Makale
Çözüm sürecinde ikircikli tutum
Yazar:
Etyen MahçupyanGeçen hafta Cuma günkü yazıda AK Parti’nin çatışma çözümünde kritik olan sekiz ilkede tutarlı davrandığı irdelenmiÅŸ, Pazar günkü yazı ise mütereddit kalınan, zaman içinde konjonktüre göre savrulma eÄŸilimi gösterilen dört ilkeden ikisini ele almıştı. Bugün hükümetin ikircikli tutum izlediÄŸi diÄŸer iki hususa bakalım…
Bu kategori içinde deÄŸerlendirilmesi gereken üçüncü ilke ‘ortak sorun, ortak kader’ anlayışı ile hareket etmek… AK Parti bu kaygıyı uzun süre taşıdıysa da son dönemde bu bakıştan tamamen uzaklaÅŸtı. Farklılık Suriye’nin öne çıkması ve PKK’nın PYD üzerinden özerklik arayışı ile ortaya çıktı. Meseleyi bir iç siyaset konusu olarak gördüğü sürece ‘ortak kader’ vurgusunu kendisine yakın bulan hükümet, konu dış siyasetin alanına kaydıkça iÅŸkillenme eÄŸilimi gösterdi. Hele Suriye’deki geliÅŸmelerle birlikte Kürt meselesi bir uluslar arası oyun alanı olarak iÅŸlevselleÅŸmeye baÅŸladığında geride ne ortak sorun, ne de ortak kader kaldı. Bu deÄŸerlendirmesinde AK Parti’nin haksız olduÄŸunu iddia etmek de mümkün deÄŸil. Gerçekten de PKK sorunu artık daha geniÅŸ bir coÄŸrafi bölgede tanımlamaya baÅŸlarken, Türkiye’yi de doÄŸal ya da vazgeçilmez bir kader ortağı olarak algılamaktan uzaklaÅŸtı. Ne var ki hükümetin kendi stratejisini salt PKK’ya tepki üzerinden oluÅŸturması, Türkiye’deki Kürt toplumunun da bir miktar yabancılaÅŸması ile sonuçlandı. Kobani’nin Kürtlerin anlam dünyasında kırılgan bir hafızaya denk düştüğü idrak edilemedi. Türkiye’nin olaya mesafe alan bir hakem deÄŸil, fedakar bir oyuncu olması gerektiÄŸi bir tarihsel anda hükümet ‘soÄŸuk’ kaldı ve sonrasında çıkan olaylarda da kaçınılmaz olarak asayişçi bir tutum almaya zorlandı. Böylece sorunun da, kaderin de ortak olmadığı izlenimi beslendi ve bu da çözüme gidiÅŸi büyük ölçüde zora sokan bir psikolojiyi harekete geçirdi.
***
Dördüncü ilke ise epeyce basmakalıp bir düstura iÅŸaret ediyor: Görüşme dinamiÄŸi içinde bir güven ortamının yaratılması… Bunun üç unsuru olduÄŸu söylenebilir: Birbirini tanıma, ötekine saygı ve birbirini anlama. DoÄŸal olarak kritik hususlardan biri görüşmeyi ‘doÄŸru’ insanlarla yapabilmek, çünkü kasıtlı olarak kötü niyet sergileyen kiÅŸilerle güven iliÅŸkisi kurmak mümkün olamaz. Bu ise sizin elinizde deÄŸil… Karşı tarafın görüşmecilerini seçme imkanınız genellikle çok kısıtlıdır. Ancak iktidarın bu alanda ilginç bir kozu vardı: Öcalan. Görüşmeler doÄŸrudan Öcalan’la deÄŸil de, onun iç denge ve mülahazalara göre seçtiÄŸi kiÅŸilerle yapılsa daha verimli olabilirdi. Öte yandan görüşmecilerin kim olduÄŸunu bir yana bırakırsak, asıl mesele görüşmelerin bir ‘pazarlık’ çekiÅŸmesi olmayıp, bir ‘çözüm takımı’ olmaya doÄŸru yönlenme anlamı taşıdığını idrak etmekten geçiyor. Oysa her iki tarafın da buna uzak olduÄŸunu söylemek herhalde çok yanlış olmaz. Yine de hükümetin böyle bir ilkeden yana olduÄŸunu, çözümün ancak böyle gerçekleÅŸebileceÄŸini öne sürebilmesi Kürt toplumundaki manevi hasarın telafisi açısından çok iÅŸlevsel olabilir ve görüşmeciler üzerinde olumlu bir baskı unsuru yaratabilirdi.
