Sosyal Medya

Makale

Gönül köprüleri nasıl yıkıldı?

Geçende bir konuÅŸma dinledim, konuÅŸmacının asıl amacı kime vurmaktı bilmiyorum, ama sözleri masum deÄŸildi, Hz. Ali'nin “Söz doÄŸru ama maksat eÄŸri” dediÄŸi türden bir konuÅŸmaydı.

KonuÅŸmacıya göre “Bu iktidar yollar, meydanlar, köprüler yapmış ama gönül köprülerini yıkmıştı”.

Bu dışı güzeSl, içi kirli cümlenin neresini temizleyelim, bilemiyorum!

Bir ülkenin imara ve maddi yeterliğe ihtiyacının olduğu tartışma götürmez; bunu birileri yapıyorsa onlara ancak teşekkür etmek ve teşvikte bulunmak gerekir.

Gönül köprülerinin yıkıldığından söz ediliyorsa önce şu sorulara cevap verilmesi gerekir:

Bu ülkede gönül köprüleri ne zaman vardı, sonra ne zaman ve nasıl yıkıldı?

Mevcut iktidar işbaşına gelmeden önce bu ülkede hem maddi hem de manevi köprüler tam olarak mevcut idi de ikincisini mevcut iktidar mı yıktı?

“Gönül köprüleri; yani bir toplumda yaÅŸayan insanlar arasında sevgiye, saygıya, anlayışa, adil paylaşıma dayalı iyi iliÅŸkiler nasıl kurulur” sorusundan baÅŸlayalım:

Yüce kitabımıza göre “müminler kardeÅŸlerdir”, iki kardeÅŸ arasındaki iliÅŸki nasıl ise -ırkı, rengi, sosyal durumu… ne olursa olsun- her bir müminin diÄŸeri ile arsındaki iliÅŸki de –hukukun istisnaları dışında- aynı olacaktır.(Hucurat: 49/10)

Bir toplumda yalnızca aynı dinden, aynı mezheb ve meşrebden insanlar yaşamazlar; peki İslam'a göre farklılar arasındaki ilişki nasıl olacaktır?

Yine aziz kitabımıza göre gayr-i müslim vatandaÅŸlarımızla ve ülkemize izinle girmiÅŸ diÄŸer gayr-i Müslimlerle iliÅŸkimiz, bunlar dinimize karşı savaÅŸ açmadıkça ve yurdumuza göz dikmedikçe “iyilik ve adalet” çerçevesinde olacaktır.(Mumtehine: 60/8).

Gayr-i Müslimlerle bile iliÅŸkimiz böyle olacaksa beÅŸeri yorum ve ictihad farkına dayalı iç gruplar arasındaki iliÅŸkinin nasıl olacağını anlamak güç deÄŸildir: Karşılıklı anlayış, saygı, ümmet birliÄŸini bozmadan irÅŸad…

Evet, Müslümanların büyük kitleler halinde yaşadıkları ve hakim oldukları yerlerde ve zamanlarda eksikli de olsa ilişkiler böyle olmuş, gönül köprüleri de yıkılmamıştır. Sarsıldığı zamanlar beşinci kol faaliyetleriyle ümmetin içine fitne ve fesadın salındığı günlerde olmuş, ama bu da hep böyle devam etmemiştir.

İçeriden ve dışarıdan iÅŸbirliÄŸi ile bu “gönül köprülerinin temeli olan Ä°slam”, sosyal, siyasi, ekonomik… olarak ümmetin hayatından çıkarılıp baÅŸka din ve ideolojilere dayanan sistemler ikame edilince insanlar feleÄŸini ÅŸaşırmışlar, her bir grup bir yana savrulmuÅŸ, “biz” yerine “ben” veya “bizimki” davası hakim olmuÅŸ, kavga da baÅŸlamıştır.

Tek parti döneminde bizim ülkemizde bizi bizden ayıran ve başkalaştırmak isteyen davacılar idamla, zindanla, dayakla, başkaca baskılarla farklı sesleri boğmuşlardır. Seslerin boğulmuş olması gönüller arasında köprülerin var olması değil, günü geldiğinde kullanılacak dinamitlerin çoğaltılması sonucunu doğurmuştur.

DP iktidarından itibaren ne oldu, ne değişti?

Gelecek yazıya buradan devam edelim.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.