Sosyal Medya

Makale

Fırtınayı Kucaklamak

Uluslararası alanda iÅŸbirliÄŸi ve uyumun artması için pek çok uluslararası örgüt kurulmuÅŸtur. Ne ilginçtir ki, içinde yaÅŸadığımız yüzyılda bu örgütlerin sayıları hızla artmasına raÄŸmen, insanlığı esir alan kargaÅŸada o oranda artmaktadır. Bu örgütlerin yapısı ve iÅŸleyiÅŸini okuduÄŸumuzda kâğıt üzerinde tumturaklı ifadelerle her türlü adaletsizlikle mücadeleden tutun mülteci sorunlarına kadar tüm detaylar belirtilmiÅŸtir. (The rol of international organization) Ancak Pratik sonuca baktığımızda örneÄŸin mültecilere karşı tutumlarının hiç de öyle olmadığını hepimiz gördük.

Mustafa Kutlu’nun ‘’Fırtınayı Kucaklamak’’ kitabında mültecilerin acılarını anlatan ‘’Sormaya Geldik’’ denemesini okuyunca zihnimden hemen ÅŸunlar geçti: ‘’O zaman bu kadar uluslararası örgüt ne iÅŸe yarıyor?’’ Biz de bu haftaki yazımızda edebi ve felsefi deÄŸeri olan Mustafa Kutlu’nun kitabını konu ettik. Zira okuma ve keÅŸfetme tutkunlarının ‘’Fırtınayı Kucaklamak’’ kitabını okuduklarında çok ÅŸey keÅŸfedeceklerine inanıyorum.

Kutlu’nun Dergâh yayınlarında çıkan deneme kitabının adı ‘’Fırtınayı Kucaklamak.’’ Kapak tasarımından, seçilen kâğıda, dizgisinden, iç tasarımına kadar özenilerek tasarlandığı anlaşılan kitap 144 sayfa ve 43 denemeden oluÅŸuyor.

Kutlu’nun sanatı ve edebiyatı hakkında bir deÄŸerlendirme yapmak hem beni aÅŸar hem de o iÅŸi edebiyatçılar ve eleÅŸtirmenler daha güzel yapacaklardır. Amacım, bu köşeyi takip eden dostlarıma kitap hakkındaki düşüncelerimi paylaÅŸmak ve henüz haberi olmayanları da haberdar etmektir.

Usta edebiyatçının hangi kitabını okusam, Amerikalı roman yazarı Chandler’den okuduÄŸum ÅŸu satırlar zihnimden geçer: ‘’Ä°yi bir hikâye tasarlanmaz, damıtılır.’’ Gerçekten de Mustafa Kutlu’nun kitaplarında güçlü bir sezgi, derin bir tefekkür, berrak bir dil ile birleÅŸerek okurun zihninden kalbine adeta damıtılır.

Kutlu’nun ‘’Fırtınayı Kucaklamak’’ kitabında yer alan her bir denemesinde ÅŸiirsel bir boyut, derin bir mana ile buluÅŸmuÅŸ. Sade bir dil kullanmasına raÄŸmen, her bir denemede öyle örtülü incelikler var ki, onu birkaç kez okuyunca daha iyi anlaşıldığını fark ettim. Tıpkı yüzmek için durgun suya dalınca derinliÄŸinin anlaşıldığı gibi.

Ãœstat bir doÄŸa aşığıdır. Onun doÄŸaya olan bu aÅŸkı, hem diÄŸer eserlerinde hem de ‘’Fırtınayı Kucaklamak’’ eserinde çok net görülür. Kutlu ‘’Ben kimsenin adamı deÄŸilim.’’ der. Evet, bence de Kutlu ÅŸu grubun bu grubun adamı deÄŸildir ama her bir denemesinde görülüyor ki, Kutlu vicdanın, fıtratın, estetiÄŸin, doÄŸanın, doÄŸallığın, hakikatin, aÅŸkın, samimiyettin ve tüm insanlığın adamıdır. Çünkü Kutlu bütün insanların vicdanına seslenir.

Bazen doÄŸayı öyle bir tasvir eder ki, içimizdeki hüznü dağıtarak bizi mutluluÄŸun eÅŸiÄŸine götürür. Bazen olayların iç yüzünü ortaya çıkartarak bizi hüzünlendirir. Ä°nsanların genelinin bakıp ta göremediÄŸi veya fark edemediÄŸi birçok konuda Kutlu’nun orada bir anlatı çıkarttığını görürsünüz.

Kitapta yer alan her bir deneme o kadar güzel ki, hangi birinden alıntı yapsam sanki diÄŸerleri bana güceneceklermiÅŸ gibi hissettim. Bundan dolayı hiçbir alıntı yapmadım çünkü tamamı okunmalı. Kitabın adı ‘’Fırtınayı Kucaklamak’’ olsa da kitabı okuyunca bir kor kucakladığınızı fark edeceksiniz. Beton yığınlarının çölleÅŸtirdiÄŸi ruhlarımıza o kor iyi gelecektir. Yanmamak için yanmak iyidir bence ne dersiniz?

Milat

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.