Makale
Türkler'in en Kürt'ü Kürtlerin en Türk'ü: Yaşar Kemal
YaÅŸar Kemal ülkemizin yetiÅŸtirdiÄŸi en büyük romancılarındandır. Dünya edebiyatında da çok önemli bir yere sahiptir. Türkiye'den Nobel Edebiyat Ödülü'ne ilk aday gösterilen isimdir YaÅŸar Kemal. Nobel'i alamasa da yurtiçi ve yurtdışı bir sürü ödül kazandı. YaÅŸar Kemal'in hayatı yazdıkları ile doÄŸrudan özdeÅŸleÅŸmektedir. Torosların göçebe kültürünü eserlerinde iÅŸleyen YaÅŸar Kemal'in hayatı baya ilginçtir. Kendi söylemine göre bir Türkmen köyünde tek Kürt ailenin çocuÄŸu olarak doÄŸup büyüyen YaÅŸar Kemal, evde Kürtçe köyde ise Türkçe konuÅŸurdu. ''YaÅŸar Kemal'in edebi çalışmalarında halka dönük bir düşünce hâkim oldu ve bunu, bir yerde politik düşünce ile birleÅŸtirerek yürüttü. Yapıtlarında, halk ÅŸiirinde, epopelerde olduÄŸu gibi insan deÄŸerlerinden kopmamaya çalıştı.'' YaÅŸar Kemal çocukluÄŸunda kendi deneyimlediÄŸi halk kültürünü, mitleri ve efsaneleri eserlerinde sıklıkla kullandı. Ä°ÅŸte bu eserlerden bir tanesi de Yer Demir Gök Bakır isimli romanıdır. Bu romanda halk kültürünün nasıl kullanıldığını ve ne iÅŸe yaradığını göstermeye çalışacağım. Ayrıca romandaki mit ve efsane kullanımının karakter inÅŸasındaki destanlaÅŸtırma ve ortak bir kültür iÅŸlevini de bu yazıda inceleyeceÄŸim.
Yaşar Kemal'in Yer Demir Gök Bakır isimli romanında Taşbaş isimli sıradan bir insanın köylü tarafından nasıl mitleştirildiğinin hikayesi anlatılmakta. Taşbaş çevresindekiler tarafından sıradan bir insan kimliğinden çıkartılarak ermiş birisine mitler aracılığıyla dönüştürülmüştür. Mit ve efsane bütün roman boyunca sıklıkla kullanılmaktadır. Bu kullanımın ana sebeplerinden biri ise karakter inşasıdır. Romanda karakter inşasında mit ve efsane sıklıkla başvurulan unsurlardır. Bu unsurların karakter inşasındaki rollerini değişik açılardan ele almak mümkündür.
Romandaki karakterlerin hemen hepsi adeta birer destan karakteridir. Romanda Meryemce, onun torunu Hasan, Memidik gibi karakterler metafizik dünyada görülmeyen ve hissedilmeyen şeyleri algılayabilmektedirler. Meryemce'nin inandığı inanışlar, Hasan'ın ateşin içinde sadece kendisinin gördüğü şeyler ve Memidik'in yaşadığı olaylar mitlerde ve efsanelerde yer alan unsurlardır. Örneğin Memidik'in yaşadığı ve daha sonra köylüye anlattığı Taşbaş hikayesinde Taşbaş'ın yeşil top ışık içinde yeşil başlı ve ak libas içinde bulunması (246) romanın yazıldığı toplumda ortak mit ve efsane unsurlarıdır. Yedi sayısı, yeşil ışık ve ak libas mit unsurlarıdır. Aynı şekilde Taşbaş'ın ayağına gelen hastaları iyileştirmesi de mit unsurudur. Bu unsurlar romanda kullanılarak roman karakterlerinin destanlaştırılmasını sağlamaktadır. Aynı zamanda da bu karakterler destan anlatıcısı konumundalar. Köylüler arasında bütün dünyanın en akıllı adamlarının bile çalışıp kaynağını bulamayacağı destansı hikayeler türemektedir. (222) Bu hikayelerin ana teması aynı olmakla birlikte anlatanın hayal gücüne bağlı olarak değişikliklere uğramaktadır. Hatta Memidik kendi hikayesini bile o an duruma göre değiştirmekteydi. Hikayesindeki Taşbaş bir başka anlatışında 2 metre uzamıştı. (253) Destan anlatıcıları ve aşıklar nasıl her anlatılarında aynı hikayeleri farklı anlatıyorsa romandaki bazı karakterler de aşıklar gibi hikayeleri mitleştirerek değiştirip ve abartmaktadır. Bu durum Taşbaş gibi bazı karakterlerin mitleşmesine ve destanlaşmasına neden olmuştur.
