Sosyal Medya

Makale

İslâm adına yapılan bazı uygulamaların dayanılmaz ağırlığı

Ä°stanbul- Karagümrük’te Ahmed Kâmil Efendi Tekkesi diye anılan ve 1850’lerin mimarî özelliklerini yansıtan, restore edilmiÅŸ üç katlı, ahÅŸap, pırıl-pırıl bir mekân var.

Hüseyin Kansu beyin, Mısırlı bir Müslüman’ın özellikle Suûdî rejiminde son olup bitenler üzerine bir toplantının olacağı haberini vermesi üzerine, 11 Kasım akÅŸamı oradaydım. Mısırlı kardeÅŸimizin 1 saati aÅŸkın bir süre anlattıklarını genç kardeÅŸimiz Salih Kansu’nun mükemmel tercümesinden anlamaya çalıştık.. Ama verilen bilgiler, doÄŸrusu, magazin haberleriydi, faraziyelere dayanıyordu. Bu durum kapalı rejimlerin ortak özelliÄŸidir. Hele bir de Suûd gibi tefessüh etmiÅŸ, kokuÅŸmuÅŸ bir rejim sözkonusu olunca, böyle bir hanedanın iç yapısı hakkında saÄŸlıklı bir deÄŸerlendirmek yapmak daha bir zorlaşıyor.

O sohbet bitince Prof. Zeki Parlak hocayla, onyıllar öncesinden beri Ä°slamî muhtevalı müzikal parçaları seslendirmesiyle sevilen bir isim olan Doç. Ömer KaraoÄŸlu ve çevresindeki kardeÅŸlerin BayrampaÅŸa’daki sohbet mekânına uÄŸradık.

Oraya vardığımızda, saat 21.30 civarıydı. Ömer Bey’in riyasetinde, ‘Fâtih Kanunnâmesi’etrafında bir tarihî deÄŸerlendirme yapılıyordu. ArkadaÅŸların pek çoÄŸu, -Artvin Ãœni.’nin eski rektörü Prof. Mehmed Duman baÅŸta olmak üzere- akademisyen seviyesinde kimseler.. Konuyu iÅŸleyen arkadaÅŸ da bir tıp doktoruydu.

***

‘Fâtih Kanunnâmesi’, güyâ, devletin geleceÄŸinde bir saltanat kavgasının olmaması için, kardeÅŸlerin ve hattâ beÅŸikteki çocukların bile katledilmesine cevaz verdiÄŸi iddia olunan bir metin..

Bu satırların sahibi, bu konunun yine gündeme geldiÄŸi 40 yıl öncelerde, küçük çaplı bir araÅŸtırma yaptığını ve o metnin, Ä°slam açısından haram bir konuya cevaz verdiÄŸi iddiası bir yana, tarihî açıdan gerçek olup olmadığını ve bu belgeye Osmanlı arÅŸivlerinde de rastlanmadığını, bu konudaki en eski belgenin Viyana Devlet Kütüphanesi’nde bulunduÄŸunu ve onun da Fâtih’in vefatından 140 sene sonraki bir tarihi taşıdığına dair bir makale yazdığını hatırladı.

Åžimdi de aynı konu... ArkadaÅŸların elinde de Osmanlı tarihinin büyük uzmanı Halil Ä°nalcık’ın bir kitabı var.. Ä°nalcık Hoca’nın da, Ã¶yle bir belgenin varlığının kabul edilmesiyönünde sübjektif bir kanaat serdettiÄŸi söylendi orada..

***

O zaman, hatırıma geldi.. 15 yıl öncelerde, Almanya’da, birkaç arkadaÅŸla Hamburg’a giderken, ÅŸimdi hayatta olmayan ünlü bir hoca da siyasî bir bölünmenin kendisine ters tarafında yer alanlarını ağır ÅŸekilde suçluyor ve geçmiÅŸte, nizâm-ı âlem dâvası ve niyetiyle yapılan kardeÅŸ veya çocuk öldürmelerinin haklılığına getiriyordu sözü..

‘Hocam, ileride suç iÅŸleyebilirler zannıyla, böyle, hele bir de mâsum çocukların bile öldürülmesi ÅŸeklindeki cinayetleri Ä°slâm adına nasıl savunabilirsin..’ dediÄŸimde, çıkış yolu bulamayan muhatabım, ‘Belki de o bebekler günahkâr olacaklardı, böylece günahsız gidiyorlar.’ gibi acayip bir yorum yapmış ve bunun üzerine, ‘Hocam, eÄŸer öyleyse, daha fazla günah iÅŸlemeden birbirimizi öldürelim’ diye ironik bir karşılık vermiÅŸ ve Hz. Ali’den bir örnek zikretmiÅŸtim..

***

Hatırlanacağı üzere, Hz. Ali- Muaviye arasındaki Sıffîyn Savaşı esnâsında, Hz. Ali’nin askerlerinden binlercesi, ‘hiçbir baÅŸkana, lidere gerek olmadığını’ söyleyerek isyan edip ayrılmışlardı. Bundan dolayı ‘ Khevâric / Haricîler’ denilen bu taifenin fitnelerine son vermek için Hz. Ali de, Nehrevan Cengi’nde onları imha etmiÅŸti. Ama, onlar da bunun intikamı peÅŸindeydi. Abdurrahman ibn Mulcem bunlardandı. Onun Kûfe’ye geldiÄŸinin haber verilmesi üzerine, bazıları, Hz. Ali’den, daha erken davranıp onu katletmesini istemiÅŸ; o ise, bu isteÄŸi, ‘Suç iÅŸlemeden ceza vermek yoktur..’ diye reddetmiÅŸ ve birkaç gün sonra da Ä°bn Mulcem, Hz. Ali’yi ÅŸehit etmiÅŸti!

***

‘Fâtih Kanunnâmesi’denilen belge, doÄŸru mudur; tartışmanın aslı o deÄŸil.. Suç iÅŸlenmeden ve ileride suç iÅŸleyebileceÄŸi ihtimaliyle ceza verilmesine Ä°slam adına cevaz veren mentalitenin üzerinde durulmalıdır. Aksi halde, kafasına esen herkes, nizâm-ı âlem dâvasıadına fetvalar üretmeyi sürdürecektir.

Asıl tehlike, bu..

ksynak: STAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.