Çözüm sürecinin geleceği ne olacak

Ankara Garı'nda canlı bombaların patladığı gün, PKK tek yanlı ateÅŸkes ilan etti.
Murat Karayılan, Ankara'da yaÅŸamını yitiren insanların vasiyeti gereÄŸi eylemsizlik sürecini uygulayacaklarını söyledi.
Hangi gerekçeyle olursa olsun silahların susması güzel.
Ama öyle olmadı.
PKK ateÅŸkes ilan etti ama ÅŸehit cenazeleri gelmeye devam ediyor.
Tek yanlı ateÅŸkes ilan için Kandil'de bir güç mücadelesi yaÅŸandı.
“Eylemsizlik” kararının ilk iÅŸaretini Bese Hozat vermiÅŸti.

Çünkü geçen hafta PKK'nın üst düzey yöneticileri üç gün boyunca Ä°ran sınırındaki, ”Kaletuka Kampı”nda toplantı yaptılar. Türkiye'nin operasyonlarını, kış yapılanmasını, Suriye'de ABD ve Rusya ile iliÅŸkileri ve “Eylemsizlik” kararını tartıştılar.
“Kaletuka kampı” sınırın Ä°ran tarafında olduÄŸu için örgüt açısından güvenli bulunuyor. Cemil Bayık son zamanlarda röportajlarını bu kampta veriyor.

Cemil Bayık, Murat Karasu ve Duran Kalkan, eylemsizlik kararı alınmasına karşı çıktılar. Gerekçeleri ilginçti: ”Türkiye çatışma sürecinde tutulmazsa Suriye fırsatı elimizden kaçabilir. Suriye'de çözüme en yakın olduÄŸumuz bir süreç geliÅŸiyor.”

Murat Karasu aynı zamanda Kandil adına Suriye'deki silahlı unsurları yöneten isimlerden biri. Biz Salih Müslim'i tanıyoruz ama asıl güç, Suriye'deki silahlı unsurların başında olan Sofi Nurettin, Behoz Erdal ve Murat Karasu'nun elinde.
Murat Karayılan ve Sabri Ok'un eylemsizlik kararını savundukları biliniyor. Bu aynı zamanda örgütün Suriye üzerinde odaklanması ve kış yapılanması için baÅŸvurulmuÅŸ bir taktiksel hamle.

Murat Karayılan ve Sabri Ok'un tezlerinden biri de 1 Kasım seçimleriyle ilgili. Çatışma sürecinin HDP'ye zarar verdiÄŸini, sıkışan AK Parti'ye siyasi olarak zarar verebilmek için çatışma sürecinin durması, HDP'nin yeniden yükseliÅŸe geçmesi gerektiÄŸini yönünde.
Ama asıl Suriye süreci devam ederken, Türkiye'nin çatışma sürecinde tutulması tezine ne diyorsunuz? Öcalan, Suriye Devlet BaÅŸkanı Hafız Esat'ı iÅŸaret ederek, ”Büyük bir ülkenin devlet baÅŸkanı PKK'yı kurduÄŸumda Türkiye'yi meÅŸgul etmelisin” demiÅŸti.

PKK'nın Suriye kolu olan PYD; ABD tarafından Suriye'de radikal Ä°slamcı IŞİD'e karşı savaÅŸan özgürlükçü seküler Kürtler olarak tanıtılıyor. Terörist örgütler listesinde yok.

ABD, son olarak PYD'ye 50 ton silah yardımı yaptı.
BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, ABD'yi uyararak, ”Åžu anda PYD'ye verilen yardımın PKK'ya gitmeyeceÄŸi konusunda hiç kimse bize inandırıcı bir gerekçe söyleyemez. Irak'ta kullanıldığı, Türkiye'de kullanıldığını tespit edersek, PKK'ya yaptığımız müdahaleyi yapar, bulunduÄŸu yerde silahları yok ederiz” dedi.

ABD'den PKK, PJAK ve PYD yakında IŞİD'in elinde tuttuÄŸu ve muazzam petrol gelirlerine sahip olduÄŸu Rakka'ya saldıracak. IŞİD en büyük gelirlerinden birini Rakka'dan çıkardığı petrolü Esed rejimine satarak elde ediyor. ABD bir süredir Rakka'yı havadan vuruyor. Kısa sürede PYD, kara birlikleri olarak Rakka'ya saldıracak. Bunun için PKK birlikleri de bölgeye kaydırıldı. Barzani, kendi bölgesinden geçiÅŸe izin vermeyince Süleymaniye üzerinden kaydırıldı.

