Makale
Cemal Kaşıkçı operasyonu en çok kimin işine geldi?
Cemal Kaşıkçının kim olduÄŸu, KonsolosluÄŸa niçin gittiÄŸi, akabinde kaybolması ve‘’öldürüldü’’ iddiaları ile ilgili olarak çok ÅŸey yazıldı. Dolaysıyla yazılanları tekrar etmemek için bunları geçiyorum.
Cemal Kaşıkçı eğer iddia edildiği gibi öldürüldüyse, bu öldürülen ilk gazeteci değildir ama umarım son gazeteci olur.
Cemal Kaşıkçı, evlenmek amacıyla Ä°stanbul’a gelmiÅŸ, gerekli evrakları almak için girdiÄŸi S. Arabistan konsolosluÄŸundan bir daha çıkamaması, beklenmeyen sarsıcı bir geliÅŸmedir.
Kaşıkçı olayı, sadece bir gazetecinin ortadan kaybolması olayı değil, aynı zamanda diktatör bir rejimin karanlık odalarında nasıl vahşi olayların olabileceğini tüm dünyaya göstermiştir.
Belli ki Suudi yönetiminin ürpertici dehlizlerinde Kaşıkçı davasıyla ilgili olarak nelerin planlandığını tam olarak öğrenemeyeceğiz ama tüm dünya Suudi yönetiminin ne kadar karanlık bir rejim olduğunu öğrenmiş olacak.
Tabi Kaşıkçı davasında Suudi yönetimini eleştirirken o yönetime destek veren ayakta tutan güçleri de unutmamak lazımdır.
Cemal Kaşıkçı’nın Washington Post’a ki bazı yazılarını okumuÅŸtum. Kanaatime göre, o ne Batılı anlamda tam bir liberaldi ne de, klasik bir Ä°slamcıydı. Temel hak ve özgürlükleri savunan, kendini Müslüman olarak gören biriydi. Suudi yönetimini eleÅŸtirirken de asla hakaret etmez makul bir yazı dili olan gazeteciydi.
Burada sorulması gereken iki soru vardır. Birincisi, Cemal Kaşıkçı Suudi yönetimini eleştirirken makul bir dil kullandığı halde neden hedef oldu? İkincisi, neden bu operasyonun yeri İstanbul seçildi?
Kaşıkçı’nın hedef olmasının nedenlerden biri, yaptığım araÅŸtırmalara göre, Cemal Kaşıkçı daha önce iktidara yakın bir isimmiÅŸ. Ayrıca, Suudi Ä°stihbarat eski müdürü Prens Turki al-Faysal’a danışmanlık yapmış. Bu özelliklerinden dolayı Suudi yönetimini içerde iyi bildiÄŸi için hedef seçilmiÅŸ olabilir. DiÄŸer bir sebepte, Cemal Kaşıkçı lobiciliÄŸin merkezi olan Washington’da yaÅŸadığı için Suudi yönetimi ‘’aleyhimizde çalışır’’ düşüncesini taşımış olabilir.
Bu operasyonu Ä°stanbul’da yapmalarının sebebine gelince, son yıllarda, Körfez ve diÄŸer Müslüman ülkelerdeki iÅŸ adamlarının, aydınların, ilim adamlarının, gerici Arap rejimlerini terk ederken tercih ettikleri yer Ä°stanbul’dur. Bu mümtaz ÅŸahsiyetler, Batı’nın herhangi bir ÅŸehrine gitseler en iyi ÅŸekilde karşılanacakları halde Ä°stanbul’u tercih etmeleri, Ä°slam dünyasında Ä°stanbul’u bir ÅŸehirden çok bir anlam yapmıştır. Suudi yönetimi, Cemal Kaşıkçı’ya Ä°stanbul’da bu operasyonu yaparak, zihinlerdeki Ä°stanbul ‘’anlamına’’ leke düşürmeye çalıştığını sanıyorum. Böylece, Ä°stanbul’a gitmeyi düşünenleri vazgeçirtip gelecekte kendisine oluÅŸabilecek muhalif potansiyeli sindirmek istediÄŸini düşünüyorum.
Ä°slam dünyasında Ä°stanbul’un bir ‘’anlam’’ ÅŸehir haline gelmesinden rahatsız olan bir diÄŸer ülke ise, Ä°srail’dir. Ä°srail’in bu operasyondaki rolü unutulmamalıdır. Çünkü Ä°srail, Ä°slam dünyasında kaostan beslendiÄŸi için bir Suudi-Türkiye çatışmasından en çok beslenecek olan ülkedir. BaÅŸkan ErdoÄŸan’ın Macaristan’a giderken yaptığı açıklamada son derece diplomatik bir dil kullanması, Türkiye’nin tüm olasılıklarının farkında olduÄŸu anlamına geliyor.
Rahmetli Mahir Kaynak saÄŸ olsaydı Cemal Kaşıkçı olayını yorumlasaydı muhtemelen şöyle diyecekti: ‘’Bu operasyon en çok kimin iÅŸine geldi?’’ ‘’Ä°srail’in iÅŸine geldi’’dediÄŸinizi duyar gibiyim.
Yanılıyor muyum?
(Milat)
Henüz yorum yapılmamış.