***
Tam olarak gerçekleÅŸtirilemeyen ve giderek uzaklaşılan bu dört ilkeye baktığımızda AK Parti’nin ve devlet mekanizmasının dört zaafı ortaya çıkıyor: Kolaya kaçma; zorlandığı zaman esnekliÄŸe meyletmek yerine katılaÅŸma; öngörülerde eksik ve yüzeysel kalınırken, hareket etmekte ise gecikme; ve son olarak ataerkil zihniyet kalıplarının dışına çıkamama. Bu zaafları tümden AK Parti’ye mal etmek haksızlık olur. Ancak AK Parti’nin de söz konusu ayak baÄŸlarını aÅŸmakta yetersiz kaldığını görmemiz lazım…
Etyen Mahçupyan
-
Aralık 04, 2016 Pazar Sıradan yandaş hikayeleri
-
Eylül 15, 2016 Perşembe Erdoğan daha güçlü mü zayıf mı?
-
Temmuz 28, 2016 Perşembe Batı’nın sandığı kadar aptal olabilir miyiz?
-
Temmuz 26, 2016 Salı ‘FET֒ siyasetteki aymazlığın sonucudur
-
Temmuz 22, 2016 Cuma Siyasete hayat dersleri
-
Temmuz 21, 2016 Perşembe Laiklik ortasından çatladı
-
Temmuz 19, 2016 Salı Büyük aptallığın küçük akılları
-
Temmuz 12, 2016 Salı Eski merkezden yeni parti çıkar mı?
-
Haziran 28, 2016 Salı Hükümet Cemaat’i aklamak mı istiyor?
-
Haziran 24, 2016 Cuma AK Parti sorun çözmeme döneminde
-
Haziran 16, 2016 Perşembe Orta kimlik tuzağı
-
Haziran 14, 2016 Salı Kürt meselesinde iktidar boşluğu
-
Haziran 10, 2016 Cuma Kürt meselesinde acil durum
-
Haziran 09, 2016 Perşembe AK Parti artık ‘çözüm’ istemiyor mu?
-
Haziran 03, 2016 Cuma Ya AK Parti başkanlık istemiyorsa?
-
Haziran 02, 2016 Perşembe Seviye meselesi ve ‘İslamTürk’ sentezi
-
Mayıs 31, 2016 Salı Erdoğan’ın başarısının bedeli
-
Mayıs 26, 2016 Perşembe Erdoğan ‘iyi başbakandan’ niçin vazgeçti?
-
Mayıs 24, 2016 Salı Liderin genel başkanı…
-
Mayıs 22, 2016 Pazar Binali Bey niçin gecikti?
-
Mayıs 20, 2016 Cuma Omurga meselesi
-
Mayıs 17, 2016 Salı Vizeye terör bahanesi
-
Mayıs 12, 2016 Perşembe Tadı kaçtı
-
Mayıs 10, 2016 Salı Davutoğlu niçin gönderildi?
-
Mayıs 06, 2016 Cuma Türk usulü
-
Mayıs 05, 2016 Perşembe İş dünyası çözüm sürecinin neresinde?
-
Mayıs 03, 2016 Salı Güney Afrika’dan ne öğrenebiliriz?
-
Mayıs 01, 2016 Pazar İktidara hakkaniyetli bakış
-
Nisan 29, 2016 Cuma Çözüm sürecinde siyasi kültür zaafı
-
Nisan 28, 2016 Perşembe Çözüm sürecinde yöntem zaafı
-
Nisan 26, 2016 Salı Çözüm sürecinde ikircikli tutum
-
Nisan 22, 2016 Cuma Çözüm sürecinde ne becerildi?
