Sosyal Medya

Makale

Bahçeli fenomeni

tarihinde yayınlandı.

Bahçeli’nin çıkışının ilk planda “BaÅŸkanlığın yolunu açıyor” ve “Geri planda bir anlaÅŸma olmalı” tarzında okunması ÅŸaşırtıcı deÄŸil.

BaÅŸbakan Yıldırım’ın hemen devreye girip Bahçeli’ye teÅŸekkür etmesi de bu algıyı besleyen bir geliÅŸme oldu.

Bahçeli’yi “AkÅŸener gailesi”nden Ak Parti’nin kurtardığı algısı da, ortada bir örtülü uzlaÅŸma alanı olabileceÄŸi ihtimallerine zemin hazırlıyor.

Bir de, “Türkiye’nin beka meselesi” deÄŸerlendirmesindeki birliktelikten hareketle, hem FETÖ ile hem PKK terörü ile mücadelede daha yakın tavırlar içinde bulunmanın, Bahçeli’yi“Åžu ukdeyi çöze
lim” yaklaşımına sevk etmesi ihtimali yabana atılır bir durum deÄŸil.

Öyleyse, Bahçeli ErdoÄŸan’ın baÅŸkanlık yolunu açtı! Mı?

CumhurbaÅŸkanı’nın halk oyu ile seçilmesinden bu yana Türkiye’nin bir yönetim sorunu olduÄŸu doÄŸru. Halk oyu ile yetkilendirilmiÅŸ ama statüsü parlamenter sisteme göre“sorumsuzluk” Ã§erçevesinde belirlenmiÅŸ bir CumhurbaÅŸkanı... Bu CumhurbaÅŸkanı “Halk beni yetkilendirdi” diyerek, Anayasa’daki daha önce sembolik çerçevede kalan “Ä°cranın başı” yetkisini fiili olarak kullanmaya yönelirse ne olur?

Türkiye’de olan olur.

Hele iktidardaki parti, CumhurbaÅŸkanı’nın içinden geldiÄŸi, hatta kurucu lideri olduÄŸu bir parti ise CumhurbaÅŸkanı “Fiili BaÅŸkan” olur.

Fiili başkan olur ama bu sistemdeki sorunu ortadan kaldırmaz.

Hele iktidardaki parti, Cumhurbaşkanı ile uyum içinde olmazsa, sistemdeki sorun daha çok kanamaya yol açar.

Bu sorun çözülmeli mi?

Evet çözülmeli. Bunda aslında partiler arasında ihtilaf da yok.

Ancak Ak Parti “Bu, fiili durum hukukileÅŸerek, sistem baÅŸkanlık - yarı baÅŸkanlık vs hale getirilerek çözülmeli” diyor, muhalefet ise parlamenter sistemde ısrar ediyor. Muhalefetin parlamenter sistemde ısrar ederken, CumhurbaÅŸkanı’nın seçiminin halk oyu ile olup olmaması konusunda ne dediÄŸi ise pek bilinmiyor.

Bahçeli’nin çıkış konuÅŸması ilginç aslında. Hatta sırf o konuÅŸmadan yola çıkarak, “Bahçeli iktidara pas atıyor” okuması yapmak da kolay deÄŸil.

Orada parti olarak parlamenter düzenden yana olduÄŸunu ifade ediyor. TürkeÅŸ’in baÅŸkanlık sisteminden yana olduÄŸu görüşünü reddediyor. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın “Fiili baÅŸkanlık” rolünü sert ifade lerle sorguluyor. “Anayasa çiÄŸnenmekte, suç iÅŸlenmekte, görevinin sınırlarını taşırmakta, Türkiye’nin mukavemeti esnemekte, zayıflamakta” gibi ifadeler kullanıyor.

“Anayasa fiilen deÄŸiÅŸtirilemez”diyor ve tam orada “DeÄŸiÅŸtirecekseniz” diye baÅŸlayarak bilinen önerisini yapıyor. Özetle;

“Getirin anayasa deÄŸiÅŸiklik paketinizi, Meclis görüşsün, kabul görürse halka gidelim, halk baÅŸkanlığı onaylarsa ne ala, onaylamazsa da halkın kararına razı olun” diyor.

Ertesi gün yapılan, MHP Ä°stanbul Milletvekili Arzu Erdem’in açıklamasına göre, “Ak Parti’ye ‘330’u bulmanıza yardım ederiz’tarzında verilmiÅŸ bir söz yok.”

Bunlar, “Bahçeli diyet ödüyor” gibi bir algıyı silmek, MHP tabanını tatmin etmek gibi zevahiri kurtarma yollu sözler deÄŸilse, halen Meclis’te 330’u bulma problemi vardır, demektir.

Peki 330 bulunmayacaksa Bahçeli’nin çıkışının bir anlamı olabilir mi?

Yani 330 bulunmayacak, Meclis’te baÅŸkanlık için getirilen anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi reddedilecek... Sonra?

Sonrası bugünkü durum.

Ak Parti ve Cumhurbaşkanı, bugünkü durumu kabul edilebilir bulmadığına göre ve bugünkü durum gerçekten sorun üreten bir yapı olduğuna göre, orada kalınamaz.

Ä°ÅŸte orada, Ak Parti, Meclis aritmetiÄŸini deÄŸiÅŸtireceÄŸini umduÄŸu “demokratik çare”ye baÅŸvurur. “Seçim” der. Seçimde 330’u bulmak için kolları sıvar.

Kimbilir belki de Bahçeli, böyle bir ihtimal hesabını dikkate aldığı için, erken seçim yerine bir referandumu devreye sokmayı tercih etmiştir.

BaÅŸbakan Yıldırım’ın, Bahçeli’nin konuÅŸması üzerine altı boÅŸ bir heyecan gösterisine girebileceÄŸini düşünmek tabii deÄŸil.

Bahçeli’nin ilginç bir siyasetçi olduÄŸu kanaati, her geçen gün daha bir pekiÅŸiyor vesselam.

3 Kasım 2002’de de Türkiye’yi seçime Bahçeli götürmüştü, kendisi baraj altında kalmıştı ve Ak Parti yüzde 34 oyla, Meclis’te yüzde 67’lik bir temsil kazanmıştı. Bahçeli gerçekten bir siyasi fenomen!

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.