Sosyal Medya

Makale

Bağlamın Gerçeklik Yönü

Kur’an surelerinin hepsi tek tek, ayet ayet gerçekliÄŸi yansıtır. Çünkü var olan, varlığıyla hakikati temsil eden sahici konular üzerinde durur. (1) DoÄŸrudan katiyen ayrılmaz. Adaleti terk etmez. Tevhidî çizgi üzerinde, eÅŸitlik ve özgürlük vurgusunu asla ihmal etmez. Kur’an ayetleri, insanın âlem içinde çevresine uyumunu gözetir ve yaÅŸamına bir düzen ve barış getirir. Kur’an’ın ortaya koyduÄŸu ilkelerin, insanlar üzerinde somut tezahürleri vardır. Ve bu tezahürlerle meydana çıkan rehberliÄŸi, kiÅŸinin hayata bakışını ve bütün dünyasını etkiler ve geliÅŸtirir. Buna göre hayata ve eÅŸyaya bakışı onunla ÅŸekillenmeyen, onun somut önerilerinden pay almayan bütün teÅŸebbüslerin dikkatle sorgulanması bir zarurettir.

Kur’an ayetleri tamamen gerçeklik üzerine inÅŸa olmuÅŸtur. Ayakları yere basan ve hayatla bire bir örtüşen bir anlam dünyası vardır. Bilmece-bulmaca türü yaklaşımlardan, gizli ve gizemli anlatımlardan, örtülü, kapalı ve keÅŸfedilmeyi bekleyen sırlardan uzaktır. Her yüzyılda yeni manalar doÄŸuran bir iÅŸlevi yoktur. (2) O, kendisiyle tabiat kurallarına aykırı sonuçlar elde etmenin amaçlandığı bir büyü kitabı da deÄŸildir. (3) Onu bir büyü kitabı olmaktan ayıran özellikleri, hayatın gerçeklerine uyumlu olan yapısında aranmalıdır. O gerçekleÅŸmek için bekleyen canlı bir sözdür. Onu anlama çabaları, bu gerçeklik yönünü hiçbir zaman göz ardı etmemelidir. Nitekim Kur’an, hakikat bilgisine son derece sadıktır. (4) GerçeÄŸe ve onun peÅŸinden gitmeye verdiÄŸi deÄŸer baÅŸka hiçbir ÅŸeyle kıyaslanamaz. (5)

Not: Bu yazı “Sözün BaÄŸlamı” adlı eserden iktibas edilmiÅŸtir.

Dipnotlar:

1. Burada hayatın gerçek yönüyle edebiyatın bu gerçeği anlatmak için kullandığı sanatsal yönü arasındaki fark elbette gözetilmelidir.
2. Kur’an’ın içerdiÄŸi ilkeler bellidir ve deÄŸiÅŸmez. Ancak bütün evrensel ilkelerin tarihsel uzanımları vardır ve bunları kendi dünyasına uygulamak isteyenler açısından farklı yaklaşımlar ve deÄŸiÅŸiklikler mümkün olabilir.
3. Büyü, sözlükte tabiat kanunlarına aykırı sonuçlar elde etmek iddiasında olanların baÅŸvurdukları gizli iÅŸlem ve davranışlara verilen genel ad, afsun, sihir, füsun, bağı ÅŸeklinde tanımlanır. (TDK, ”büyü” mad., s. 336.) Büyü; bu anlamda birtakım doÄŸaüstü güçler, gizemsel sözler, kutsal sayılan nesneler aracılığıyla insanları, doÄŸayı, doÄŸa yasalarını etkilemek, istenilen ÅŸeyleri elde etmek için büyücülerce belirli kurallara ve tekniklere uygun bir biçimde uygulanan verimsiz, boÅŸ eylem ve iÅŸlemler; insan ile çevresi arasında doÄŸaüstü nitelikte bir iliÅŸki bulunduÄŸu inancına dayalı ilkel din biçimlerinden biri veya belli sonuçları saÄŸlamak ereÄŸiyle doÄŸaüstü sayılan güçleri ya da varlıkları etkilemek üzere yapılan bir dizi törensel uygulamalar olarak nitelenir. Ve bu anlamda mucizevi sonuçlar içerdiÄŸi vehmedilmektedir.
4. Buna binaen Kur’an ile ne bilimsel verilerin ne de tabiat kanunlarının çeliÅŸmesi asla söz konusu olmamıştır ve olamaz.
5. “Bizi doÄŸru yola ilet!” (Fâtiha suresi, 6. ayet. S. AteÅŸ Meali) ayetini içeren Fâtiha suresinin namazlarda sürekli tekrarlanmasının sebebi de budur. Çünkü müslümanların hakikati bulma, kemâle erme arayışının sonu yoktur.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.