Karakterler inÅŸa edilirken mitin ve efsanenin bir diÄŸer iÅŸlevi ise karakterler arasında ortak bir kültür ve dünyanın kaynağını göstermektir. Mit ve efsane unsurları içeren hikayeler karakterler arasında ortak bir dünya görüşü oluÅŸmasına katkı saÄŸlamaktadır. Romanda aynı ÅŸeylerden korkup, aynı ÅŸeylere sevinen tek tipleÅŸtirilmeye çalışılan köylüleri görmekteyiz. Mesela Muhtar Sefer köylülerin koyun gibi tek tip olduÄŸundan devamlı ÅŸikâyet etmekte. Köylülerin hemen hepsi lanetlenmekten, kısır kalmaktan, köyü sel ve zelzele vurmasından, köye yılan yaÄŸmasından veya topraklarının verimsizleÅŸmesinden korkmakta. Bu korkuların kaynakları ise töreyi bozmalarıdır. Bu yazılı olmayan ortak töreyi ve korkuları oluÅŸturan ise köylünün inandığı mitler ve efsanelerdir. Köylülerin kitle halinde aynı ÅŸekilde hareket etmesi, örneÄŸin bütün kadınların Meryemce'yi takip etmesi veya çocukların Hasan'ın taşının altına bakması, onların ortak bir kültürü yaÅŸadıklarını gösterir. Bu kültür ise herkesin bildiÄŸi ve inandığı mitlerden kaynaklanmaktadır. Mesela YaÄŸmur Dede'yi ve onun ritüellerini bütün bozkır köylüleri kabul etmektedir. Romandaki karakterlerin zihin yapısı çeÅŸitli mit ve efsane unsurları içeren hikayeler ve törelerle oluÅŸturulmuÅŸ. Bunun nesilden nesile aktarıldığını Meryemce ve torunu Hasan'dan da görmekteyiz. Yani romandaki mit ve efsane unsurlarının iÅŸlevi karakterlerin zihin yapısının nasıl inÅŸa edildiÄŸini ve onun kökenini göstermektir.
Yaşar Kemal kendi yetiştiği ve deneyimlediği toplumu Dağın Öte Yüzü üçlemesinde anlatmıştır. Yer Demir Gök Bakır romanında Taşbaş'ın kendi kontrolü dışında köylü tarafından mitleştirilip ve efsaneleştirilip ermiş ilan edilmesi anlatılmıştır. Romanda mit ve efsane unsurlarının karakter inşasında işlevi ise büyük olmuştur. Bu unsurlar roman karakterlerinin destanlaşmasını sağlamış ve karakterlerin ortak zihin yapılarını açıklayıcı bir rol sergilemiştir. Yaşar Kemal'in okuması zevkli ve okuyucusunun her bakımdan ufkunu açan bu romanını okumanızı tavsiye ederim. Bu roman ile ayrıca 1950'li yılların köy hayatının sefaletini ve köylülerin gözünden çok partili hayatın ilk izlenimlerini de görmek mümkündür.
KAYNAKÇA
Kemal, Yaşar. Yer Demir Gök Bakır. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2016.
Henüz yorum yapılmamış.