Sosyal Medya

Makale

EÄŸitim ve eÄŸitim

7 Haziran sonrasındaki özeleÅŸtiri toplantılarının birinde BaÅŸbakan DavutoÄŸlu’na “Ak Parti iktidarlarının en zayıf kaldığı alan eÄŸitim ve kültür olmuÅŸtur” dedim.

Milli EÄŸitimde 13 yılda 5 bakan deÄŸiÅŸmiÅŸ, Kültür, yıllarca bugün Ak Parti’de bulunmayan bakanlar tarafından yönetilmiÅŸti.

Oysa EÄŸitim de Kültür de, Ak Parti’nin “Dava-Misyon” dediÄŸi hadisenin tam kalbinde yer alan disiplinlerdi.

Bir Büyük Türkiye idealiniz varsa, bunu nasıl inÅŸa edecektiniz?

Evet, Türkiye’nin tam da bu çaÄŸda, böyle bir geleceÄŸi inÅŸa için lütfedilmiÅŸ genç bir nüfusu vardı. Avrupa’daki birçok ülkenin, hatta birkaç ülkenin nüfusuna denk bir genç nüfus.

“O genç nüfus yarınlara hazırlanabilirse...” diye baÅŸlayan bir cümlenin peÅŸine, sayısız baÅŸarı hikayeleri ekleyebilirdiniz.

Ak Parti, 13 yıldır iktidarda.

Bu, eÄŸitim açısından deÄŸerlendirilirse, 6-7 yaşında ilkokula baÅŸlayan bir çocuÄŸu üniversiteden mezun edecek bir zamana tekabül ediyor. Önümüzde 4 yıl daha var. Belki baÅŸka 4 yıllar gelecek ardından.

Yani nesiller, nesiller, nesiller demek bu.

Bu nesillerin eÄŸitim açısından artıları ve eksilerinin tamamından Ak Parti iktidarları sorumlu olacak.

Ben eminim, Ak Parti’ye destek veren hani o milli platformların tamamının gündemi, on yıllarca “EÄŸitim” olmuÅŸtur. O platformların tamamının yüreÄŸi “GençliÄŸi kaybediyor muyuz?” sorusu ile sancılanmıştır. “Ah bir yetiÅŸmiÅŸ adam!” feryadı kopmuÅŸtur tamamının yüreÄŸinden.

Bir burs, bir yurt, bir kaliteli, inançlı hoca...

Hatırlıyorum, Ä°mam Hatipli yıllarımızda MaraÅŸ Ä°mam Hatip’e Adıyaman’dan gelen arkadaÅŸlarımız (Bugün onların içinden çok deÄŸerli bilim adamları çıkmıştır) camilerin loÅŸ, rutubetli meÅŸrutalarında, bulgur pilavı bulunca bayram ederek okumuÅŸlardır. Benzeri durumun bütün Türkiye’de yaÅŸandığından adım gibi eminim.

O zamandan bakınca devletin bütün imkanlarının, o gün çocuk yüreklerinde dava heyecanı yaÅŸayan insanların tasarrufuna geçeceÄŸini hayal etmek imkansızdı. 

Bugün o gündür.

Ve bugün, bu ülkede bir tek çocuk ıskartaya çıkmasın diye en tepeden en alt birimlere kadar devletin bütün sorumlularının seferber olacağı gündür.

YetiÅŸmiÅŸ insanın deÄŸerini, devlet hizmetini yürütmek için o insana ihtiyaç duyandan daha iyi kim bilebilir.

Hayatın her alanında üstelik...

CumhurbaÅŸkanlığı, BaÅŸbakanlık sorumluluÄŸu üstlenecek donanımlı siyaset adamı da yetiÅŸmeli, Nobel alacak kimyacı da, biyolog da, gök bilimci de... Ekonomiyi yönetecek ekonomist de. Ülkenin toprağını deÄŸerlendirecek ziraatçı, suyunu deÄŸerlendirecek mühendis de..

Din alimi de.

Sosyal bilimci de.

SaÄŸlıklı kiÅŸiliÄŸe sahip, hayatın bütün alanlarında yetkinliÄŸe ulaÅŸmış insan potansiyeli.

Birim insana emek vermek. Tek kiÅŸiyi bile gözden çıkarmamak. Hele ÅŸu, DoÄŸu - GüneydoÄŸu’nun sokaklarında heba olan çocukları kurtarmak.

Biliyorum en zor alan bu, eğitim alanı.

Ama Türkiye’nin kurtuluÅŸu da burada, hatta belki benim o dava - misyon denen ÅŸeyden anladığım doÄŸru ise Türkiye’nin kurtuluÅŸundan da öte bir sorumluluk söz konusu.

Onun için...

Ben, yeni Hükümetten çok özel bir duyarlılık bekliyorum. Tayyip Bey ne yapacaksa yapsın, DavutoÄŸlu ne yapacaksa yapsın, kendilerini koysunlar bu eÄŸitim iÅŸine. Ne bileyim ben, öÄŸretmene, öÄŸrenciye, veliye, yepyeni bir heyecan taşıyan, tempoyu yıllar boyunca asla düÅŸürmeyen, yorulmayan, yorulmayan bir önderlik oluÅŸsun. Altına beden konulacak asıl iÅŸ, eÄŸitim iÅŸidir. On yıllar sonra “Ah, vah!” etmemek için.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.