İLK kez önceden sonucu kestirilemeyen bir seçime gidiyoruz. Seçim tarihi yaklaştıkça oranlar birbirine yaklaşıyor, belirsizlik artıyor. Adım adım her türlü sürprize açık bir seçime doğru yaklaşıyoruz.
Seçimlerde son haftaya girildiÄŸinde blok halinde kaymalar meydana gelirdi. Bu kez sonucu blok halindeki oy kaymaları deÄŸil, artık çok küçük oranlara gerileyen kararsızlar belirleyecek. 3-4 puanlık bir kararsız oyu kaldığı söyleniyor. Türkiye’de seçimlere katılım oranı yüzde 85’ler seviyesinde. Oyların dağılımı geçerli oylar üzerinden yapılacağı için seçimlere gitmeyeceklerle kararsızları birbirine karıştırmamak gerekiyor. Bir de 7 Haziran seçimlerinde kendini gösteren, 16 Nisan sonuçları üzerinde etkisi görülen iki kesim dikkati çekiyor.
1- Öfkeli kesim. Bunlar sadece iktidara değil aynı zamanda muhalefete de tepkili olan asabı bozuk oylar. İkna edilmeyi bekliyorlar.
2- Yeni kuÅŸak liberal-muhafazakâr kitle. AK Parti döneminde oy kullanma çağına gelmiÅŸ olan, özgürlükleri önemseyen, adalet ve eÅŸitlik algısı yüksek, batı dünyasıyla entegrasyona önem veren, eÄŸitimli, gelir düzeyi iyi olan, bireysel, ÅŸehirli, muhafazakâr seçmen kitlesi. 7 Haziran ve 16 Nisan’da sonuçlar üzerinde etkili olmuÅŸlardı. Ancak AK Parti bunları yok saymayı tercih edip kazanmak için bir çaba göstermedi. 24 Haziran seçimlerinde de bu kitleyi kazanmaya yönelik bir gayret içine girmedi.
BAŞKA ERDOĞAN YOK SÖYLEMİ
Seçimlere sayılı günler kala Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Muharrem İnce etrafında bir toplanma dikkati çekiyor.
AK Parti tabanı yüzde 99 oranında ErdoÄŸan diyor. AK Parti seçmeninin ErdoÄŸan dışında, ikinci bir tercihi gözükmüyor. Muhafazakâr seçmende ise yer yer AK Parti ile ErdoÄŸan ayrımı dikkati çekiyor. AK Parti’yle ilgili deÄŸerlendirmelerinde yıpranmışlık, yorgunluk ve yüz eskimesi gibi gerekçelerle tereddüt yaÅŸanırken, söz konusu ErdoÄŸan olunca, farklı bir davranış sergiliyor. AK Parti’yi icraatlarıyla, ErdoÄŸan’ı liderliÄŸiyle deÄŸerlendiriyor. ErdoÄŸan ile Ä°nce’yi terazinin bir kefesine koyup, ”BaÅŸka ErdoÄŸan yok” söylemi ön plana çıkarılıyor. “Ä°kinci bir ErdoÄŸan yok” sözünün bir parolaya dönüştüğünü daha önce paylaÅŸmıştım. AK Parti’nin yeni seçmen kitlesini kazanmaya çalışmakla birlikte, son düzlükte içindeki kırgınlıkları giderme ve gönül köprülerini yeniden kurmaya önem vermesi gerekiyor. Her defasında dikkat çekmeye çalıştığım gibi Kürt oyları AK Parti açısından ayrı bir önem arz ediyor. Terörün geriletilmesiyle birlikte seçmen üzerindeki PKK baskısı geriletildi ama bilinen gerekçelerle kekremsi hava giderilmiÅŸ deÄŸil. Son olarak Suruç olayları, GüneydoÄŸu’da dalga dalga yayılıyor. Ä°ktidar gücüyle olayların üstünün örtüldüğü ve adaletin tecelli etmesinin engellendiÄŸi yönünde bir kaygı oluÅŸmaya baÅŸladı. AK Parti’nin süratle adaletin tecelli edeceÄŸi güvencesini vermesi gerekiyor.
SOLDA Ä°NCE ETKÄ°SÄ°
Bu arada AK Parti MHP ile ‘cumhur ittifakı’ içinde seçimlere gidiyor ama ittifak bir sinerji meydana getiremedi.
Bununla birlikte Muharrem Ä°nce’nin performansı uzun süredir ilk kez sol oylarının yükselmesine neden oluyor. Muharrem Ä°nce üzerinden HDP seçmeni Kürtlerle, CHP arasında uzun süredir ilk kez bir köprü oluÅŸmaya baÅŸladı. Ä°nce, sol oylarını yükseltiyor ve bu durum uzun süredir ilk kez gözleniyor. Bu durum CumhurbaÅŸkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması durumunda Ä°nce’nin ÅŸansını etkileyecek.
Bu arada Ä°nce’nin yükseliÅŸi Meral AkÅŸener’in oylarında dikkat çekici bir gerilemeye neden olurken, Selahattin DemirtaÅŸ beklenen sıçramayı yapamıyor. Ama CHP ile HDP arasındaki iÅŸbirliÄŸi, HDP’nin baraj sorununu ortadan kaldırıyor.
Görünen tablo o ki 24 Haziran gecesi sürprizlerin seçimi geliyor. Birçok sonucu anketlerden değil, ancak sandıklardan öğrenebileceğiz.
Henüz yorum yapılmamış.