Sosyal Medya

Makale

Ezberi Bozulmayan Ezberleri Bozamaz

- Kasas suresini ezberlerken, Musa’nın (as) başına gelenlerle hayatını gözden geçiriyordu…

 

“ Musa (as) delikanlılığının verdiği heyecanıyla kavminden bir cahilin dolduruşuna gelip bir Kıpti’yi öldürmesine çok pişmandı. Hâlbuki istediği, erkek çocuklarının katledilmesine bile ses çıkaramayan, aşağılandıkça sisteme daha da sıkı bağlanan köleleştirilmiş kavminden hiç olmazsa birinin çığlığına cevap vermekti.

 

Pek çok zulmüne şahit olduğu hâlde ses çıkaramadığı Firavun’un sarayından ayrılma vakti gelmişti. Bu mecburi hicrette umutlarının azaldığı anda bir su kenarında, hayvanlarını sulamasına yardım ettiği hayâ timsali iki kız kardeşten birinin kendisine talip olmasıyla yeni bir dönemin başlıyordu. Sekiz veya on yıl iç güveysi olarak kayınpederinin yükünü paylaşma karşılığında bu izdivaç gerçekleşti. Sarayda yetişen bu cevval delikanlı, artık hayvancılık ve tarımla uğraşan normal bir insan dönüşmüştü. Sistemin merkezinde edindiği tüm yanlış ezberlerin bir karşılığı olmadığı bu beldede, hikmetli kayınpederinin yanında geçen on yıl tüm ezberlerini bozmuştu.

 

Günleri dolunca ailesiyle birlikte yola çıktı. Sina dağında gördüğü ışığı izlediğinde kendisinin ezberini bozan Allah, ona kavminin de ezberini bozma, sisteme kölelikten Allah’a kulluğa döndürme görevi verdi. Kaçarcasına uzaklaştığı sistemin merkezine, Allah adına hesap sormak için geri döndürülüyordu. Harun’un(as) desteğine, asasının onu bile korkutan bir canavara dönüşmesine rağmen içi ürperiyordu. Üstelik sitemden razı kavminin kurtulmaya dair hiç bir talebi de yokken…”

 

- Ezberine ara verip bir süreliğine bu gün neler olmuş düşüncesiyle haberlere yöneldi…

Yrd. Doç. Dr. Cemil Tekeli İsrail’de gördüğü işkenceleri anlatıyordu: “Büyükelçi ve avukatımla görüşme hakkımı her isteyişimde işkenceyi daha da arttırdılar. Çırılçıplak soydular, kelepçeli bir şekilde buz gibi bir odada beklettiler.”

 

- Kardeşinin çektikleri yüreğini dağlamıştı. Bir duvara karşı ağlayarak, kitaplarından ezberlediklerini okuyanlar neden bu zulme ses çıkarmıyorlardı? Tahrif edildiğinden ezberleri bozamayan Tevrat, zulümleri engellemek yerine zulme bahane olan masalları destekliyordu(!) ‘Neden kendileri için cenneti arzulayanlar dünyayı cehenneme çeviriyorlar?’ diye karamsar bir çukura saplanmasına daha önce ezberlediği Maide suresi engel oldu.

“Zalim sistem, Kızıldeniz’in dibine gömüldüğü hâlde köleleştirilmiş İsrail oğullarının zihinlerinde bütün canlılığıyla devam ediyordu. Bu ezberlerini bozan vahiyle karşılaşma sürecinde bile Samiri önderliğinde böğüren bir öküze tapmaya kalkıştılar. Zaten emeksizce elde ettikleri özgürlükleri ve diğer nimetleri hiçe sayan kölece istekleri, Musa’nın (as) ezber bozan tabletleri yere fırlatmasına neden olmuştu.

 

Bir zorbayı devirip kavmini kurtaran Musa’nın (as) önderliğinde zulmeden diğer bir kavimle mücadeleye davet edildikleri vakit, kalpleri korkuyla sarsılıp oldukları yerde çöke kaldılar. Elçiye onları tehlikeye atacak bu tip isteklerden vaz geçmesini önerdiler.

 

“Bunun üzerine Musa Allah’a şöyle yakardı; ‘Rabbim! Ben kendimden ve kardeşimden başkasına söz geçiremiyorum. Artık sen bu isyankâr kavimle yollarımızı ayır!’ Allah Musa’ya cevap verdi; ‘Onlar 40 yıl boyunca o topraklara girmekten mahrum kalacaklar ve bu süre (40 yıl) boyunca çölde başıbozuk bir hâlde dolaşıp duracaklar. Sen doğru yoldan sapmış bu halk için üzülme artık!’ ” (Maide / 25, 26)

 

Ellerinden nimetler ve kendilerini özgürleştiren vahiy alınıp başıboş dolaşacakları çöle bırakıldıklarında, köleyken edindikleri ezberleri hiç bir işe yaramadı.”

 

“Hicret sonrası Muhammed (sav) Medine’de yaşayan üç Yahudi kabileye kardeşçe paylaşarak ortak düşmana karşı birlikte hareket etmeyi teklif etmişti. Ama onlar, çölde başıboş bırakılmış atalarının izinden gittikleri için Medine’den kovulup çöllerde kaybolup gitmeyi tercih ettiler”

 

- Bunları düşününce 20 yıl önceki yazısında ‘Tek İlah, tek Peygamber, tek Kitap, tek ümmet diye attığı sloganın gerisine düştüğünü fark etti. Ezberi artmıştı ama artık ezber bozan vahyin ölülerin arkasından okunmasına engel olamıyordu. Üstelik eskiye göre daha çok hafızın yetiştiği(!) bu tüten son ocakta kavmi,  dede korkut masallarının peşine düşürülmüşken...

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.