Sosyal Medya

Makale

HDP siyaset mi yapıyor?

HDP siyaset yapabilseydi 2013 Nevruzundan itibaren silahlı yapı ülke dışına çıkar, dolayısıyla çözüm süreci akamete uÄŸramazdı. 

HDP siyaset yapabilseydi illegal örgüt mahkemeleri kurulmaz, bölge insanından haraç alınmazdı.

HDP siyaset yapabilseydi KCK gibi bir paralel yapı oluşturulmazdı.

HDP siyaset yapabilseydi bu manyak öz yönetimler olmazdı.

HDP siyaset yapabilseydi hendekler kazılmaz, yerleşim yerlerine, şehirlerarası yollara bombalar yerleştirilmezdi. HDP siyaset yapabilseydi camiler, okullar silahlı çetenin karargahı haline gelmezdi.

Bütün bunlar, HDP’nin yüzde 70-80 oy aldığı bir bölgede yaÅŸandı. Bütün bunlar, HDP’nin temsilciliÄŸine soyunduÄŸu Kürt halkını “malzeme” olarak kullanmakla ilgiliydi.

HDP çıkıp “Bunlar yanlış” dedi mi? “Özyönetim macera” dedi mi? “Devlet bu illegal yapılara izin vermez, örgüt çılgınca bir iÅŸe giriÅŸti” dedi mi? “Bu eylemler Kürt çocuklarını bir kere daha ölümün içine sürükleyecek” dedi mi? “Bu çılgınlıklar karşısında bizi bulursunuz” dedi mi? Güvenlik güçleri devreye girmeden önce Kandil’e, Ä°mralı’ya, KCK’nın içerdeki adamlarına “Korkunç bir iÅŸe giriÅŸiyorsunuz” dedi mi?

HDP bu işin böyle sonuçlanacağını görmedi mi?

Görmedi ise hangi siyasi basiretten söz edeceğiz.

Ya gördü ve “Ben ne yapabilirim ki?”ye sığındı ise... “Ben de bu iÅŸin bir parçasıyım, onlar var ki ben varım” mantığı ile hareket etti ise...

Hatta “Bu iÅŸ bir kere baÅŸladı, artık geri dönüş yok, hedeflere varıncaya kadar onların yanında olmak gerekir” gibi düşündü ise...

HDP’nin ÅŸu hendek - barikat - özyönetim meselesinde en azından fonksiyonsuz hale geldiÄŸi apaçık bir gerçek. Ama bu iÅŸte “fonksiyonsuzluk” bile çok masum kalabilir. HDP açık açık hendeklerden, barikatlardan, silahlı çetelerden, öz yönetimlerden bir çıkış yolu bulunabileceÄŸini umdu, bazen zımnen bazen açıkça destekledi.

Tabii ki milletvekilliğinin konforu içinde.

Ölümler güvenlik güçlerini ve onlarla vuruşan örgüt mensuplarını buldu.

HDP’liler siyaset yaptı!!! Öyle mi?

“Aferin, dediler, Ã¶lürseniz taziyenize geliriz” dediler. “Kendinizi patlatıp 29 kiÅŸinin kanına girseniz bile arkanızdan aÄŸlarız” dediler.

Cizre’de, Sur’da mevzilere girdiler, karargahta sıkışan sözümona teröristlere “sivil halk” muamelesi yaptırmak için...

Efelendiler yer yer, “Hendeklere gömüleceksiniz” diye tehdit ettiler...

Siyaset yaptılar değil mi?

6-8 Ekim olaylarında DemirtaÅŸ’ın çaÄŸrısı ile sokaklara dökülen vandallar 50 kiÅŸiyi katlettiler, Türkiye, Yasin Börü isimli gencin hunharca, vahÅŸice katlediliÅŸine tanık oldu.

Siyaset yaptı HDP’liler deÄŸil mi?

HDP’lilerden bir tanesi “O kitleler önüne gerilseydik bu kadar ölüm olmazdı” dedi. Siyaset buydu, ama orada HDP yoktu.

Sur’da, Silopi’de, Nusaybin’de, Ä°dil’de aylardır adım adım ilerleyen ve her adımda bir güvenlik görevlisinin, suikast silahı ile ÅŸehit edildiÄŸi mücadele sürüyor.

Nerde HDP’liler?

Bakın Tahir Elçi siyaset yaptı. Gitti Dört Ayaklı Minare’nin önünde örgüte seslendi, devlete seslendi, “Buralarda tarih ve medeniyet harap oluyor, örgüt yerleÅŸim yerlerinde eylem yapmasın, devlet de operasyonları durdursun” dedi. Canıyla ödedi. Ama iÅŸte anlı ÅŸanlı siyaset budur. Erdemli siyaset budur.

HDP nerde? HDP örgütün kuyruğunda. İster korkaklık densin ister yandaşlık... HDP örgütün kuyruğunda. Net olan bu.

Buna siyaset denir mi?

Siyaset yapıyorlarmış, onların dokunulmazlığı kaldırılırsa iş tamamen örgüte kalırmış.

Şimdi örgütten bağımsız bir HDP var mı ki?

HDP’nin üst kadrolarının Kürt toplumunun manevi dokusu ile alakasının bulunmadığını ilk ben söylemiyorum.

O yapı Kürt toplumuna göre tam bir format bozumu yaşıyor. Suç iÅŸleyenler asla korunmamalı. Hele “Biz her türlü kanunsuzluÄŸu yaparız, bize kimse dokunamaz” gibi bir algıya asla zemin hazırlanmamalı. Bütün HDP’liler demiyorum ama onlardan bir kısmı ateÅŸle oynadı, bu kesin, öyleyse ateÅŸle oynayanın eli yanmalı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.