PYD, Suriye'nin yeni efendisi olan Rusya ile irtibat kurmakta gecikmedi Kamışlı'da PYD, Esed rejimi ve Rusya güçleri arasında iliÅŸkileri düzenlemek üzere bir irtibat bürosu kuruldu.
Kamışlı'daki irtibat bürosunda 7 Suriyeli irtibat elemanı görev yapacak.
PKK'nın, ”Eylemsizlik kararı”na gelince. PKK'nın açıklaması Ankara'da heyecanla karşılandı mı? Yok. Tam aksine, ”Taktik bir hamle” olarak görüldü. Peki bu karar çözüm süreci için yeni bir zemin olabilir mi?

PKK'nın eylemsizlik kararı Ankara'da bir karşılık bulmadı. Kandil bu kararını açıklamadan önce Ankara'da seçimlerden 10 gün önce eylemsizlik kararı alınacak ÅŸeklinde bir bilgi zaten vardı. “Sorun eylemsizlik kararı alınması deÄŸil, saldırıların durması ve Türkiye sınırları içinde silahlı mücadelenin bittiÄŸi kararının alınması” deniliyor. Geçen çözüm sürecinin en büyük zaafı geri çekilmenin durdurulmasıydı. Bu kez geri çekilme konusunda büyük bir hassasiyet var. Silahlı unsurlarını içeride tutan PKK'nın bunu ÅŸehir yapılanmalarını gerçekleÅŸtirdiÄŸi ve bölge üzerinde baskı unsuru olarak kullandığı biliniyor. Bu kez, silahlı unsurlar Türkiye sınırlarının dışına çıkmadan, silah bırakma konusu müzakere edilecek bir zemin olmadan, tek yanlı eylemsiz kararı heyecan oluÅŸturmuyor.

Elbette ki PKK'ya yönelik operasyonları yönetenler de çok iyi biliyor ki, bu iÅŸ daÄŸdaki son terörist ölene kadar sürmeyecek. Genelkurmay eski BaÅŸkanı Ä°lker BaÅŸbuÄŸ, ”PKK'yı 6 kez yenilgiye uÄŸrattık ama PKK bitmedi” demedi mi?
PKK, ÅŸehirlerde iyice geriletene ve psikolojik üstünlük tamamen devlete geçene dek bu operasyonlar sürecek. Sonra? Bir diyalog süreci baÅŸlayacak. Ancak BaÅŸbakan Yardımcısı Yalçın AkdoÄŸan'ın belirttiÄŸi gibi bu ”Nerede kalmıştık?” ÅŸeklinde olmayacak. Çözüm sürecinde bir gözü kapalı bir devlet vardı, bu kez tam aksine PKK'nın ÅŸehir ve kırsal yapılanmaları üzerinde devletin dört gözünü açtığı bir süreç olacak.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın ”Buzdolabına kaldırıldı” dediÄŸi çözüm süreci için AK Parti'nin seçim beyannamesinde güçlü ifadeler vardı. Kürt sorununa sivil çözüm AK Parti'nin en büyük baÅŸarı hikayelerinden biri. AK Parti kendi eserine sırt çevirme niyetinde deÄŸil.

Artık yıprandığı için adının bile deÄŸiÅŸip, ”Çözüm süreci” denilmeyeceÄŸini umuyorum. Yeni bir formatla, yeni bir süreç yaÅŸanacak.
Bu arada çözüm sürecinin arkasındaki önemli iradelerinden biri olan Öcalan'ın ise Ä°mralı'da geliÅŸmeleri takip ettiÄŸi söyleniyor. En az 8-9 kez çatışma süreçlerini ve çatışmasızlığı yaÅŸamış, Özal'dan ErdoÄŸan'a kadar çözüm süreçlerine tanık olmuÅŸ bir isim Öcalan. Çözüm sürecinin baÅŸarıya ulaÅŸmaması konusunda Kandil'i ve devleti suçladığı ifade ediliyor. Çözüm süreci baÅŸlar ve bir gün bana ihtiyaç olur diye hazırlık yaptığı biliniyor.

Tüm bunlar sahada yaÅŸananlar. Ama asıl belirleyici olan nokta 1 Kasım'da çıkacak tablo olacak. 1 Kasım'da sandıktan çıkacak sonuç birçok ÅŸeyin belirleyicisi olacak. Çözüm sürecinin kaderini de etkileyeceÄŸinden kuÅŸkum yoktur.