-
Nisan 15, 2016 Cuma Aynı yanlış bir daha yapılır mı?
-
Nisan 14, 2016 PerÅŸembe Bir iddia olarak yeni anayasa
-
Nisan 12, 2016 Salı Anayasa bizi toplum yapar mı?
-
Nisan 08, 2016 Cuma Bugünün fıtratı
-
Nisan 07, 2016 PerÅŸembe DoÄŸal uzlaÅŸma zemini
-
Nisan 01, 2016 Cuma Gerçeküstü liderler dönemi mi?
-
Mart 31, 2016 PerÅŸembe Ak Parti ile gurur duymak
-
Mart 22, 2016 Salı Başkanlığa kamuoyu ne diyor?
-
Mart 15, 2016 Salı Türkiye bu çarkı kırmak zorunda
-
Mart 03, 2016 Perşembe Suriye’de başarılı olmanın sırrı
-
Şubat 24, 2016 Çarşamba CHP Komisyon’dan niçin çekildi?
-
Şubat 17, 2016 Çarşamba Türkiye’nin müdahalesi savaş daveti mi?
-
Şubat 15, 2016 Pazartesi Akademisyenler ve ‘orta kalite’ tuzağı
-
Şubat 12, 2016 Cuma Kürtlerle yeni dönem
-
Şubat 01, 2016 Pazartesi Bağımlı Merkez Bankası ve erken seçim!
-
Ocak 26, 2016 Salı ‘Güzelim’ çatışma varken niye müzakere olsun?
-
Ocak 21, 2016 Perşembe Kürt meselesinde basit gerçekler
-
Ocak 18, 2016 Pazartesi PKK stratejisi ve gerçekçilik
-
Ocak 14, 2016 Perşembe Oportünist
-
Ocak 10, 2016 Pazar Başkanlık ve meşruiyet
-
Ocak 07, 2016 Perşembe Başkanlıkta makulü aramak
-
Ocak 05, 2016 Salı Neden başkanlık sistemi?
-
Ocak 03, 2016 Pazar Başkanlık ekonomiyi de ‘düzeltir’ mi?
-
Aralık 31, 2015 Perşembe Başkanlık bizi krizden çıkarmaz mıydı?
-
Aralık 29, 2015 Salı Başkanlığa zaten geçmedik mi?
-
Aralık 24, 2015 Perşembe Başkanlık niçin anlamlı?
-
Aralık 22, 2015 Salı AKP yeninin eşiğinde
-
Aralık 17, 2015 Perşembe Eskisi ve yenisiyle modern muhafazakâr
-
Aralık 15, 2015 Salı Türkiye oyunun neresinde?
-
Aralık 13, 2015 Pazar Bu oyunun en iyi oyuncusu
-
Aralık 10, 2015 Perşembe Depresyon günleri
-
Aralık 08, 2015 Salı 'Duyarsızlığın siyasallaşması…'
-
Aralık 03, 2015 Perşembe Bir PKK siyaseti olarak ‘ideolojik yalan’
-
Aralık 01, 2015 Salı Ey kendilerine AK Partili diyenler!
-
Kasım 27, 2015 Cuma DAİŞ niye bitirilemiyor?
-
Kasım 26, 2015 Perşembe PKK ne yapıyor?
-
Kasım 23, 2015 Pazartesi DAİŞ bunu niçin yaptı?
-
Kasım 20, 2015 Cuma G-20: Deccallerden insanlara geçiş mümkün mü?
-
Kasım 19, 2015 Perşembe Başkanlık sistemini hak etmek
-
Kasım 17, 2015 Salı İnsanlığı reddedenler ve biz
-
Kasım 13, 2015 Cuma AK Parti merkez olma yolunda
-
Kasım 10, 2015 Salı Muhalefet niye kaybetti?
