Sosyal Medya

Makale

Katili gerçekten arıyor musunuz?

Soruyu HDP cenahına ve onlarla birlikte PKK flaması altında saf tutanlara soruyorum:

- Katili gerçekten arıyor musunuz?

“Tabii ki arıyoruz, böyle soru mu olur?” gibi bir karşı tavır sergilemeyin.

Çünkü tavrınız daha çok timsah gözyaşı dökmeye benziyor.

Tahir Elçi’nin öldürülmesinden dolayı en büyük huzursuzluÄŸu BaÅŸbakan DavutoÄŸlu’nun yaÅŸadığından adım gibi eminim.

YerleÅŸim yerlerini hendeklerden, barikatlardan, onların arkasına sığınıp halkı esir alan terör gruplarından kurtarmak için mücadele veriyorsunuz ve o arada, sinsi bir kurÅŸun gelip adı “PKK terör örgütüdür - deÄŸildir” tartışması ile ünlenen bir Baro BaÅŸkanı’nı vuruyor.

Gündem allak bullak oluyor.

Diken üstünde yaÅŸayan bölgede zihinler üzerinden geçen bir sinsi kurÅŸun bu. Herkesin zihnini, kalbini vuran, yeniden “Acaba mı?”lara sürükleyen bir kurÅŸun.

“Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir sinsi kurÅŸun” dediÄŸimizde akla kim gelir?

Bu soruya HDP’liler nasıl cevap verir?

Silvan’da bir sinsi kurÅŸun, Beytüşşebap’ta, Nusaybin’de bir sinsi kurÅŸun kime ait olabilir?

Hendekleri kim kazdı, kim barikatlarla sokakları teslim aldı, kim bu ilçelerde illegal sıkıyönetimler, olaÄŸanüstü haller ilan etti, polis-asker gelip sokaÄŸa çıkma yasağı ilan etmiÅŸ olmasaydı bile orada halkın her hali terör örgütü militanlarının gözaltında deÄŸil miydi? “Özyönetim” denen hadise tam da bu deÄŸil miydi? Onlar özyönetim ilan ederken tam da “Buraya devlet giremesin diye böyle bir karar alıyoruz” demiyorlar mıydı? Devletin giremediÄŸi yere terör örgütünün militanları ağır silahlarla, el yapımı patlayıcılarla el koymamış mıydı?

Åžimdi gelin Tahir Elçi’nin vurulduÄŸu ortama...

Öteden iki polisi yere serip oraya doÄŸru ateÅŸ ederek koÅŸan eli silahlı teröristler, onlara silahla karşılık vermeye çalışan, biraz da paniklemiÅŸ sivil polisler, sokağın öte yanında barikat ve hendekler, onun arkasında silahlı gruplar ve arada “Bu minarenin ayaklarına kurÅŸun sıkmayın” diye seslenen Tahir Elçi...

Tahir Elçi vuruluyor ve yere düşüyor.

Sonra Savcılar gelecek oraya, Olay Yeri İnceleme ekipleri gelecek.

Gelecek ki Tahir Elçi’yi kimin silahından çıkan hangi kurÅŸun vurmuÅŸ o ortaya çıkarılsın.

Gelecek ama hendeklerin ve barikatların öte yanında mevzilenmiş silahlı gruplar müsaade (!) ederse...

Müsaade etmiyorlar.

Åžu anda Tahir Elçi’nin ensesinden girip gözünden çıkan kurÅŸun çekirdeÄŸi ortada yok. Çünkü olay yerinde inceleme yaptırılmamış, yaptırılmıyor.

Siz ÅŸu ana kadar hendeklerin ve barikatların arkasında elinde silah bekleyen çetelere “Olay yerinde incelemeye neden mani oldunuz?” diye seslenen bir HDP’liye rastladınız mı?

Siz ÅŸu ana kadar, polisleri katledip Tahir Elçi’nin basın toplantısı yaptığı sokaÄŸa doÄŸru ateÅŸ ederek gelen militanları suçlayan bir HDP’liye rastladınız mı?

Siz bugüne kadar ilçelere el koyan ve illegal sıkıyönetim-olaÄŸanüstü hal ilan eden terör gruplarının önüne gerilip “Ne yapıyorsunuz siz, ÅŸehirler kan aÄŸlıyor, can çekiÅŸiyor, çatışmalarda halk boÄŸuluyor” diye seslenen -hadi Altan Tan hariç diyeyim- bir HDP’liye rastladınız mı?

Ne demiÅŸ DemirtaÅŸ:

- Kürt halkı ÅŸunu da biliyor Tahir Elçi’yi öldüren devlet deÄŸil devletsizliktir demiÅŸ.

Saflığımıza gelip de Türkiye Cumhuriyeti devletinin olmadığını söylüyor zannetmeyelim, o başka devletten bahsediyor. Oysa onun devlet karikatürleri, öz yönetim rezaleti halinde arzı endam ediyor. Oradan da vahşet çıkıyor.

Aslında Tahir Elçi, benim HDP’lilerden beklediÄŸim ÅŸeyi yapmaya çalıştı, canından oldu.

Onu Altan Tan da söylemiÅŸti 6-7 Ekim olayları sonrasında:

- Kitlelerin önüne gerilmeli ve ölümleri önlemeliydik, demişti.

HDP, hendeklerin-barikatların kaldırılması için seferber olabiliyor mu, olamıyor mu? Bence Tahir Elçi’nin katlinden sonra en hayati soru budur. Çünkü o silahlı yapı oralarda dolaÅŸtıkça daha pek çok sinsi kurÅŸun pek çok cana kastedecektir.

Son söz: Katili gerçekten arayan barikatların ve hendeklerin arkasına bakmalı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.