Sosyal Medya

Makale

İslamın insanına ve bilincine ihtiyacımız var!

Emperyalist dünya düzeninin ideolojik aygıtları aracılığıyla sürdürdüğü kitlesel propaganda kampanyaları karşısında eleştirel ve bilinçli muhalif duruşlar oluşturamıyor, sorgulayıcı bilinç inşa edemiyor ve hesaplaşmalar yapamıyoruz.

İslam toplumlarında dahil olmak üzere bütün toplumlarda ahlaki ve düşünsel dürüstlüğün içtenliğin, samimiyetin kaybı sebebiyle alimler, aydınlar, entellektüeller konumlarının getirdiği sorumlulukları üstlenemiyor, alim diye nitelendirilen insanlar küçük  düşünüyor ya da politik –iktidarın, politik aklın verileri çıkarları doğrultusunda demogogluk yapıyor, tabir caizse ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyor insanları. Halinize şükredin ey halk söylemiyle mevcut statükoya razı ediyorlar.

İdeolojik iktidarın ürettiği ideolojik mitler sebebiyle yerleşik, toplumsal, siyasal, kültürel kategorilerin meşruiyetlerini tartışmıyorlar.

Velhasıl dünyaya olaylara , Allah’ın bak dediği yerden müslümanca bakamıyoruz…

İslami ideallerle, içerisinde yaşadığımız gerçekler arasındaki uçurumlar her gün daha çok derinleşiyor. İslam kardeşliği ilkesi yerlerde sürünüyor.Onun yerine hizip kardeşliği – cemaat- tarikat-parti-pırtı kardeşliği hakim kılındı.

Kendilerini beğenmiş, müritleri tarafından kendilerine hayran kalınmış  cemaat liderleri ya da cemaatler hiçbir İslami mücadeleye katılmazlarken, çıkar söz konusu olduğunda hiçbir ahlaki sınır tanımıyor …

Çıkar konusu olmayacak satın alınamayacak şeylerin değerlerin olduğu bir toplum için hiçbir çaba gösterilmiyor. Nitelikli zihinleri oluşturacak gayret yok. Müslüman halklar perişan ;  edilgen davranış  biçimleriyle, edilgen tercih biçimleriyle bu halklar hiçbir hedefe varamayacaklardır.

Her geçen gün daha da azgınlaşan vahşi kapitalizm bilişim yoluyla yayılmacılığını sürdürüyor. Her tür bilginin küresel emperyal sistem tarafından kontrol edildiğini unutmayalım.

Küresel etkiler karşısında direnme yeteneğimiz olmadığı için özgün yanlarımız bilincimiz aşınıyor. Emperyal seküler sistemin her dönemde yeni sömürgeleştirme biçimleri bulabileceğini unutmamalıyız.

İslami referans noktalarını terk ederek ,  demokrasiye liberal sisteme angaje  olan Müslümanlar çok ciddi şekilde içsel sorgulamalar yapmalıdırlar.İslam’a ve Müslümanlara karşı soğuk savaş ve  propaganda savaşı bütün yoğunluğuyla sürerken kültürel ve fiziksel saldırılar artarken dünyanın mevcut durumuna ilişkin dehşet verici bir kayıtsızlık içerisinde bulunabiliniyor maalesef.

İslam’ın şu ya da bu mezhebin cemaatin vesayetinden kurtarılması, İslami bilincin bağımsızlaştırılması gerekir.

İslam’ın kendisi olmaktan çıkarıldığı gelenekçi statükocu kalıplara sokulduğu her tür iktidarın İslam’ı araçsallaştırabildiği mezhep, cemaat çıkarı doğrultusunda çarpıtabildiği bir dünyada hiçbir zaman ve hiçbir şekilde evrensel bir İslam ve ümmet ufkuna ulaşmamız mümkün olmayacak.

İslam’ın evrenselliği ,insanlığın varoluşsal sorunlarıyla ilgilenen varoluşsal hassasiyetliğine yanıt veren bir evrenselliktir.

Ana sorunlarımız ilkesizlik, bilgisizlik, taassup, ufuksuzluk, amaçsızlık, dar görüşlülüktür. Bu bilgisizlik duyarsızlıktır. Dindar aydın yetişmemiştir. Aydın sıfatı verdiğimiz insanlarımız tanzimattan bu yana dinsiz olmayı dine karşı çıkmayı en azından din konusunda nötr olmayı çağdaşlık olarak algılamışlar çoğu zamanda dine karşı savaş açmışlardır. Velhasıl

Toplum olarak büyük bir cehaletin içindeyiz

Topyekün bilinç körleşmesi yaşıyoruz

Düşünce ve kültür yok edildi

Zihniyeti değiştirmeden kültür değişmez.

Radikal bir kültür devrimine ihtiyacımız var.

Yeni bir İslami bilinç ve evrensel islam Ümmet şuuru meydana getirmeliyiz.

Şunun bunun değil şu hizbin bu cemaatin adamı değil İslam’ın insanını yetiştirmemiz İslami bilince sahip olmamız , yeryüzünde Allah’ın iradesine uygun Salih ameller gerçekleştirmeliyiz. 

                                                                                                                  

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.