Sosyal Medya

Makale

15 TEMMUZ: Yeni Bir İdeoloji Güncellemesi

Ä°nsanlık tarihiyle baÅŸlayan kadim mücadele de, ÅŸeytanın biyolojik bir zemin üzerinden kurguladığı ve insanoÄŸluna bulaÅŸtırdığı asabiyetçi tavır, gezegenimizdeki ifsad düzeyini üst noktalarda tutmuÅŸtur... Fonksiyonel aklın yerini atıl aklın kuÅŸattığı zaman dilimlerinde bu ifsadın etkisiyle temel  insani fay hatları kırılmıştır.Ekolojik dengeler, tersyüz olmuÅŸ fıtratın ilahi bir dinamizmle kendine dönme istidatı,“kendiliÄŸini yitirmiÅŸliÄŸin derin refleksiyle tekebbüre yönelen, müstaÄŸnileÅŸen, iç ve dış etkilenmeler nedeniyle ÅŸerit deÄŸiÅŸtirmeye zorlanan toplumları, olmaları gereken noktaya yönlendirmiÅŸtir.…….

Ä°nsanoÄŸlunun brüt tarafını oluÅŸturan zaaf noktaları, çamur tabakaları ya da cüruf katmanlarının aklına iradesine vicdanına baskın çıkması, varoluÅŸ nedeni üzerinde bir ağırlık oluÅŸturarak insanın benlik yitimine sebep olmuÅŸtur. KopuÅŸlara sürüklenerek, Allah’a itaat ve kulluk bilincinden sıyrılarak, kutsanmış kul ve sembollere kulluk etme yarışında olan, haksızlığı, zulmü ezmeyi ÅŸiar edinen günümüz tabiriyle kısmen LGBTleÅŸen kavimlerin kökü, ilahi sadmelerle kurutulmuÅŸtur. Tıpkı Ad, Semud, Lut kavimlerinde olduÄŸu gibi .………

Hayatımızı idame ettirdiÄŸmiz bu coÄŸrafyada da, hem iç hem de dış unsurların etkisiyle yüzyıllardır süregelen bilinç kırılmaları, akıl tutulmaları düşünme ve iÅŸ görme yetilerinin ipotek altına alınma hamleleri, bölgemizi hararetli kılarak sosyolojik manada orayı ters akıntıların merkezi haline getirmiÅŸtir. Batıcı Kemalist ideolojinin, kırk yamalı bohça misali hiçbir yönüyle dikiÅŸ tutmayan seküler yapısı, milletin deÄŸersizleÅŸtirilmesi, bütün hayati deÄŸerlerin itibarsızlaÅŸtırılması için müntesiplerince bir araç olarak kullanıldığı açıktır. Sanattan edebiyata, müzikten sinemaya, eÄŸitimden ekonomiye kadar mezkur ideoloji–kitleleri istihmarlaÅŸtırma–mankurtlaÅŸtırma faaliyetleri bakımından kullanışlı olagelmiÅŸtir...

Kendi amentüsüne meÅŸruiyet kazandırmak amacıyla eÄŸitim öğretim yoluyla topyekun bir hafızasızlaÅŸtırma operasyonu baÅŸlatan, kökü Ä°ngiliz sömürge bakanlığında, dalları bizde olan zakkum aÄŸacı misali, bu ideoloji, militarist–jakoben bir anlayışla millete deli gömleÄŸi gibi zorla giydirilmeye çalışıldı.Akabinde kendi köksüz, yabanıl kuÅŸağını, kadrolarını yetiÅŸtirerek coÄŸrafyamızı cellatların cennetine dönüştürerek kadim damarlarımıza kılıçlar savurmaya baÅŸladı. Bu ideolojinin kucağında her türlü sapkın ve ÅŸeytani iç ve dış akımlar hayat buldu.

