Sosyal Medya

Makale

Sadece bedenen değil, rûhen de öldürülenler

tarihinde yayınlandı.

Kürdçe yayınlar yapılmasına çeyrek yüzyıldan fazla bir zamandır emek harcayan ve uzun yıllar ülke dışında yaÅŸayan bir arkadaÅŸla geçen gün Ä°stanbul’da konuÅŸuyorduk. 

‘Ben, Allah’ın halkettiÄŸi herbir etnik unsurun ve onların dillerinin redd ve inkar edilmesi,  yasaklanması gibi bir zulüm karşısında mücadele etmek üzere, yıllarımı kürd diliyle yayınlar yapılmasına verdim ve bu çalışmalarımızla, bu yolda ilklerden sayılabilecek bir etkili duruma da geldik.. Ama, benim hedefim, sadece bu idi. Bugün bu redd, inkar ve yasaklamalar kalktı ve benim fonksiyonum da bitti.. Bundan ilerisi baÅŸka türlü bir ırkçılık olur. Ben orada yokum. Ben bir müslüman olarak, Allah’ın bütün kullarına, bütün etnik unsurlara, ırklara, renklere eÅŸit bakarım. Osmanlı’nın en güçlü yanı da, in
sanların ırk, dil, din ve sair farklılıklarına bakmayarak, daha âdil bir dünya kurmuÅŸ olmasıdır.’  diyordu.

Evet aynen böyle..

***

Diyarbekir Barosu BaÅŸkanı Tâhir Elçi, geçen hafta, Dörtayaklı Minare diye anılan semtte, bir güvenlik incelemesinde, korumalarıyla birlikte bulunurken, silahlı çatışma ortasında kalmış ve başından vurularak hayatını kaybetmiÅŸti, korumalarıyla birlikte... Ama, sadece onun için gözyaşı döküldü.

Elçi’nin, PKK’lı olmadığı ve PKK’nın gösterdiÄŸi Baro BaÅŸkan adayına rakib olarak çıkıp seçimi kazandığı biliniyordu. 

***

Tâhir Elçi’nin öldürülmesinden iki ay kadar önce bir gazeteye verdiÄŸi ve sonra yayınlanmamasını rica ettiÄŸi röportaj, 1 Aralık günü medyaya yansıdı.

Elçi’nin, 4 Ekim’de yapıldığı anlaşılan o röportajda PKK için, ‘Halk savaşı diye ifade ettikleri durum, halka zarar veriyor...’ dediÄŸi görülüyordu.

Şöyle diyordu:

- Bence PKK artık kendisini kontrol edemez duruma geldi. Bu önemli bir mesele. (...) Bir yandan, HDP ile ‘TürkiyelileÅŸme’ye çalışıyor, ama bakıyorsunuz ki HDP, propagandasını kürt milliyetçiliÄŸi Ã¼zerinden yapıyor. Evet, kürt halkı geçmiÅŸte de birçok haksızlığa uÄŸradı ve ÅŸimdi de uÄŸruyor. Ama bu sistemin Karadeniz halkı içinde ezilmiyor mu? Ege çiftçisi ezilmiyor mu? (...) Åžimdi kürt halkına bütün istediklerini verdik diyelim. Tabiî bağımsızlık dışında... PKK silahı bırakır mı? Bence bırakmaz. Çünkü varlığı silaha dayalı bir örgüt. Silah gitti, PKK bitti. Yani, rant bitti.

Siz olsanız bırakır mısınız? Bırakmazsınız. (...)PKK burada kayıt dışı ekonomiyi de elinde tutuyor. Silah kaçakçılığından al da, sigara kaçakçılığına kadar... Bu büyük bir ekonomik gelir PKK için..’

***

Bu sözleri söyleyen Tâhir Elçi, bir ay kadar önce, bir tv. proÄŸramında, ‘PKK terör örgütü deÄŸil, silahlı bir siyasî mücadele örgütüdür...’ diyecek kadar bir çıkış da yapmaktan endiÅŸe etmemiÅŸti, ama, o röportajını yayınlatmamakla kimlerden nasıl korktuÄŸu da anlaşılıyordu..

Böyleyken, halâ, Tâhir Elçi’yi, ‘devlet öldürdü, kaatil devlet!’ lafları eden, ya da, bu cinayetin devletsizlikten dolayı iÅŸlendiÄŸinden yakınan S. DemirtaÅŸ ve K. KılıçdaroÄŸlu gibi kiÅŸiler, konuya sadece, ‘muhalefet olsun da nasıl olursa olsun...’ mantığıyla yaklaÅŸtıklarını sergiliyorlar.

Hele, KılıçdaroÄŸlu’nun Diyarbekir’e gidip, ‘ArkadaÅŸlar, Tâhir Elçi’yi seviyorsanız, lütfen hendek kazmayın!’ diye yalvarması, ‘arkadaÅŸları’ndan karşılık bulmamış, yazık... Adamlar, güpegündüz, kendi yandaÅŸlarının elindeki belediyelerin araçlarıyla hendekler kazıyorlar, uzun namlulu silahlar kullanıyorlar, kendilerine karşı çıkanları her kim olursa olsun, düşman biliyorlar.

***

Evet, Diyarbekir’de öldürülen sadece Tahir Elçi deÄŸil, sadece asker ve polisler ve halktan sivil insanlar da var. Ama, korkudan baÅŸ eÄŸdirilmiÅŸ büyük kitleler de var ki, onlar da rûhen öldürülmüş sayılmalı.. Bu kitleler, ya ÅŸehirlerini terkediyorlar; ya da, sindirilmiÅŸler, o sokak zorbalarına seslerini çıkarmayıp seyirci kalıyorlar veya gizlice destek veriyorlar. 

DoÄŸu ve GüneydoÄŸu’daki asıl bu, ‘rûhen öldürülmüşler’in de acısını duymak ve mâtemini tutmak gerekiyor.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.