Makale
Yeni bir cephe mi açılıyor?
Bölge kazanı farklı bir cephede kaynatılmaya başlandı. Türkiye çevre/merkezli bir oluş Azerbaycan ile Ermenistan savaşı yeni bir süreç. Dört bir yandan bir kuşatma altındayız. Hem de dost bilinen, stratejik ve çıkar odaklı ortaklar tarafından.
Türkiye bir sarmalın içine nasıl girdi, neden bu boyutlara taşındı olaylar?
Türkiye’de bulunan veya oluÅŸturulan terör örgütlerinin tek hedefi var. Türkiye’yi olaylar sarmalında meÅŸgul etmek, zor günler yaÅŸatmak, bezginlik oluÅŸturmak. Öte yandan amaçlanan sonuçlara varmak. Belli ki bölgemiz çok parçalı hâle getirilecek.
Terör örgütlerinin kimlikleri, adları konumları ne olursa olsun tek bir amaca hizmet ediyor. DEAŞ/IŞİD, BOKO HARAM, PKK, PYD, MLKP, EL-KAİDE, EL-NUSRA ve benzeri ne kadar örgüt varsa aynı güçler tarafından yönlendiriliyor, besleniyor ve örgütleniliyor. Bunlar dinî, kavmi, Marksist vb. adı ne olursa olsun aynı konumdadırlar. EL-KAİDE diye bir örgüt vardı. Şimdilerde adı pek az duyuluyor. Belli ki bu artık bir başka örgüt adıyla devrede.
Tabiî ki bu oluş yeni değil. Yılların hazırlıkları ve hedefleri bulunuyor.
Azerbaycan ile Ermenistan arasında uzun yıllardır bir kangrene dönüşen, belki de dondurulan KarabaÄŸ olayı ile yeni bir süreç baÅŸladı. Bu, bir rastlantı mı, yoksa bir baÅŸka durum mu söz konusu? Elbette ikinci şık üzerinde yoÄŸunlaÅŸmamız gerekiyor. Suriye bataklığı yeni alanlara doÄŸru kayıyor. Emperyalizm bizi tam bir kapanın içine düşürdü, keyiflenerek izliyor geliÅŸmeleri. Kendileri çok da yorulmadan çaba harcamadan sonuç alabilecek. Durum bunu gösteriyor. Bir yandan Müslümanlar birbirini vururken veya vuruÅŸturulurken, bir yandan da bizim içimizdeki terör örgütleriyle derinden sarsıyor. Rusya’nın da oyuna dâhil olmasıyla durum giderek içinden çıkılamaz bir hâl aldı. Düşürülen Rus uçağının sonuçları çok daha olumsuz bir hava oluÅŸturuldu. Bu yeni cephede öyle ya da böyle ÅŸimdi Rusya var. Türkiye üzerinden oluÅŸturulan bu kaotik durumun zararları çok daha ağır. Sonuçları ise tedirgin edici.
Rusya’nın ambargosu, ticaretten turizme, doÄŸalgazdan boÄŸazlardan geçiÅŸe bir sürü sorun ile karşı karşıyayız.
Suriye’de Rus uçağının düşürülüşü bir suikast mıydı, Türkiye’nin başına sarılan bir çorap mı? Bu olayın çokça hamaseti yapıldı yapılıyor. Bu çılgınlığın başımıza açtığı belâların sonuçları yeni yeni beliriyor. Bu gibi durumlarda olayın oluÅŸ anına deÄŸil sonuçlarına bakmada yarar var.
Türkiye bu kapanın içinden nasıl çıkar diye düşünürken Azerbaycan BaÅŸkanı Ä°lham Aliyev’in geliÅŸi, açık desteÄŸi sonrasında birden KarabaÄŸ olayı patladı. Ermenistan BaÅŸbakanı Türkiye’yi uyardı, “Sen bu iÅŸe dâhil olma” diye. KarabaÄŸ ile Azerbaycan Türkiye’yi doÄŸrudan ilgilendiriyor. Türkiye’nin komÅŸu ülkeler içinde iyi ve saÄŸlıklı iliÅŸki içinde olabileceÄŸi iki ülke var: Ä°ran ile Azerbaycan.
Oysa Türkiye yeni bir kapıya doÄŸru hızla akıyor. Amerika ile Haçlı emperyalizmi güdümlü Siyonist Ä°srail’e doÄŸru gidiyor. Sanki Türkiye’nin bir tek bu seçeneÄŸi varmış gibi. Bu durumda da görünen o. Türkiye kendi kendini yalnızlaÅŸtırdı. YalnızlaÅŸtırma derinleÅŸtiriliyor.
Suudi Arabistan gibi krallıklar can havliyle emperyalizm kuyruÄŸuna yapıştılar. Bir denileni iki etmiyorlar. Filistin yalnız bırakıldı. Suriye paramparça. Türkiye’nin özellikle doÄŸu ve güneydoÄŸusu kan gölü. İçeride suikastlar ardı arkası kesilmeyen patlamalar. Şöyle ya da böyle her gün topraÄŸa gömülen genç enerji. Bir taraf toparlanılamadan bir baÅŸka yerde veya ülkenin genelinde art arda beklenmedik durum ve olaylar yaÅŸanıyor.
Şu Karabağ olayı da nereden çıktı diye denilmesin, bu da oyunun yeni açılımı. Şu uçak düşürme olayı ne ise bu da onun bir sonucu olmalı.
Karşılıklı cepheleşmeler ve aşırılıklar da emperyalizm ile büyük oyuncunun işini kolaylaştırıyor. Günübirlik çıkarlar yerine ülkemiz ve bölgemizin, Müslümanların geleceğini düşünmek zorundayız. Yoksa bu durum giderek içinden çıkılamaz bir hâle dönüşecek.
Henüz yorum yapılmamış.