Sosyal Medya

Makale

Suruç Saldırısının İncirlik Üssüyle Bağlantısı Var mı?

Provakatif eylemler, olayın hemen ardından düşünmeden, akletmeden alelacele bağıracak, tepki verecek kişileri harekete geçirmek için yapılır.

Nitekim hedeflenen kitle beklendiği gibi bağırıp çağırıyor, suçluyor.

Provakatif eylemlerde (basılı, görsel ve sosyal)medya aracılığıyla çok fazla bilgi kirliliği pompalanır. Bu bilgilere olduğu gibi inananlar da paranoid komplo teorilerine kapılıp ortadaki tüm bilgileri ret edenler de aynı amaca hizmet eder.

En doğrusu makul şüpheci bir yaklaşımla, bilgileri (olanı ve olası olanı) değerlendirmektir.

Suruç olayını kim yaptı?

Açıklamalar IŞİD’i gösteriyor. Olabilir, ama PKK veya Batılı ve Dost(!?) müttefiklerimizin istihbarat birimlerinin yapmış olmaları benim için zayıf ihtimal değil.

Saldırı sonrası bana garip gelen birkaç noktayı paylaşmak istiyorum:

HDP’liler, üç kişilik bir etkinlik bile olsa hemen arzı endam ederken, Sosyalist derneklerin günler öncesinden duyurduğu ve Türkiye’nin dört bir yanından insanların katıldığı/katılacağı Kobani buluşması gibi önemli bir organizasyona katılmış olmamaları garip geliyor.

Bombacı olduğu iddia edilen kişi, parmaklarına kadar parçalanmış ancak DNA testiyle kimliği tespit edilebilmişken, nüfus cüzdanının nasıl yeni ve hasarsız durduğu kafamı karıştırıyor.

Bombalamadan hemen sonra,  polis olay alanını güvenlik çemberine almışken bombacı olduğu söylenen kişinin olay yerinde olması gereken kimliği Dicle haber ajansı tarafından servis edilmesi, ayrıca onca kimlik arasından sadece o kimlik sahibinin bombacı olduğunu iddia etmeleri de garip geldi.

IŞİD’e mal edilen bu saldırı için IŞİD’in bu saldırıyı üstlendiğine dair bir açıklama yok. Aynı gün ve saatlerde sınırın diğer tarafında Kobani içinde yapılan bombalı eylemi üstlendiğini açıklayan IŞİD, Suruç’taki patlama için hiçbir şey söylemiş değil.

Olayın olduğu günün gecesinde, PKK’nın üstlendiği iddia edilen (ki bu iddia BBC’ye ait)Ceylanpınar’da iki polis memurunun infaz ediliş şekli de çok garip. PKK’nın şimdiye kadar yapmadığı bir eylem şekli; PKK’dan çok profesyonel istihbarat ajanlarının işine benziyor.

IŞİD’in, şimdiye kadar Türkiye ile ciddi bir sıkıntı yaşamamışken, üç etrafı düşmanla çevirili iken nefes aldığı/sırtını dönebildiği Türkiye sınırına “gel beni vur” dercesine saldırması aptallıktan öte bir şey.

İşin garip yanı saldırının yapıldığı yer (Elbeyli/Cerablus), bir süredir Türk Askerinin içeri girip yığınak/tampon bölge oluşturmak istediği bölgede.Dikkat çekici diğer bir husus; birkaç haftadır İncirlik Üssü’nün Koalisyon uçaklarına açılması için hükümete baskı yapılıyorken bu saldırının olması.

Bunları alt alta koyunca (emin olmamakla beraber) bende oluşan kanaat şöyle:

İncirlik Üssünün, Batılı Koalisyonun Suriye içine yapacağı operasyonlarda kullanıma açılması için Hükümete baskı kurmak ve ülke halkının bu kullanım için olası tepkilerinin kırılması için bu eylemler yapıldı.

Ne zaman ABD Türkiye’den bir şey istese ve Hükümet de buna ayak direse ülkemizde bir anda bombalar patlamaya, terör olayları çıkmaya başlıyor.

Malumunuz Hükümet İncirlik Üssünün bu amaçla kullanımına taraf değil. Bu üssün IŞİD’e yönelik operasyonlarla beraber PYD’nin desteklenmesi ve diğer Suriyeli İslami direniş guruplarına yönelik saldırılar için kullanılacağını biliyor.

Hükümet, bu nedenle olabildiğince üssün kullanımına izin vermek istemiyor; izin vermek zorunda kalsa bile sınır boyunca Suriye tarafında uçuşa güvenli bir tampon bölge oluşturulması şartıyla vermek istiyor

Sanıyorum hükümet, bu son saldırılardan sonra fazla direnemeyecek; TSK’nın, Suriye’nin Cerablus bölgesine doğru 20-30 km kadar içeri girip doğu (Kürt bölgesi) ile batı (Türkmen-Arap bölgesi) arasında bir tampon bölge oluşturmasına karşılık buna izin verecek.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.