DHKPC-PKK-MLKP-Liberalizm-Kapitalizm,Kominizm,Sosyalizm-Nasyonalizm, tahrif edilmiÅŸ din anlayışlarına dayalı oluÅŸumlar, düzinelerce  Ã¶rgütsel yapılar v.s gibi……

Tarihsel kırılmaların yaÅŸandığı, güç olgusunun el deÄŸiÅŸtirdiÄŸi, yer deÄŸiÅŸtirdiÄŸi zamanlarda bizi  millet ve ümmet olmaktan,“ÅŸey” olmaya zorlayan emperyal bir kampanya baÅŸlatıldı.Süreç  akamete uÄŸradığında ise militarist kafa, darbeler yoluyla toplumu belli bir çizgiye getirmeye zorladı.Özellikle cumhuriyet döneminde Ali Şükrü Bey olayı ile baÅŸlayan Kemalist dönüşüm 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Åžubat, 27 Nisan e-Muhtırası gibi manevralarla kitleleri ÅŸekillendirme, kalıba dökme faaliyetleri ile devam etti.

Asırlık çabaların boÅŸa gittiÄŸini, raf ömrünü doldurduÄŸunu gören akıl babaları ya da üst akıl, milli  iradenin hayat hakkı bulmasını engellemek amacıyla yeni alternatif arayışlara yönelmeye baÅŸladı. Yeni bir ideoloji yoluyla, toplumsal talepleri de kısmen içine alan, biraz tasavvufi, bir miktar milli, tahrif edilmiÅŸ uydurulmuÅŸ dinin birtakım argümanları da kullanılarak islam coÄŸrafyasına yeni bir  model sunma çabasına giriÅŸildi. Ezoterizmle sırlanarak, mistizmle tütsülenerek protestan ahlakla yoÄŸrulan bu ifsad edici akım, Öncelikle milletin akademik algısı yüksek kuÅŸaklarını hedef alarak iÅŸe baÅŸladı.Kemalizmin iticiliÄŸinden kıstırılmışlığından, jakobenliÄŸinden, tektipçiliÄŸinden, baskılarından bıkmış olan bu millet için arka planı ilk etapta pek de fark edilmeyen bu akım, cankurtaran misalı halkın evlatlarına söz de kucak açtı.KurumsallaÅŸarak, hareket çıtasını yükselterek, Kemalizmin cenderesinden kurtulanlara, sığınak olma iddiasına büründü. Yarım asırlık süreçte sözde hizmet ve eÄŸitim aÅŸkına bürokratik yapıyı zehirli bir tümör gibi sardı. Farkındalığı yüksek, mümimce, ibrahimce duruÅŸlara sahip ancak militarist vesayetin kıskacında ki bir avuç iman ehlinin “yangın”  ihbarları kimsenin dikkatini çekmedi maalesef. Dış  destekli, yada rüşdünü tamamlayamamış iktidarlar ise, bu dış destekli tahrif edilmiÅŸ, uyuÅŸturulmuÅŸ protez din mensuplarına, harekete desteklerini esirgemedikleri gibi hakkaniyet adına ortaya çıkan hareketlere karşı da bu oluÅŸumu bir önleyici olarak kullandılar. Son zamanlarda bu mezkur hareketin kendisi  gibi düşünmeyenlere karşı kullandığı acımasız taktikler ve ötekileÅŸtirdiklerini imha hareketleri  v.s …………….

Toplumu profonlaÅŸtırarak “sömürüye müsait hale getirme“ konusunda yeterince baÅŸarılı olamayan Kemalist ideolojinin, hem siyasi sahadaki baÅŸarısızlığı,vizyonsuzluÄŸu hemde, önceki nesillerin ve yetiÅŸen yeni neslin karşısındaki çapsızlığı, sığlığı bu ideolojinin sonunu getirmiÅŸti. Yerine ikame edilecek projeninde, bu sömürü sürecine katkı sunması üst akıl sahiplerinin en büyük arzusu idi.Ãœlkenin güya en itibarlı eÄŸitim kurumları hizmete alınıyor, bağışlar toplanıyor altın nesil projeleri devreye sokuluyor,bilim olimpiyatları düzenleniyor, dış ülkelere açılımlar sergileniyor, Tanzanya'dan, Moritanya'ya, Yakutistan'dan, Arnavutluk'a sözde muhabbet fedaileri, eÄŸitim gönüllüleri gönderiliyor burada açılan kolejlerde sözüm ona sömürge zihniyeti yerine yerli bir zihin inÅŸa süreci baÅŸlıyordu.Ãœlke halkı ve siyasi erki ise bütün bu çabaları var güçleriyle destekliyordu.Ancak gözden kaçan hayati hususlar vardı ki bunlar sanki bilinçli bir ÅŸekilde  hasıraltı ediliyor görünmez kılınıyordu. Ä°nfak adına toplanan paraların, himmetlerin, kimin zimmetine geçtiÄŸine dair bir denetleme bilgilendirme yada ÅŸeffaflık yoktu...

