Sosyal Medya

Makale

Kanalizasyon Mütabakatı

Dokuz numaralı daire sakinleri, seçim dolayısıyla tatilini yarıda kesmişti.

Bu sefer olacak ve kendi liderinin kazanacağına olan inancı onları bu sıcakta eve döndürmüştü.

Zira onlara göre ülkedeki pis kokular dayanılmaz hale gelmişti ve buna birileri dur demeliydi.

Kapıyı açınca bir de ne görsünler, o üzerine titredikleri daireleri leş gibi lağım kokuyordu.

Buna bir anlam veremeden tuvalete yöneldi.Üst katın kirli pissu gider borusu patlamıştı.

Önce alelacele kirli pissu borusunu bezlerle ve beyaz çimentoyla tıkamaya çalıştı.

Sonra ülkenin kokuşmuş düzenine oy veren üst kat komşusundan sifonu çekmemesini rica etti.

Bu arada üst kattan dökülen tüm lağımı temizlemek kendisine düşmüştü. 

Zira kirleten kim olursa olsun kirlenen onun dairesiydi.

Geçici önlemler sonrası bir usta bulup çürüyen kirli pissu borusu yenisiyle değiştirtti.

Böylece üst katın pislikleri onun evini kirletmeden kanalizasyona ulaşacaktı.

Ustaya ödediği parayı üst kattaki pisliğin müsebbibinden isterken temkinliydi.

Zira geçen yıl da alt kattaki komşusuna aynı pisliği kendisi yaşatmıştı.

Üstelik alt kat komşusu da onun gibi ülkenin kokuştuğunu iddia edip değişime çağıranlardandı.

Üst kattaki adam, ustanın parasını verirken alt kattaki pisliğe sebebiyet verdiğinden mahcuptu.

Alt kattaki seçim sonrası yazlığına dönerken, Ülkeye dair umutlarını kaybetmesine rağmen evinin pislikten kurtulduğuna seviniyordu. 

Ama ya ülkesini kurtarmak için tatiline ara verip de gelmeseydi evini b. götürecekti.   

Biran bunu ve sonuçlarını düşününce ürperdi.

Üst kattaki ise sifonu çekince pisliklerin komşusuna doğru gittiğini bildiğinden artık temkinliydi. 

Apartman sakinleri pisliklerini kanalizasyona taşıyan borularla birbirlerine bağlı olduklarını anladılar. 

Böylece sanki gizli bir ‘kanalizasyon mütabakatı’ imzalanmış oldu. 

Buna göre; 

Sifonu çekenler alt kattakilere verdikleri zararı karşılamazlarsa onlar da pis su borularını tıkarlardı.

Herkesin evi kendi pisliğiyle berbat olur sonra bu pislikler alt katın tavanından damlamaya başlardı.   

Kendi evini temiz tutmak kadar komşunun da evini pisletmemeye özen göstermeliydiler. 

Üstelik birbirlerini pislikten sorumlu tutmak yerine apartmanın tüm kirli pissu kolonunu yenilediler.

Bu arada yeni taşınan genç çift ‘bizim tuvalette sorun yok biz niye para veriyoruz?’ diye mızıldandı.

Numan İbni Beşir (rah) rivayetine Nebî (sav) şöyle buyurdu: “Allah’ın çizdiği sınırları aşmayarak orada duranlarla, bu sınırları aşıp ihlâl edenler, bir gemiye binmek üzere kura çeken topluluğa benzerler. Onlardan bir kısmı geminin üst katına, bir kısmı da alt katına yerleşmişlerdi. Alt kattakiler su almak istediklerinde üst kattakilerin yanından geçiyorlardı. Alt katta oturanlar: ‘Hissemize düşen yerden bir delik açsak, üst katımızda oturanlara eziyet vermemiş oluruz’ dediler. Şayet üstte oturanlar, bu isteklerini yerine getirmeleri için alttakileri serbest bırakırlarsa, hepsi birlikte batar helâk olurlar. Eğer bunu önlerlerse, hem kendileri kurtulur, hem de onları kurtarmış olurlar.”  

(Buhari / Şehâdât 30, Tirmizî/ Fiten 12)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.