-
Kasım 05, 2015 Perşembe Yeni muhafazakâr modernler
-
Kasım 03, 2015 Salı Her seçim referandum
-
Kasım 02, 2015 Pazartesi Osmanlı tokadı
-
Ekim 31, 2015 Cumartesi Anti-AK Parti hastalığı
-
Ekim 29, 2015 Perşembe AKP’siz hükümet ne zaman?
-
Ekim 27, 2015 Salı AKP’nin doğrularla sınavı
-
Ekim 22, 2015 Perşembe Ya cahil, ya aptal, ya ahlaksız
-
Ekim 20, 2015 Salı Hangi milliyetçilik?
-
Ekim 15, 2015 Perşembe Oportünizmle sağduyu arasında
-
Ekim 13, 2015 Salı HDP yine de barajı geçse mi?
-
Ekim 08, 2015 Perşembe Kalite makası
-
Ekim 06, 2015 Salı Üst akıl ve kalite açığı
-
Ekim 01, 2015 Perşembe AKP’ye ev ödevi
-
Eylül 30, 2015 Çarşamba Öcalan konuşmayacak
-
Eylül 13, 2015 Pazar Eski ve yeni arasında AKP’nin yolu
-
Eylül 11, 2015 Cuma Neo-con’lar için kısa Türkiye siyaseti
-
Eylül 10, 2015 Perşembe PKK ile MHP aralığında AKP stratejisi
-
Eylül 08, 2015 Salı Kaf Dağı’nda bir Cyclops
-
Ağustos 25, 2015 Salı Ateşkes ihlalinde ‘yeni’ Diyarbakır
-
Ağustos 18, 2015 Salı Koalisyona ‘aslında’ kim hazır değildi?
-
Ağustos 13, 2015 Perşembe Ateşkes ‘aslında’ niye bitti?
-
Ağustos 11, 2015 Salı Koalisyon mu seçim mi?
-
AÄŸustos 10, 2015 Pazartesi AKPÂ’nin Suriye hamlesi
-
Ağustos 04, 2015 Salı Aydınlar ve bildiriler
-
Temmuz 28, 2015 Salı PKK ergenlik tuzağında
-
Temmuz 23, 2015 Perşembe Suruç’un önce ve sonrası
-
Temmuz 09, 2015 Perşembe AKP’nin seçmeni kim?
-
Haziran 30, 2015 Salı Özgüven HDP’ye de lazım
-
Haziran 08, 2015 Pazartesi Toplumun cevabı
-
Haziran 02, 2015 Salı Başkanlık riski niçin alınıyor?
-
Mayıs 28, 2015 Perşembe Çözümün ahlaki zemini
-
Mayıs 21, 2015 Perşembe IŞİD, Gülen ve sekülerleşme
-
Mayıs 10, 2015 Pazar Cemaat niçin yenildi?
-
Nisan 19, 2015 Pazar Bir gün biri başdanışman olmuş...
-
Nisan 16, 2015 Perşembe CHP’yi milletçe alkışlıyoruz!
-
Nisan 07, 2015 Salı ‘Beyaz’ hastalanma
-
Mart 26, 2015 PerÅŸembe Duygu siyaseti
-
Mart 19, 2015 Perşembe HDP’nin dört yolu
-
Mart 10, 2015 Salı Nasıl oldu da barışa dönüldü?
-
Mart 08, 2015 Pazar İlişkinin zihniyeti ve çözüm süreci
-
Şubat 05, 2015 Perşembe Kaderin ironisi: Erdoğan’ın karizması
-
Ocak 29, 2015 Perşembe Barıştan sonraki ilk gün…
-
Ocak 27, 2015 Salı Özgürlükçü bağnazlık
-
Ocak 01, 2015 PerÅŸembe Yeni bir dinamiÄŸin eÅŸiÄŸinde
-
Aralık 30, 2014 Salı Laik siyasetçi depresyonu
-
Aralık 25, 2014 Perşembe Bir Kandil analizi
-
Eylül 07, 2014 Pazar İslami olanın dönüşümü
-
Eylül 04, 2014 Perşembe Türkiye İslamileşiyor mu?
Henüz yorum yapılmamış.