Sosyal Medya

Makale

PKK ne yapıyor?

Suriye ve Türkiye’de kaderini birleÅŸtirme tercihi, bugün PKK’yı her iki coÄŸrafyada da ‘savaÅŸ sonrası çok uluslu barış’ hedefine kilitlemiÅŸ gözüküyor. Suriye örgüte bunun gerçekçi bir proje olduÄŸu fikrini vermiÅŸ olabilir. Belirli bir bölgede ‘bitirilemeyen’ bir savaÅŸ üretirseniz, bir süre sonra mesele çok uluslu hale gelir ve o zaman savaşın küçük aktörü boyundan büyük bir kazanç saÄŸlayabilir… Åžimdi bu proje Türkiye’de sahneye konmak isteniyor. Dolayısıyla PKK’nın amacı bir iç savaÅŸ çıkarmak. Bunun için bölgedeki Kürt halkını arkasına alması lazım. Ne var ki örgütün destekçisi olan Kürtler bile örgütten daha saÄŸduyulu çıktılar. O nedenle PKK devletin ‘insanlık dışı’ olarak tanımlanacak müdahalelerine muhtaç. Hükümet bu konuda olabildiÄŸince titiz davranma kararı verdiÄŸine göre örgütün önünde tek bir yol kalıyor: Tahrik etmek…

YDG-H adını taşıyan çeteleÅŸmenin esas iÅŸlevi bu. Barikatlar ve içine silah doldurulmuÅŸ hendekler bu iÅŸe yarıyor. Yoksa zaten HDP’li belediyelerin yönettiÄŸi, halkın neredeyse tümünün bu partiye oy verdiÄŸi mahallelerde böyle bir eyleme kalkışmanın anlamı olmazdı. PKK bunun bir ‘halk direniÅŸi’ olduÄŸu, ‘yurtsever’ ailelerin özyönetime sahip çıktığı propagandasıyla Batıyı da Türkiye aleyhine kışkırtmaya çalışıyor. Ama gerçek öyle deÄŸil… Yurtsever tanımı PKK için bedel ödemiÅŸ veya ödemeye hazır aileler için kullanılan bir terim. Sol idealizmle yoÄŸrulmuÅŸ, maÄŸduriyeti ahlaki bir deÄŸere, Kürtlüğü ise bir direnç siyasetine dönüştürmüş bir tutum. YDG-H ilk baÅŸlarda PKK’nın her aileden en az bir kiÅŸi istemesiyle oluÅŸmuÅŸtu. Ancak onlar daha sonra Suriye’ye gönderildiler ve yerine çok daha küçük yaÅŸlardan ve suça bulaÅŸmış çocuklardan çeteler kuruldu. Bunların yurtseverlikle hiçbir ilgisi bulunmuyor… Bu çeteler bizzat PKK’lı aileler üzerinde baskı kurmuÅŸ, evlere ve paralara el koymuÅŸ durumdalar. Sıradan Kürtlerin devletten kaçtığı dönemin yerine, PKK’lı Kürtlerin PKK’dan kaçtığı bir döneme gelindi.

Bu tablonun diÄŸer bir veçhesi Kandil’de yaÅŸanıyor. Åžu an itibariyle yaklaşık bin civarında gerillanın daÄŸdan geri döndüğü söyleniyor. Bunların büyük kısmının aileleri Sur ve benzeri ilçelerdeler. PKK bu kiÅŸilerin peÅŸini bırakmıyor… Sadece geri dönenleri deÄŸil, onları korumaya yeltenen veya ihbar etmeyen aileleri için de infaz emirleri çıkarıyor. Bu aileler PKK’lı olarak görüldükleri ölçüde devletten de medet umamıyorlar. Çaresiz haldeler…

Devletin dışkı yedirdiÄŸi dönemde korucu olmamak için köylerini terk ederek büyük kentlerin yeni mahallelerine ‘iliÅŸen’, çocuklarının fuhÅŸa yönlendirilmesine direnemeyen, ama oradan gelen parayla Kandil’deki bir küçük kardeÅŸin ilacını alıp yollayan bu insanlar, ÅŸimdi lanetlenmiÅŸ ve sahipsiz kalmış bir yığına dönüşmüş durumdalar.

Yereldeki güç mücadelesi hükümete yakın çevreleri de bu oyunun parçası olmaya teÅŸvik ediyor. Çünkü ucunda para var… Söz konusu aileler üzerinde devlet baskısı aynen devam ederken, parası olanlar kolluk gücü ve yargı karşısında nispeten avantajlı hale geliyorlar. Tefecilik bir endüstri olmaya doÄŸru gidiyor ve bilerek teÅŸvik ediliyor. Böylece bölge ortaklaÅŸa bir yozlaÅŸmanın kucağında her gün biraz daha derine gömülüyor.

PKK’nın ne yaptığı, ne yapmaya çalıştığı açık. Buna karşılık devletin siyasi iradesi hâlâ çok eksik. Kürt coÄŸrafyası için özel bir politika geliÅŸtirilmesi, çok yönlü bir sahiplenmenin yaratılması ve uzun vadeli bir perspektif içinde cesaretle ilerlenmesi lazım. Geleneksel devlet reflekslerinin hiçbir getirisi yok. ‘Eski’ devlet PKK’ya yarıyor. Kürtler ise kendilerine yarayacak bir ‘yeni’ devlet bekliyor…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.