Sosyal Medya

Makale

Kalbe kar yağdığında...

Yalnızlık, modern zamanların aÅŸmakta en çok zorlandığı problematiklerden. Bir paradoks gibi duruyor; hem iletiÅŸimin en hızlı ve yaygın olduÄŸu küresel bir çevrimin içindeyiz, hem de yapayalnızlığın neredeyse en dibinde sürçüyor ayaklarımız... Envai çeÅŸit sosyal etkinlikler, profesyonel hobi destekleri, tutulduÄŸumuz tüketim çılgınlıkları, hatta savaÅŸlarımız, bize onur bahÅŸeden kutlu davalarımız bile, içimizdeki yalnızlık ve kopukluk hissini bir türlü gideremiyor tam anlamıyla...

Ve arkadaÅŸ... Yalnızlıkla baÅŸetmede, insan olmaya has temel kaygıyı yatıştırmakta can simidi gibidir o. Dışarıdan içimize doÄŸru iÅŸleyendir o, selamdır, nefestir, ıslıktır, tıkırtıdır, hışırtıdır o.  

Sadece çocuklar üzülmez arkadaÅŸlarını kaybettiklerinde. Hatta yaÅŸ ilerledikçe arkadaÅŸa veda diyebilirim ki; ölüme benziyor.

Tarkovski’nin filmleri çoÄŸu kiÅŸinin aksine, bana huzursuzluk verir, sanki hava serinler, sanki birisi zorla çıkartır sırtımdaki hırkayı, sanki kar yaÄŸar seyrettiÄŸim sessiz yalnızlıktan bana... Biraz ÅŸom ağızlı; “gençlere tavsiyem...” diyor bir röportajında “yalnızlığa alıştırsınlar kendilerini”... O böyle uzak yol kaptanlarına has kaç kere gittim de geldim edasıyla konuÅŸurken, yine kar yağıyor bana oysa, arkadaÅŸlarım keskin bir tipide, tek tek yitip gidiyor...

***

Allahım... Hatalarımı, kar ve dolu suyu ile yıka... Beyaz bir elbiseyi temizlediÄŸin gibi kalbimi de hatalardan temizle... Benimle hatalarımın arasını, doÄŸularla batıların arası gibi uzak kıl...”

Son kısmını iktibas ettiÄŸimiz Hz. AiÅŸe’den rivayet edilen bu dua, bilinen ve itibar edilen hadis mecmualarının hemen tümünde yer alır. Kalbin yıkanmasından, kalbe yaÄŸacak kardan doludan bahsettiÄŸi içindir belki, kadınların ve çocukların çok sevdiÄŸi bir dua olduÄŸunu söyler pek çok yazar... Biz buna hayreti de ekleyebiliriz. Kar ve dolu, çöl ikliminin Mekke ve Medine’sinde sıkça rastlanan hava ÅŸartlarından olmadığı için... Hatta tek başına yaÄŸmur bile, apaçık bir hayrettir, sevinçtir oralarda... Resulullah’ın (sav) yaÄŸan yaÄŸmur esnasında dışarı çıkıp çocuklarla birlikte yürüdüÄŸü, başındaki sarığı çözerek, saçlarını yaÄŸmura saldığı, avuçlarına dolan yaÄŸmur taneleri için gülümseyerek; “ Rabbimizin katından az evvel indi” dediÄŸi anlatılır...

O, “içimizden” birisiydi. Allah’ın selat ve selamı üzerine olsun. Bizler gibi sevinip, bizler gibi mahzun olurdu, zaman zaman kaygılanır, her halinde sabır, her halinde alçakgönüllülük, her halinde nimete ÅŸükür, hamd ve hayret taşırdı... Onu düÅŸünüp hatırladığında, insanın kalbine sanki yaÄŸmur yağıyor. Ne kadar hatalara batık olsak, ne kadar kusurumuz, piÅŸmanlıklarımız, eksiÄŸimiz, mahcubiyetimiz olsa da, kalbe yaÄŸan hasret, sızı, incecik görünmez ipliklerle baÄŸlıyor sanki kalbimizi O’na... “ Rabbinize alçakgönüllüce ve için için dua edin. Çünkü O, haddi aÅŸanları sevmez” diyor Araf Suresi 25. ayette. YüreÄŸin ta derinlerinden seslenebilmek Allah’a. Kimseciklere iÅŸittirmeyi murad etmeden, içinize iÅŸlemiÅŸ olanı, sadece O’na arz etmek, sadece O’nunla baÅŸ baÅŸa kalarak kalbi Allah’a açmak...

***

Kolay bir ÅŸey deÄŸil, kalbi kar ile dolu ile yıkayabilmek. KirlenmiÅŸ tozlanmış elbisesini kalbin, aÄŸartabilmek kolay deÄŸil. Orada derin bir yalnızlıkla sınanmak var. O yalnızlığı bir Allah biliyor bir de sen. Kendinle baÅŸ baÅŸa kalış. Bütün seslerin ötesinde, bitiminde, sessizce kendine bakış, süzmek, seyretmek, nazar etmek kendi kendine... Ä°rtibatsızlık her ÅŸeyden. O irtibatsızlıktan, arkadaÅŸsızlıktan, acziyetten, çaresizlikten, bambaÅŸka bir irtibat yolu çıkarabilmek. Allah’ın huzurunda olduÄŸunu keÅŸfedebilmek. Sonra, seslerin, renklerin, kokuların, çocuk kahkahalarının, tüm hikayelerin, hasılı hayata dair tüm cilvelerin sana bahÅŸedilmiÅŸ birer hediye olduÄŸunu fark ediÅŸ, gafletin ve uykunun bile saÄŸlam birer kaygı giderici kozalar olduÄŸunu... Arkadaşının tebessümüne iliklenmiÅŸ cennet hayalinin, yine aynı arkadaşını kaybettiÄŸinde kalbini delecek cehennem koruna nasıl da dönüÅŸtüÄŸünü... Hayretle seyretmek... Hadlerini, sınırlarını, küçüklüÄŸünü fark ediÅŸ. Hiçbir ÅŸeye gücünün yetmediÄŸini, baÅŸka bambaÅŸka, büyük çok büyük bir iÅŸin içinde olduÄŸunu. BiliÅŸ. Herkes gider, bir Allah’tır gitmeyen. DeyiÅŸ.

Kalbe kar yağdığında...

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.