Sosyal Medya

Makale

Yazı mı Tura mı ya da Savaş mı Barış mı?

tarihinde yayınlandı.

 

Hangisini seçmenin daha doÄŸru olacağı konusundaki kararsızlığı çözmek için önerilen en kısa yol yazı tura atmaktır. Ä°kilemi, bir yüzünde resimler diÄŸer yüzünde rakamlar olan metal paralar çözer. Lidya kralı Krezüsüs’den nakleden tarihçi Heredot, yukarıdaki madalyonun her iki yüzündeki figürleri “Barışta, oÄŸullar babaları gömer. SavaÅŸta ise babalar oÄŸullarını gömmek zorunda bırakılır” ÅŸeklinde nakleder. EÄŸer toplumun önüne geçirilmiÅŸ birileri, savaÅŸ mı barış mı konusunda yazı tura üzerinden siyaset yapacaksa bu madalyonu kullanması, alacağı kararın sonuçlarını görmesi açısından önem arz eder.

Yahudiler, "Allahın eli sıkıdır" derler. Sıkı olan onların elidir: Ve bu iddialarından dolayı lanetlenmiÅŸlerdir. Tersine, O’nun elleri sonuna kadar açıktır: O, (lütfunu) dilediÄŸi gibi dağıtır. Ama (ey Peygamber,) Rabbin tarafından sana indirilen her ÅŸey, onların çoÄŸunun kibirli küstahlıklarında ve hakikati inkârda daha inatçı yapacaktır. Böylece biz, Kitabı Mukaddesin takipçileri arasına MahÅŸer Gününe kadar (sürecek) kin ve nefret tohumları saçtık: ne zaman savaÅŸ ateÅŸi yaksalar Allah onu söndürür ve onlar yeryüzünde yozlaÅŸmayı ve çürümeyi arttırmak için ellerinden geleni yaparlar: Allah ise yozlaÅŸmaya ve çürümeye yol açanları sevmez.(Mâide 64)

Hicret öncesi Medine’de yaÅŸayan Beni Kaynuka, Hazrec kabilesi ile Beni Nadir ve Beni Kurayza, Evs kabilesiyle ittifakta idiler. Bu Yahudi, Arap ittifakları çok uzun yıllar boyunca birbirinin kanını döktü. Resulullah(sav) vatandaÅŸlık anlaÅŸmasıyla akan bu kanı durdurdu. Rakip Yahudi kabileyi yıpratırken bir yandan da Arapların nüfuzunu azaltan savaÅŸ stratejisi akamete uÄŸrayınca artık eskisi gibi Medine pazarına sahip olamayan Yahudi­lerin ekonomik durumu iyice sarsılmış, ciddi bir krizle yüz yüze gelmiÅŸler­di. Bunun müsebbibi gördükleri Allah’ı cimrilikle(haÅŸa) suçladılar. Yığmaya deÄŸil paylaÅŸmaya yönlendiren ayetler onların azgınlıklarını arttırdı. Ãœstelik bekledikleri peygamber, yaktıkları savaÅŸ ateÅŸini söndürmekle kalmadı tüm piyasaları Yahudi tasallutundan kurtardı.

Bir süre iÅŸbirlikçi münafıklarla çıkardıkları kaoslarla Müslümanların nüfuzunu kırmayı denediler. Fakat Resulullah(sav) onların yaktıkları savaÅŸ ateÅŸini, yaptığı anlaÅŸmaya baÄŸlı kalarak, elindekileri paylaÅŸarak ve kardeÅŸliÄŸi her ÅŸeyin üzerinde tutarak söndürdü. Sonunda üç Yahudi kabile tasını tarağını toplayıp Medine’yi terk etmek zorunda kaldı. “Ne zaman savaÅŸ ateÅŸi yaksalar Allah onu söndürür”ayeti gereÄŸi Müslümanlar hep birlikte savaÅŸ ateÅŸini söndürmek için, çıkar beraberliklerine prim vermediler. Hamasete dayalı çılgınlıklardan kaçındılar. Allah’ın kendilerine verdiÄŸi rızkı yeterli görüp kardeÅŸleriyle paylaÅŸtılar. GeçmiÅŸe cahiliye deyip mümin olmanın kardeÅŸ kalmak olduÄŸunu gösterdiler. Alan deÄŸil veren el olmakta yarıştılar. Düşmanca davrananların bile Müslüman olması için daveti ihmal etmediler.