Bu Millet  vesayet  dönemlerinin karanlık günlerinde hayatlarını anlamlandıran deÄŸerler için direniÅŸ –varoluÅŸ mücadelesi verirken bunlar ortalıkta yoktu.Ãœlkenin en cins beyinlerine ipotek koyan bu hareketin, bunca seçkin kolejine, bilim olimpiyatlarındaki baÅŸarılarına raÄŸmen toplumun yararına ilimde, sanatta, hukukta, eÄŸitimde, bilimde, müzikte, v.s  hayatın hayati alanlarında söz sahibi olabilecek ne ülke çapında ne dünya çapında bir elemanı yoktu. Cins kafalar heder edilmiÅŸ, kiÅŸilikler iÄŸdiÅŸ edilerek itaatkar bir mankurt sürüsü meydana getirilmiÅŸti. Gittikleri her ülkede kırmızı halılar altlarına seriliyor her türlü  siyasi korunma saÄŸlanıyordu. Dünyanın herhangi bir bölgesinde ortaya çıkan ideolojik ekonomik politik herhangi bir hareket anında ekarte edilirken Dünya yansa onların kılına zarar gelmiyordu nedense dünya yansa hasırı yok içinde tavırları ve durumları her türlü toplumsal travmada kendini gösteriyordu…

Küresel Ä°ngiliz Yahudi medeniyetine karşı mavi gezegende var olan her baÅŸkaldırış nedense bu yapının da hedefi oluyordu.Bu kripto zihniyet, zehirli bir sarmaşık misali sarmalamış durumdaydı belirgin bir camiayı…….

Zaman ilerledikçe saman altından su yürüten bu malum zihniyet kendisine intisap eden bürokraside ki üst düzey bireyleri ÅŸizofrenik bir dönüşüme zorluyor halkına, kendine yabancılaÅŸtırıyordu. Çift kiÅŸilikli-içten pazarlıklı dışardan kurmalı bu tipler, bu çarkın bir diÅŸlisi olarak afyonlanmış bir beyinle hakikate duyarsızlaÅŸtırılıyor, Vehbi ilim illizyonlarıyla rüya motivasyonlarıyla kendi olmaktan çıkarılıyor yabanıl bir ignoramus türetiliyordu.

15 Temmuz da yapılması arzulanan Darbeye karşı oluÅŸan dik duruÅŸ ve tepki,kemalizmden ılımlı islama evrilme, pragmatist seküler akılcılıktan ezoterik inançlara, güncellenmiÅŸ mistizme  evrilmeye karşı, inançlı halkımızın eziklikten kurtularak direnç eÅŸiÄŸine geçme çizgisinin  temsilidir.

Åžizofren bir dönüşüme zorlanmış bu coÄŸrafyanın aziz  evlatları, boynuna kement atmak isteyenleri kendi kemendleriyle boÄŸmuÅŸtur. Kendi olması, kendisine çok görülmüş halkın aktüel duyarlılığı karşısında sözde aydınların entelektüel sığlıkları ve çapsızlıkları  ise her zaman  olduÄŸu  gibi  tarihe not düşülecek bir durumdur.

15  Temmuzda Milletin vergileriyle  bürokraside üst statülere eriÅŸen, ve her türlü teçhizatla donatılmış olarak milletini acımasızca, vahÅŸice katleden ve bir anda milletin öfkeli direniÅŸi karşısında duvara  toslayan ve  Kafkanın böceklerine dönüşen bürokratik militarist güçler ve sivil destekçileri generaller subaylar,bunların arkasındaki üst akıl(sızlar) sahipleri zavallılıklarını  bilinçsizliklerini, ortaya koymuÅŸ, asıl tuzak kurucunun tuzağına yakalanmışlardır.

Küresel firavunların derebeylerin bu millete biçtiÄŸi deli gömlekleri, ve dayattıkları ideolojiler arasında çalkalanan bu millet, medeniyet kurucu iradenin kendisi olduÄŸunu ispat etme noktasına gelmiÅŸtir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.