Makale
Hızla Çölleşiyoruz
Cehalet ve barbarlığın, zulüm ve haksızlığın, sömürü ve emperyalizmin, kaba güç, kuvvet ve otoritenin, demir ve ateÅŸin, çıkar, ÅŸehvet ve ihtirasların, beÅŸeri ve hayvani arzu, istek ve dürtülerin egemen olduÄŸu, erdemin, faziletin, insanlığın hidayetin ve emanetin kökünün kazınmaya çalışıldığı bir zaman diliminde hızla çölleÅŸiyoruz…
Dünya fitnesi ümmetin kalbine gireli, içten içe kardeÅŸlik, fedakarlık, feragat ve infak gibi duyguları kemirdi. Allah’ın bizleri yeryüzüne gönderiÅŸ gayesini unuttuk, dünyaya daldık, vahÅŸi kapitalizme yenik düştük, lükse daldık, iman ve Salih amel hayatını tehlikeye attık. Dünya nimetlerine aldandık, dünya-nın geçiciliÄŸini unuttuk, tam onu elde ettiÄŸimizi zannettiÄŸimizde o elimizden uçup gitti, boÅŸ ÅŸeylerde teselli arıyoruz, hızla çölleÅŸiyoruz…
Kültürel emperyalizmin pençesinde keyfiyet ve kemmiyet planında, taklidin kıskacında deÄŸersizleÅŸtirme, özünü kaybetme bahtsızlığını topyekün yaşıyoruz, çölleÅŸiyoruz…
Ä°zzet ve ÅŸeref müminlerin, zillet ve haysiyetsizlik Kafirlerinken, ÅŸimdi zilleti yaÅŸayan bizleriz. Umudumuzda imanımızda yaralı, hızla çölleÅŸiyoruz…
^^Biz istiyoruz ki mustazaflara lütfedelim, onları yeryüzünde varisler kılalım^^(Kasas-5). Bizler kınanan mustazaflar kategorisinde hızla çölleÅŸiyoruz…
Hayat, zulümler, baskılar, direniÅŸler, yıkılışlar, kaçışlar, pazarlıklar, aldanışlar, güller ve dikenler arasında sürekli bize bakmaktadır. Bizler istikbal penceresini kapattığımız için hayatın gerçekleriyle yüzleÅŸmiyoruz, Ahireti pas geçiyoruz, kaçıyoruz ama Allah’a deÄŸil! Uçuruma doÄŸru kaçış! Topyekün helaka doÄŸru…
DeÄŸerlerin, ilkelerin hatta inançların zorluklar karşısında bir takım kılıf ve mazeretlere bürünerek çabucak baÅŸkalaÅŸtığı, buharlaÅŸtığı bir zaman diliminde çölleÅŸiyoruz…
Yılgınlığın, çözülmüşlüğün bütün toplumsal katmanlara sirayet ederek içselleÅŸtirildiÄŸi, normalleÅŸtirildiÄŸi temel bir davranış kalıbı haline getirildiÄŸi çaÄŸda tükeniyoruz…
ÇirkinleÅŸen bir dünyada, barbarlaÅŸan bir dünyada inancın, ekmeÄŸinin küflendiÄŸi, ruhların paslandığı bir dünyada hızla çölleÅŸiyoruz…
Ä°nsanların takva elbisesi yerine, cehalet, zillet, zulmet, hizip, grup, fırka, mezhep elbiselerini tercih ederek giydiÄŸi çaÄŸda, ^^Allah’a çağıran, Salih amelde bulunan ve gerçekten ben Müslümanlardanım diyenden daha güzel sözlü kim olabilir^^(Fussilet-33) ayetinin unutulduÄŸu, bir çaÄŸda çölleÅŸiyor-ruz…
Nefse karşı, nefsin arzu ve ihtiraslarına karşı, nefsin sapmalarına karşı, nefsin zaaflarına karşı, nefsin yalpalanmalarına karşı, nefsin önceliklerine karşı, umutsuzlarına, yöntemlerine, önlemlerine, komplolarına, eziyetlerine, baskılarına, zulümlerine karşı direniÅŸin kaybolduÄŸu, nefis hattında savaşın kaybedildiÄŸi ÅŸu zamanda çölleÅŸiyoruz…
