Sosyal Medya

Makale

Oyna devam

Mısır’da 305 kiÅŸi ölüyor Sina’da bir camide. DAEÅž çıkıyor altından. Geçen katliamlardan sonra Ä°srail’e Sina’da operasyon yetkisini ‘istediÄŸi gibi veremeyen’ Sisi’nin eli acayip güçleniyor böylece. Gözümüzün hemen önünde Sisi, Sina’yı Ä°srail’e peÅŸkeÅŸ çekmenin pazarlığını yürütüyor. DAEÅž, Ä°srail, Mısır ortak yapımı bu üçüncü sınıf filmin kötü adamı ‘cihadistler’, figüranları da o esnada camideki Müslümanlar oluyor. ‘Dünya mı’ dediniz? Yine ‘kabul edilebilir kayıplar’ listesine yazıyor Müslümanları dünya. Görmezden geliyor.

Oyna devam.

Martin Strid isimli bir ‘bit yavrusu’ var. Ä°roninin büyüğü olarak ‘Ä°sveçli Demokratlar Partisi’nin milletvekili. Diyor ki ‘Müslümanlar yüzde yüz insan deÄŸil.’ Bir an düşündüm bu cümleyi. Türkiye’de ‘bu Yahudiler yüzde yüz insan deÄŸil’ ya da ‘bu Suriyeliler yüzde yüz insan deÄŸil’ diyebilecek ahmaklıkta birini hayal ettim. Ãœmit ÖzdaÄŸ geldi aklıma ilk anda. Ä°nsanları kanlarına ya da dini aidiyetlerine göre ‘nefret özne’sine çevirme iÅŸinde ÖzdaÄŸ da Strid kadar baÅŸarılı zira. Ardından, aslında Strid gibilerin de ÖzdaÄŸ gibilerin de toplumları ciddi ciddi etkilediklerini düşünerek ürperdim. Ãœrpermemiz gerekir. Herhangi birini sadece var olduÄŸu gerekçesiyle ‘nefret öznesi’ haline getirmek dünyamızın sonunu getirir, getirebilir zira. Peki ne yapıyoruz bununla ilgili? FaÅŸizmle, ırkçılıkla, faÅŸizm ve ırkçılığın doÄŸurduÄŸu ahmaklıkla mücadele etmek yerine bu dilin bizi etkisi altına almasına izin veriyoruz. Bunu önemsemiyoruz.

Oyna devam.

Son zamanlarda kafama en çok takılan fıkıh soruları ÅŸunlar: Sosyal medyada, nesebi gayrı sahih, yani isimsiz ve cisimsiz bir ikincil karakter oluÅŸturmanın hükmü nedir? Ä°nsanın, gizlenerek, saklanarak, kendisini saklayarak olmadığı biri gibi davranmasının hükmü nedir? Koca koca adamların ‘daha da görünür olmalıyım’ diyerek sosyal medya takipçisi satın almasının hükmü nedir?

Ben sorayım sorularımı, nasılsa cevapları bir zaman sonra ‘günün meselelerine hüküm vermeyi’ dert edinmiÅŸ deÄŸerli insanlar, âlimler tarafından verilir. Niçin böyle söylüyorum? Çünkü mesela 1,5 yıl önce merak etmeye baÅŸladığım ‘bitcoin ve türevlerinin hükmü nedir?’ sorusunun cevabını ‘şüpheye mahal bırakmayacak ÅŸekilde fıkhen haramdır’ cümlesiyle ÅŸu yakınlarda aldım.

Ama tabii, ‘çağın gerekleri bakımından’ falan diyerek bitcoin ve türevlerine de, sanal kimliklere de cevaz verecek ‘hoca taifesi’ bulunur bir yerlerde. Onları bekleyin siz isterseniz. Hatta ‘hocanın iyisi bugünün iÅŸine hiç karışmayandır’ cümlesine inanarak yaÅŸayıp gidin.

Oyna devam.

Yine son zamanlarda kafamı en meÅŸgul eden kavram ‘ahlaki üstünlük pozu’ kavramı... Kendisi emniyet ÅŸeridinden az önce çıktığı halde o esnada emniyet ÅŸeridindeki aracın sürücüsüne bakışıyla ‘ahlak pazarlayan’ adamın takındığı ‘ahlaki üstünlük pozu’ndan söz ediyorum. Geçen yıl yediÄŸi hurmaları bilmediÄŸimizi zanneden adamların ‘alınır-satılır’ bir ÅŸey olarak hepimize ahlak dağıtmaya çalışmasından söz ediyorum. Ahlakın kendisinin dışındaki herkese lazım olduÄŸunu düşünen adamların iÄŸrençliÄŸinden söz ediyorum. Bu ‘ahlaki üstünlük pozu’ takınan adamların en sakil yanları ise, ahlaki dayatmaları sadece güçlerinin yettiÄŸine uygulamaya çalışmaları. Gücü yetmediÄŸinde yahut daha da iÄŸrenci ‘bir menfaati’ söz konusu olduÄŸunda ahlak hakkındaki vaazlarını birdenbire yutma baÅŸarısı gösteriyorlar. Böylelikle ahlak onlar için ‘ÅŸartlar yeteri kadar olgunlaÅŸtığında’  vazedilebilir bir kavrama dönüşüyor. Ve bu adamlar uzayda deÄŸil, mahallemizde yaşıyorlar.

Oyna devam.

Bize öğretenler ‘rüya ile amel edilmez’ diye öğretmiÅŸlerdi; lakin ‘bir amel meselesi’ni geçip neredeyse bir itikat meselesi haline dönmüş durumda rüya. Cübbeli Ahmet’in ‘kendisinin cennetlik olduÄŸuna dair’ baÅŸkasının gördüğü bir rüyayı anlatırkenki iÅŸtahını görünce rüya konusundaki bütün iÅŸtahım kaçtı.

‘Kendisini cennetle müjdelenmiÅŸ addederken diÄŸerlerine de yanmaz kefen pazarlaması kaç puan?’ diye sordum kendi kendime. Ama bütün sorularım gibi bu sorum da boÅŸlukta kalır. Zira Farabi ve Ä°bn Sina gibilere ‘kâfir’ diyen; kendilerine de cennetten baÅŸkasını layık görmeyen, hatta cenneti kendisinden baÅŸkasına layık görmeyen bu büyük âlimlerimize dokunmak nedense ‘aşırı tehlikeli’ bu ülkede.

O yüzden, oyna devam.  

kaynak: Yeni Åžafak

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.