Sosyal Medya

Makale

Soçi Zirvesi'ne karşı Varşova Konferansı

Geçen hafta PerÅŸembe günü Rusya’nın Soçi kentinde, Türkiye, Rusya ve Ä°ran’ın devlet baÅŸkanları Suriye konusunu görüşmek için dördüncü kez bir araya geldi. Zirve sonrası yapılan açıklamaları herkes canlı yayınlarda izledi.

Soçi zirvesinden günler önce dünya medyasında çıkan değerlendirmelerden tüm dünyanın gözü ve kulağının bu zirvede olacağını gösteriyordu.

Dünyanın Soçi zirvesine olan bu ilgisi ABD’yi rahatsız etmiÅŸti. Nitekim Fox Televizyonuna konuk olan Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham şöyle demiÅŸti: ‘’Dünya kamuoyu, Suriye konusunda Soçi’de bir araya gelmesi beklenen Rusya, Türkiye, Ä°ran Devlet BaÅŸkanlarının ne diyeceÄŸini merak ediyor.’’

Cumhuriyetçi Senatörün bu açıklamasından kısa bir zaman sonra bir de baktık ki, ABD’nin öncülüğünde Polonya’nın baÅŸkenti olan VarÅŸova’da ‘’OrtadoÄŸu’da Ä°ran’ın Saldırganlığı’’ baÅŸlığıyla bir konferans organize edilmiÅŸ. Ãœstelik konferansın tarihi Soçi’ zirvesinin tarihiyle aynı olması oldukça dikkat çekici bir geliÅŸmeydi.

Burada sormamız gereken iki temel soru vardır: ‘’Birincisi, neden söz konusu konferansın yer seçimi VarÅŸova’ydı, ikincisi, neden Soçi zirvesiyle aynı tarihte ayarlanmış?’’ Çünkü dünyada meydana gelen olayların ve yapılan siyasetlerin hiçbirinin zamandan ve mekândan bağımsız olduÄŸu söylenemez.

Mekân açısında bu konferansı deÄŸerlendirdiÄŸimizde bildiÄŸiniz gibi Batı bloÄŸuna karşı DoÄŸu bloÄŸu 14 Mayıs 1955’te Sovyetlerin öncülüğünde VarÅŸova’da bir araya gelmiÅŸlerdi. Böylece dünyayı DoÄŸu ve Batı olarak ikiye bölen ‘’SoÄŸuk SavaÅŸ’’ dediÄŸimiz silahlanma yarışının temelleri atılmış oldu. Sovyetler BirliÄŸinin geniÅŸlemesinde VarÅŸova sembol bir ÅŸehirdi. ABD bu sembol ÅŸehri seçerek Rusya’ya ÅŸu mesajı verdi: ‘’Gücünün sembol ÅŸehri olan VarÅŸova’ya bugün ben hâkimim’’

Zaman açısından deÄŸerlendirdiÄŸimizde, tüm dünyanın ilgisinin Soçi’de olacağı bir günde ABD dikkatleri baÅŸka tarafa çekmek istedi. Ancak dünyanın Soçi zirvesine olan ilgisinin yanında VarÅŸova konferansı çok cılız kaldı.

Çünkü ABD’nin saldırıları neticesinde Irak, Afganistan periÅŸan oldu. Keza yıllarca Filistin’e saldıran Ä°srail, ABD’nin desteÄŸiyle bu saldırgan tutumunu sürdürmektedir. ABD ve Ä°srail’in bu saldırgan eylemleri hafızalarda canlıyken ‘’OrtadoÄŸu’da Ä°ran Saldırganlığı’’ baÅŸlığıyla verilen konferansın hiçbir inandırıcılığı olmadı ve olamazdı zaten. ABD ve Ä°srail Ä°ran saldırılarını gündeme getirerek, kendi saldırganlıklarını meÅŸrulaÅŸtırmaya çalışıyor.

Ancak konferanstan sonra Bahreyn’in dış iÅŸleri bakanın Ä°srail’in Times gazetesine verdiÄŸi demeçte: ‘’Ãœlkesinin eninde sonunda Ä°srail’le resmi baÄŸlar kuracağını’’ Söylemesi ve Ä°srail baÅŸbakanı, Umman’ın dışiÅŸleri bakanıyla konferanstan önce bir araya gelmesi dikkat çekiciydi. Daha da ÅŸaşırtıcı olan, Geopolitical Future’de çıkan bir habere göre: ‘’Konferansa gelen Suudi yönetiminin istihbarat eski ÅŸefi olan bir prensin Ä°srail’in Kanal 13’üne konuk olmasıydı.’’

ABD ve Ä°srail yıllardan beri Suudi ve diÄŸer körfez ülkelerini kullanarak Sünni-Åžii farklılıklarını derinleÅŸtirip çatışmaya dönüştürmek için çalışıyor. Ne yazık ki, Ä°ran’ın mezhepçi bakışı da ABD’nin iÅŸini kolaylaÅŸtırıyor. ABD’nin VarÅŸova konferansı dünyada ilgi görmedi ama Arap yetkililerin VarÅŸova’da Ä°srail’e bu kadar yakın poz vermeleri ilginç ve düşündürücüydü.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.