Sosyal Medya

Makale

Senin koalisyonun hangisi?

tarihinde yayınlandı.

Bir koro var. Bilemediniz. Yurttan sesler korosu deÄŸil. Daha çok 'algıdan sesler korosu' denilebilir ama kendileri gibi isimleri de pek çirkin olur böylelikle.

Bu koro son zamanlarda 'kutuplaÅŸma', 'uzlaÅŸma' ve 'koalisyon' laflarından baÅŸka ÅŸarkı bilmiyor. 'Bu ÅŸarkıların yayın sıklığı vaktiyle Tarkan'ın 29 hafta liste başı kalan 'Kış GüneÅŸi' isimli ÅŸarkısını geçti' diyeyim de hem mesele anlaşılsın hem mevsime uygun olsun.
Bir de arada bir bu koronun kendini pek entelektüel sayan bazı solocuları (doÄŸrudur 'solocu') 'geniÅŸ tabanlı toplumsal koalisyon' demiyorlar mı, iÅŸte orada bitiyorum.

Ä°ÅŸi daha ileri götürenleri de var. NeymiÅŸ efendim 'AK Parti bu seçimden tek başına iktidar olarak çıksa bile memleket çok kutuplaÅŸtığı için bir ÅŸey yapmalı' imiÅŸ. 'Bir uzlaÅŸma falan fıstık' imiÅŸ.
Tıpkı 'barış' kelimesi gibi 'uzlaÅŸma' kelimesinin de aÄŸzına tükürdüler saÄŸ olsunlar.

Tane tane ve numaralandırarak anlatmak istiyorum derdimi.

1.Efendiler! Sizin 'koalisyon' dediÄŸiniz ÅŸey bir 'toplumsal uzlaÅŸma' biçimi deÄŸil, bir 'demokratik zorunluluk' biçimidir. Yani gözümüzün
içine baka baka 'koalisyon olursa büyük bir toplumsal uzlaşı olur' deyip durmayın bize. Komik oluyorsunuz.

2.Efendiler! Sizin 'uzlaÅŸma' dediÄŸiniz ÅŸeyin aslında bir 'toplumsal barış tesisi'ne iÅŸaret etmediÄŸini son 5-6 yıldır yapıp ettiklerinizden biliyoruz. Çözüm sürecini baltalamak için yapıp ettikleriniz aklımızda. 'PKK niçin Gezi'ye katılmadı, katılsaydı bu iÅŸler böyle olmazdı' demeleriniz aklımızda. Kusura bakmayın ama siz 'uzlaÅŸma' derken ÅŸunu diyorsunuz bence topluma: 'Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın bütünüyle devre dışı kaldığı, AK Parti'nin oligarÅŸik sermaye ile can ciÄŸer kuzu sarması olduÄŸu, memleketi yönetenlerin uluslararası güç dengelerinden birini seçip emrine girdiÄŸi, halkın yine halk, efendinin yine efendi olduÄŸu bir düzlem istiyoruz.'

3.Efendiler! Åžu meÅŸhur 'kutuplaÅŸma' söyleminizin de ayrıca hastasıyım. 80 yıl boyunca 'tek kutup'tan yönetilen Türkiye'de kurduÄŸunuz iktidar azıcık örselenince, bir baÅŸka kutup oyuna girmeye baÅŸlayınca hemen viyaklamanız dikkatlerimizden kaçmıyor. Sizin 'kutup' algınız vaktiyle atılan 'halk plajlara hücum etti, vatandaÅŸ denize giremiyor' manÅŸetlerinizde ayan beyandır. Sizin için tek kutup 'makbul vatandaÅŸlardan oluÅŸan sidikli elitist kutup'tur ve memleket sonsuza kadar bu kutup ile yönetilse hiç sesiniz çıkmayacaktır. Fakat 2002'de iktidara gelen 'halk', sizin bütün ayarlarınızı bozmuÅŸtur. Åžimdi kuyruÄŸuna basılan kedi gibi 'kutuplaşıyoruz' diye cırlamanız sadece bundandır. Memlekette iki, üç, dört kutbun olmasına alışsanız iyi olur.

4.Efendiler! Ben hem vallahi hem billahi son tahlilde sizi anlıyorum. Siz, sarsılmaz bir inat ve inançla vazifenizi yapıyorsunuz. Oyununuzu her ÅŸekilde oynamaya devam ediyorsunuz. Dolayısıyla benim devrelerimin yandığı yer sizin bu söylemleriniz deÄŸil. Benim devrelerim 'koalisyon demek uzlaşı demek' falan gibi yavelere, 'kutuplaşıyoruz' falan hikâyelerine inanan yahut inanmış görünen koca koca bir takım mahalle abilerine gelince yanıyor. Sanki ne olduÄŸunuzu bilmiyor, ne haltlar karıştırdığınızı fark etmiyorlarmış gibi sizin kuyruÄŸunuza takılıp 'doÄŸru yahu, çok kutuplaÅŸtık di mi' falan diye zırvalayan abilerden söz ediyorum. Sizin esasta Abdullah Gül'den ne kadar nefret ettiÄŸinizi bilmelerine raÄŸmen 'memlekete Abdullah Gül gibi bir lider lazım' oyununuza gönüllü stoper yazılan abilerden söz ediyorum. Bütün maddi varlıklarını, bütün ÅŸöhretlerini, hatta bugün bulundukları pozisyonların birçoÄŸunu borçlu oldukları Recep Tayyip ErdoÄŸan'ı 'çok ucuz bir bedelle' satmaya hazırlanan abilerden.

5.Efendiler! Yanlış anlaşılmasın. Ben, vaktiyle bu abilerin aldığı pozisyonlara benzer pozisyonlar almış biri deÄŸilim. El ovuÅŸturup mevki istemiÅŸ, istediÄŸini elde edince kendini Kaf Dağı'nın sahibi sanmış falan deÄŸilim. Fakat gün bu günde, dem bu demde biliniz ki Recep Tayyip ErdoÄŸan'dan ve onun temsil ettiÄŸi kutuptan olmayı göÄŸsümde ÅŸeref madalyası sayarım.

6.Efendiler! Hakiki bir toplumsal uzlaÅŸmanın yolu bellidir. Sizin, imtiyazlarınız için ortalığı ayaÄŸa kaldırmadığınız, kimseyi ateÅŸe atmadığınız bir memlekette bütün taraflar derhal ve geri dönüÅŸsüz olarak zaten uzlaÅŸacaktır. Siz 'uzlaÅŸma'dan bahsediyorsunuz diye sizin 'uzlaÅŸmacı insanlar' olduÄŸunuza inanmamızı sakın beklemeyin. Daha geçen gün sabık genel yayın yönetmeniniz 'Yasin
Börü diye birinin varlığından habersizim, yoksa onu da yazardım' dedi. Anlatabiliyorum derdimi deÄŸil mi?

Ne diyordu Toynbee: 'Abi be. Sen bilirsin. Hani yol arkadaşını, yoldaşını, omuzdaşını derhal satabilene tam olarak ne denir?”

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.