Resulullah(sav), Müslümanların ırzına, canına ve malına göz dikerek karşısına dikilen ordulara gönderdiÄŸi elçilerle onları Ä°slam’a davet etti. EÄŸer kabul ederlerse namaz kılıp, zekâtı vermeleri halinde onların da din kardeÅŸleri sayacaklarının ilanı, gâvurun yakmaktan bıkmayacağı savaÅŸ ateÅŸini söndürme çabalarında zirveyi temsil eder.

Menfaatlerini her ÅŸeyin önünde tutup bu uÄŸurda savaÅŸ çıkarmaktan geri durmayanların günümüz temsilcileri küresel sermaye, lanetlidir. Aralarında asla birlik saÄŸlayamazlar. Bunun için ortak düşman algısına muhtaçtırlar. “Onlar yeryüzünde yozlaÅŸmayı ve çürümeyi arttırmak için ellerinden geleni yaparlar”. Banka ve borsa üzerinden yaptıkları spekülasyonlarla ülkelerin tüm gelirlerini yaÄŸmalarlar. Sanal korkularla sindirdikleri insanların geleceklerine faizle ipotek koyarlar. Sahibi oldukları medya ve sanal ortamlarda insanları ırk, mezhep, meÅŸrep üzerinden bölerek yarın çıkarılacak kaoslarda kullanılacak grupları tespit ederler. Para, silah ve lojistik destek vererek kurdukları etnik ve dini(!) temele dayalı terör örgütleri ile iÅŸgal etmek istedikleri coÄŸrafyaları kana boÄŸarlar. Yeraltı ve yerüstü iÅŸletmelerine el koydukları memleketleri, iÅŸbirlikçilerine emanet edip sömürüye devam ederler.

“ Allah ise yozlaÅŸmaya ve çürümeye yol açanları sevmez.”Allah’ın ve Resulünün bunlara karşı tutumu bellidir. Ahiret gününe inanan her müminin önce bunların oyunlarına gelmemesi ve son nefesine kadar bu küreselciler ve yerli iÅŸbirlikçileriyle mücadele etmesi gereklidir. Hiçbir unvanın Allah’ın kulu olduÄŸu unutturmadığı müminler, diÄŸer müminleri kardeÅŸ bilirler. Sahip olduklarını baÅŸa kakmadan paylaşırlar. Ahiretteki hesabı ve mükâfatı önceleyenler, dünyada bazı zorluklar ve kayıplar yaÅŸarlar ama yine de hak ve adaletten uzaklaÅŸmazlar.

2016 yılında ABD 345, Çin 135, TC 17 milyar dolarlık silah alımı gerçekleÅŸtirmiÅŸ. Yıllık bir trilyon dolarlık silah sanayi üretim pastasının devamı için yeni savaÅŸlara ve terör saldırılarına gerek(!) duyulacaktır. Önceleri barışı koruma, diplomasiyi kuvvetlendirme ve savaÅŸtan caydırma tedbirlerinden sayılan silahlanma bütçeleri, ÅŸu anda iÅŸgal ve iÅŸgale zemin hazırlamaya yöneliktir. Savaşı, geçmiÅŸin hamasetini kuÅŸanıp, gelecekte sahip olacağımız yeni kaynaklara ulaÅŸmak olarak göstererek siyaset yapanlar küreselcilerin iÅŸbirlikçileridir ve onlar gibi lanetlenmiÅŸlerdir. SavaÅŸ mı barış mı konusunda yazı tura atanları desteklemek zorunda bırakılan muhafazakârlar, Resulullah’ın(sav) yakılan savaÅŸ ateÅŸini söndürmek adlı sünnetine sımsıkı sarılmalıdırlar. Yoksa yakılan ateÅŸe katkı yapmayı Cihad zannedenler hem dünyalarını hem de ahiretlerini cehenneme çevireceklerdir…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.