Sosyal Medya

Makale

Çözüm sürecinde ne becerildi?

Belirgin ÅŸekilde özneleÅŸmiÅŸ iki tarafı olan toplumsal çatışmalarda ortak bir doÄŸruya doÄŸru yönlenebilmek, her iki tarafın da ‘doÄŸru’ davranması, yani en azından demokrat zihniyeti ‘de’ içeren bir tutum almasıyla mümkün. Aksi halde baÅŸarı tanımı meselenin çözümünü deÄŸil, bir tarafın pazarlık gücünün artmasını ifade ediyor ve bu durum çözüm getirmek bir yana çatışmayı daha da uzatıp derinleÅŸtirebiliyor. Öte yandan demokrat zihniyete yaklaÅŸamayan vakalarda, bir tarafın baÅŸarısı hemen her zaman diÄŸer tarafın baÅŸarısızlığına muhtaç kalıyor.

Türkiye’de de böyle oldu. Haziran seçimlerine giderken ErdoÄŸan’ın ve AK Parti’nin yanlış stratejisi HDP’yi baÅŸarılı kılmıştı. Seçim sonrasında PKK’nın ‘halk savaşı’ kararı ve ardından gelen hendek/barikat stratejisi de bugün hükümeti baÅŸarılı kılıyor. Ancak eÄŸer ortaya çıkan potansiyeli olumlu ve yapıcı bir siyasetle beslemezseniz, bu tür baÅŸarılar geçici olmaya mahkum… Ä°htiyaç duyulan, gerçek bir çözüme yönelik siyasetin üretilmesi ise belirli ilkesel tutumların benimsenmesi ve sergilenmesini ima ediyor.

Dünyanın diÄŸer yörelerindeki çatışma çözümü deneyimlerinden taktik ithal etme imkanı yok… Ancak hangi alanda olursa olsun her türlü çatışmada geçerli olan, baÅŸarısı kanıtlanmış duruÅŸ ve tavırlar var. Demokrat zihniyetin çatışma durumlarına yaklaşımını temel alan bu literatüre baktığımızda AK Parti hükümetinin tam sekiz ilkede ‘doÄŸru’ davranmış olduÄŸunu görüyoruz.

***

1- SavaÅŸarak bir çözüme ulaşılamayacağını, karşı tarafın her ferdinin öldürülmesi gibi bir sonucun sosyolojik olarak imkansızlığını idrak etmek ve görüşmenin kaçınılmazlığını psikolojik olarak kabullenmek.

2- Ã‡Ã¶züm için karşı tarafın hamlesini beklemeden inisiyatif almak ve bizzat ‘onlara’ gitmek.

3- Ãœretilen süreç ve kullanılan kiÅŸiler sayesinde karşı tarafta görüşmeyi mümkün kılan bir güvenin oluÅŸmasını saÄŸlamak.

4- Yanlışlardan öğrenen, meÅŸruiyeti yüksek ve güçlü bir liderlik etrafında bütünleÅŸmek… (Bu liderliÄŸin uzun süre iktidarda kalabilmiÅŸ olması ayrıca olumlu bir etken olarak iÅŸlev görebiliyor.)

5- Gizli görüşmeler yapma iradesiyle davranıp, bunun sonucunda üretilen ateÅŸkes ortamında açık görüşmelere de hazır olunduÄŸu mesajını cesaretle vermek.

6- Åžiddet sürerken ve hatta yükselirken bile görüşmelere açık olmak.

7- Süreci durmaması gereken bir tekerlek misali döner vaziyette tutmaya çalışmak ve sıkışma anlarında kendi pozisyonuna sahip çıkarken, aynı zamanda görüşme imkanının ortadan kalkmaması için gerekli sabrı da göstermek.     

8- Karşı tarafa bir kopuÅŸ ve muhtemelen bağımsızlık arayışı için zemin yaratmamak ve fırsat vermemek.

***

Ak Parti bunların hepsini esas olarak becerdi ve halen bugün sürmekte olan çatışmalarda da aynı ilkelere olabildiğince riayet etmeye çalışıyor. Aksi halde moral üstünlüğün elinden kaçacağını, askeri olarak kazanırken siyaseten yenileceğini biliyor.

O halde karşımızda şöyle bir soru var: Ä°ktidar doÄŸruları yaptığına göre acaba meseleyi niye çözemiyor? Buna PKK’nın zihniyetinden Suriye’ye, oradan ‘üst akıl’ kolaycılığına uzanan birçok cevap verebiliriz. Ama ortada farklı bir gerçek de var… Çatışma çözümü literatürü ve deneyimi devletlerin ayrılıkçı güçler karşısında baÅŸarılı olabilmesi için 8 deÄŸil, en azından 20 ilkeye uygun tutum alma gereÄŸini ortaya koyuyor. AK Parti ise geri kalan 12 ilkenin 4’üne bazen uygun davranabilmiÅŸ, 8’ini ise hiç uygulamamış.

Açıkçası ilkelerin bu kadar azına uyumlu davranılarak çözülmüş hiçbir örnek de yok… O nedenle bizim biraz ‘kendi iÅŸimize’ de kritik bir gözle bakmamız gerekiyor. Gelecek yazılar söz konusu ilkeler üzerine olacak.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.