Sosyal Medya

Makale

Meleklerin Yardımı

tarihinde yayınlandı.

“O vakit Rabbin Meleklere şöyle vahyediyordu; ‘Şüphesiz ki ben sizinle beraberim, hemen müminlere (yardım ve zafer ilham ederek kalblerine) sebat verin. Kâfirlerin kalblerine korku salacağım, hemen boyunları üstüne vurun (baÅŸlarını kesin), el ve ayakları etrafına vurun.’ ” (1)

,Bu ayet baÄŸlamında meleklerin yere inerek bilfiil savaÅŸtığını kabul etmek doÄŸru olabilir mi? Burada anlatılan Bedir savaşıdır. Bu savaÅŸta düşman askerleri bütün rivayetlere göre bin civarındadır. Müslümanların sayısı ise üç yüz on üçtür. Meleklerin sayısı üç bindir. (2) Meleklerle beraber hesaplanırsa müslümanların sayısı 3313 olur. YetmiÅŸ civarında esir alınan bu savaÅŸta neredeyse ölen herkes de bellidir. Müşrik ordusu yarısından fazlasıyla maÄŸlup bir ÅŸekilde geriye dönmüştür. Bütün bu bilgilerden hareketle meleklerin sadece psikolojik destek verdikleri açık seçik bellidir. Melekler bizzat savaÅŸmamıştır. Nitekim onların maddi gücü, böyle bir savaşın sonunun bilindiÄŸi ÅŸekilde bitmesine de engeldir. (3) SavaÅŸan bizzat müminlerdir. Hâl böyle olunca kâfirlerin boynunu vuranlar ya da vurması gerekenler veya vurması için teÅŸvik edilenler de onlardır. Burada meleklerin yardımı, bizim anlayamayacağımız bir ÅŸekilde müminlerin korkmamaları adına onlara her nasıl gerçekleÅŸtiyse manevi bir destek verilmesi ÅŸeklinde meydana gelmiÅŸtir. Nitekim فَثَبِّتُوا الَّذٖينَ اٰمَنُوا “Ä°mana erenleri (benim ÅŸu sözlerimle) yüreklendirin.” ifadesi de bu anlama gelir. SavaÅŸ öncesi ve sırasında bu desteÄŸin verileceÄŸinin Peygamber (sav) tarafından bildirilmesiyle yani, bizzat elçinin yaptığı konuÅŸmalar neticesinde gerçekleÅŸmiÅŸ olması ihtimali yüksektir. Nitekim M. Esed’in mealinde, “Rabb’in meleklere vahyetmiÅŸti.” ifadesi, parantez içi bir cümleyle “(inananlara ulaÅŸtırılmak üzere)” ÅŸeklinde bir ilaveyle aktarılmıştır. Bu ilave, olayın seyri açısından gereklidir. Aksi hâlde sadece meleklere bildirilen bir bilgiden müminlerin istifade etmesi nasıl mümkün olabilirdi! Bu mümkün olsa bile ayetin devam eden cümlesinin yine müslümanlara ait bir teÅŸvik içermesi, onların bunu duymuÅŸ olmalarını gerektirir. Bu yaklaşım, söz konusu bilginin savaÅŸtan hemen önce Rasulullah (sav) tarafından müminlere aktarıldığını düşündürmektedir. Bu nedenle ayetin anlamı M. Esed’in yorumuna uygun olarak şöyle verilmelidir:

“Hani, Rabb’in (inananlara ulaÅŸtırılmak üzere) meleklere: ‘Mutlaka sizinle beraberim!’ (mesajını) vahyetmiÅŸti. (Ve meleklere): ‘Ä°mana erenleri (benim ÅŸu sözlerimle) yüreklendirin: Hakkı inkâra kalkanların kalplerine korku salacağım; öyleyse (ey inananlar) onların boyunlarını vurun, parmaklarını kırın!’ ” (4)

Ayetin bu ÅŸekilde anlaşılması, bu desteÄŸin sonraki nesiller açısından devam etmesi için de gereklidir. Nitekim müminlerin pek çok açıdan kendilerinden çok daha üstün gözüken ordular karşısında zafer kazandıkları bir gerçektir. Bu baÅŸarılar, imanın, ölmeyi ve cenneti arzulamanın, ÅŸehit olmayı istemenin, yani Allah’ın rızasını kazanma çabasının bir sonucudur. Nihayet bu temenniler, beraberinde üstlenilen riskler ve ödenen bedeller bulunmadan hak edilmiÅŸ nasıl bir baÅŸarı kazanılabilir ki?

Not: Bu yazı “Sözün BaÄŸlamı” adlı eserden iktibas edilmiÅŸtir.

Dipnotlar:

1. Enfal suresi, 12. ayet. (A. F. Yavuz Meali); “Rabbin meleklere vahyediyordu ki: ‘Ben sizinle beraberim, siz inananları pekiÅŸtirin; ben inkâr edenlerin yüreklerine korku salacağım; vurun (onların) boyunların(ın) üstüne, vurun onların her parmağına!” (S. AteÅŸ Meali); “Hani Rabbin meleklere: ‘Muhakkak ben sizinle beraberim; haydi iman edenlere destek olun; Ben kâfirlerin yüreÄŸine korku salacağım; vurun boyunlarına! Vurun onların bütün parmaklarına!’ diye vahyediyordu.” (Diyânet Vakfı Meali); “Rabbin, meleklere şöyle vahyediyordu: ‘Ben sizinle beraberim. Ä°manı olanları saÄŸlamlaÅŸtırın. Ä°nkâr edenlerin kalpleri içine korku salacağım; vurun boyunların üstüne, vurun onların her parmağına.’ ” (Y. N. Öztürk Meali).
2. Âl-i İmran suresi, 124. ayet.
3. Eğer fiilen savaşmış olsalardı, kâfirlerden hiç kimsenin sağ kalması imkânı bulunmazdı.
4. Enfal suresi, 12. ayet. (M. Esed, Meali); Ayetin diÄŸer bazı meallerdeki karşılığı ÅŸu ÅŸekildedir: “Hani Rabbin meleklere: ‘Şübhesiz ki ben sizinle beraberim. Haydi, îman eden (o mücâhîd) lere sebat ilham edin.’ diye vahyediyordu. ‘Ben, kâfirlerin yüreklerine korku salacağım. (Ey mü’minler) hemen vurun boyunlarının üstüne, vurun onların her bir parmağına’ (diyordu).” H.B. Çantay Meali); “Hani Rabbin meleklere: Muhakkak ben sizinle beraberim; iman edenlerin (moral vererek) sebatlarını saÄŸlayın, diye vahyetmiÅŸti. Ä°nkâr edip duranların kalblerine korku ve dehÅŸet salacağım. Artık (ey mü’minler,) vurun onların boyunlarına, vurun onların her bir parmağına.”(C. Yıldırım Meali); “Rabbin meleklere vahyetmiÅŸti ki: ‘Şüphesiz ben sizinleyim, iman edenlere saÄŸlamlık katın, inkâr edenlerin kalblerine amansız bir korku salacağım. Öyleyse (ey müslümanlar,) vurun boyunlarının üstüne, vurun onların bütün parmaklarına.’ ” (A. Bulaç Meali).

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.