Müslümanların içinin buruk, yüreÄŸinin kırık, boynunun bükük olduÄŸu netameli dönemde, Allah’a mekan olacak kadar büyük yaratılan gönlün, uçsuz bucaksız sahillerini, hobilerine heva ve heveslerine tahsis etme cimriliÄŸini gösterenler birbirlerini sevmekle emrolunan müminleri kapı dışarı bırakmanın hesabını yapanlar gün geçtikçe çoÄŸalıyor, atomize olup yok oluÅŸa doÄŸru ilerliyoruz…
Günümüz Ä°slam dünyasına baktığımızda, Ä°slami dil, ilkeler, ölçüler, kavramlar büyük ölçüde istikrarsızlaÅŸtırılmış, her tür iradeye, itaate ikna edilen bir dil ve gündemle Ä°slami anlamda Müslümanlar ken-dini gerçekleÅŸtirememenin aczini yaşıyor, bütün Müslümanlar olarak kavramsal, ilkesel, ahlaki yoksunluk içinde çölleÅŸiyoruz…
Konformizmi, statükoyu tüm kurulu düzenleri meÅŸrulaÅŸtırmış bir anlayışla ilkesizlik girdabında boÄŸuluyoruz…
Ä°slam’ın yerel, milliyetçi, mezhepçi, cemaatçi özel yorumlara kapatıldığı bir zaman diliminde çölleÅŸiyoruz…
Ä°nsanları, Müslümanları’da paranın, gücün, şöhretin kölesi haline getiren, nüfuz ve şöhret sahibi olabilmek için her türlü kiÅŸiliksizliÄŸi göze alan, cemaat çıkarı için her tür yolsuzluÄŸu, dolandırıcılığı hile ve hurdayı mubah sayan bir anlayışın sıradanlaÅŸtığı bir dönemde çöl büyüyor kardeÅŸlerim, çöl büyü-yor…
Dünya cennetlerimizi, Rabbimizin cennetine bedel olarak sunamıyorsak zillete düçar olmuşuz demektir.
Her ÅŸeye Allah’ın dilediÄŸi biçimde bakmıyoruz.
Her ÅŸeyÄ° Allah’ın dilediÄŸi biçimde görmüyoruz.
Her ÅŸeyi Allah’ın dilediÄŸi biçimde yapmıyoruz.
Her ÅŸeye Allah’ın dilediÄŸi biçimde yönelmiyoruz.
Paramparça olmuÅŸ Tevhid anlayışıyla çölleÅŸiyoruz…
Ä°slam’ın öngördüğü, ilim, ahlak, irfan, vecd, takva, cehd gibi dinamiklerden yoksun olan Müslümanlar’ın dünya çapında bir politika kuramcısı olması, Allah katında hiçbir ÅŸey ifade etmez. Günümüzün modern radikalizmin, taÅŸeron ucubelerin, kuklaların, vekalet örgütlerin cemadatların hiçbir ÅŸey ifade etmediÄŸi gibi, yok oluÅŸa doÄŸru ilerliyoruz, durum vahim…
Hayatın kutsaldan arındırılmış alanları hızla anlamlarını yitirdiler, kutsaldan boÅŸalan yerler modern hurafeler çaÄŸdaÅŸ putlarla dolduruldu… Eline geçirdiÄŸi tüm ahlaki deÄŸerleri satışa sunan modern hayat-ta nefes alamıyoruz, boÄŸuluyoruz, yok oluyoruz… Çöl büyüyor, çöl büyüyor...
Uhud yenilgisi için ^^ Bu başımıza nereden geldi diyenlere^^ Kur’an:^^ Sizin, kendi yüzünüzden^^ cevabını verir.
Bu buharlaÅŸma, bu zillet, bu periÅŸanlık, bu küfrün elinde oyuncak olma, bu Ä°slam’ı Ä°slam’la yok et-me, kardeÅŸi kardeÅŸe kırdırma, bu kan gölü, bu Kudüs’ün göz yaÅŸları, Mekke’nin mahzunluÄŸu, bu satılmış krallar, ahmak mollaların, mezhepçi holiganların kana susamışlığı bu maÄŸlubiyetler kendi yüzümüzden, kendi ellerimizden …
Amerika’ya, Rusya’ya, Ä°srail’e, Ä°ngiliz’e fatura esmeyelim…
Henüz yorum yapılmamış.