini kardeşlerine yardım etmesi gerektiği hususunda hazır ve canlı tutmayı hedefler.

Dahası

Namazlarda secde de dile getirilen tesbih/tenzih, insanın gün içinde karşılaÅŸtığı olumsuz durumların zihindeki adalet, iyilik, doÄŸruluk tasavvurlarına saldırmasına engel olan uzaklaÅŸtırıcı bir iÅŸlev üstlenir. KiÅŸi, muhayyilesini kötü etkileyebilecek her türden kötülükten bu tesbihle kurtulur. Böylece mücadele sırasında kendisini ayakta tutan önemli deÄŸerlere karşı saygısını korur. Tenzihle beraber zihinde ve kalpte Allah düÅŸüncesinin temiz kalması, insanın inandığı deÄŸerlerin de temiz kalmasına yardım eder.

Secde anında yapılan bu tesbih, insanın Rabbini hatırlayıp kötülüklerin adresini doÄŸru tespit etmesine ve kalbinde yüceltip temiz tutması gereken deÄŸerleri muhafaza ederek doÄŸru bir istikamet edinmesinde yardımcı olur.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.