Makale
Suriye ile savaşa mı giriyoruz?
Suriye ile savaşa mı giriyoruz?
Hayır.
IŞİD'le savaşa mı giriyoruz?
Hayır.
Suriye'ye mi giriyoruz.
Galiba evet.
Peki ne yapacağız?
Tampon bölge oluÅŸturacağız.
Suriye'de uzunluÄŸu 110 kilometre olan ve İŞİD'in kontrolündeki Cerablus bölgesinde bir tampon bölge kurulması söz konusu. Ayrıntılarını aÅŸağıda paylaÅŸacağım ama tampon bölge için Suriye topraklarına girecek miyiz?
Türkiye sınırları içinden bu bölgenin kontrolü saÄŸlanabilse, Suriye topraklarına girilmesi düÅŸünülmüyor. Ama 110 kilometre uzunluÄŸunda 33 kilometre derinliÄŸindeki bir alanın obüs topları ile kontrol altında tutulması pek mümkün gözükmüyor. O nedenle oluÅŸturulacak tampon bölgeye göre asker, sınırın öte tarafına geçerek, “Tabur” ve bölük” seviyesinde birliklerimiz konuÅŸlandıracak.
Dünkü MGK toplantısı bu tür kararların alınması açısından tarihi önemi haizdi.
Önce yanlış anlaÅŸmalara yol açan bir iki noktayla ilgili ulaÅŸtığım bilgileri paylaÅŸmak istiyorum.
Suriye'de tampon bölge kurulmasıyla ilgili hazırlıklar kapsamında Genelkurmay BaÅŸkanı Necdet Özel, Güvenlik Zirvesi'nde BaÅŸbakan DavutoÄŸlu'ndan “Hükümet direktifi” istemiÅŸti. 2014 yılı Ekim ayında çıkarılan Suriye tezkeresinden sonra hükümet, askere yazılı bir direktif vermiÅŸti. Genelkurmay BaÅŸkanı'nın yeni direktif istemesi, ”Asker ayak mı diriyor. Koalisyon ihtimalinin ortaya çıkması askerin duruÅŸunu etkiledi mi” sorularına yol açtı. Hatta ”Genelkurmay BaÅŸkanı Özel'in 1 ayı kaldı o nedenle Suriye konusunda bir risk almak istemiyor” ÅŸeklinde deÄŸerlendirmeler yapılmaya baÅŸlandı.
Askeri kaynaklardan, Ankara'da birkaç gündür ciddi zeminlerde konuÅŸulan bu soruların cevabını araÅŸtırdım. Bu tür deÄŸerlendirmelerden rahatsızlar. O nedenle Genelkurmay BaÅŸkanı istifa edecek ÅŸeklindeki haberlerin üzerinde dahi durmak istemiyorum. “Görev süresinin dolmasına 3 gün kalsa dahi Genelkurmay BaÅŸkanı son ana kadar görevinin başında olur”
Ayak direme konusu da ayrı bir rahatsızlık nedeni.
“Gir denilirse gireriz. Hükümet kuruluÅŸu TBMM'nin ve siyasi partilerimizin görevidir. Asker, koalisyon hesabı yapmaz. Bu tür iÅŸlerin içine girmez. Bu TSK'ya hakaret etmektir”
Peki iÅŸin aslı ne? Asker neden yeni bir hükümet direktifi istedi. Suriye ile ilgili peÅŸ peÅŸe iki güvenlik zirvesi yapıldı. Suriye'de tampon bölge kurulması planlanan Afrin ile Kobani arasındaki Cerablus bölgesi IŞİD'in kontrolünde. El Nusra'nın başını çektiÄŸi Fetih Ordusu da Azez'i kontrol altında tutuyor.
Genelkurmay BaÅŸkanı Özel, 2 Ekim 2014 tarihli tezkere kapsamında TSK'ya verilen direktifin Suriye devletinden gelecek olan tehditlere yönelik olduÄŸunu belirtiyor. Tampon bölge kurulması düÅŸünülen bölgenin IŞİD'in kontrolünde olduÄŸu, TSK'ya IŞİD, PYD ve El Nusra'nın tehdit oluÅŸturduÄŸunu anlatıyor.
“Tampon bölge kurulması düÅŸünülen bölge özel bir yer. Özel bir durumla karşı karşıyayız. O yüzden buraya yönelik olarak yeniden yazılı bir direktif almamız lazım” diyor.
Başbakan Davutoğlu hemen o an talimat vererek, yazılı direktifi hazırlatıyor.
Özel durumdan kasıt ne?
Kurulacak olan tampon bölgede sadece TSK'nın konuÅŸlandırılması düÅŸünülmüyor. Aynı zamanda tampon bölgenin muhtemel sivil göçlerin karşılanması ve iskanı için de kullanılması planlanıyor. Ayrıca “EÄŸit-Donat” kapsamında da bu alanın deÄŸerlendirilmesi planlanıyor. Biliyorsunuz ABD ile yürüttüÄŸümüz EÄŸit-Donat faaliyeti kapsamında KırÅŸehir'deki Jandarma tesislerinde bu eÄŸitim veriliyor.
110 kilometre uzunluÄŸundaki tampon bölge için TSK'nın bir Harekat Planı var mı? Harekat Planı var. Daha önce hazırlanan Harekat Planları, hükümetten alınan yazılı direktif üzerine güncellenerek Genelkurmay'dan Kuvvet Komutanlıklarına gönderilmiÅŸ. Suriye'yle faaliyetlerden sorumlu olan 2'nci Ordu Komutanlığı'nda Harekat Planları güncellendi. Tabur seviyesine kadar Harekat Planlarının güncellendiÄŸi belirtiliyor. Tehdidin büyüklüÄŸün göre silah, harp araç ve gereçleri yenileniyor. Åžimdilik ek bir askeri takviye düÅŸünülmüyor. Ama hiçbir planlama ilk baÅŸtaki gibi cereyan etmiyor o nedenle asker takviyesi seçeneÄŸi açık tutuluyor.
Sorun ÅŸu? Tampon bölgenin uzunluÄŸu belli. Ama derinliÄŸi ne olacak? 5 km'lik bir derinlik olursa 2 tugay, 10-15 km'lik bir derinlik olursa 4 tugay konuÅŸlandırılacak. Ayrıca 110 kilometre boyunca asker tek tek sınıra dizilmeyecek. Gözcüler zaten gereken keÅŸifleri tamamlamış. Buna göre mevki açısından hakim bölgelere tabur ya da bölük seviyesinde, askeri birlik konuÅŸlandırılacak. Bu birliklerin hem gözetleme hem ateÅŸ gücü olacak. Menzili 40 kilometreyi bulan Fırtına Obüsleri bizim sınırımızdan içeriyi dövmeyecek, aynı zamanda içeride konuÅŸlandırılıp, tampon bölgenin güvenli olmasını saÄŸlayacak.
Güvenli Bölge ilan edildiÄŸi taktirde sınıra yerleÅŸtireceÄŸimiz ya da Suriye topraklarında konuÅŸlandıracağımız askeri birliklerimiz bölgeyi ateÅŸ altında tutacaklar mı? “Bir tehdit olmadan bölge bombalanmayacak. Bir saldırı ya da saldırı ihtimali olursa misliyle cevap verilecek”
Uçağımızın düÅŸürülmesinden sonra Suriye'ye karşı angajman kurallarını ilan etmiÅŸtik. Aynı kurallar IŞİD ya da PYD için geçerli olacak mı? “Angajman kuralları Suriye devletine karşıydı. Terör örgütüyle angajman kuralları iÅŸlemez” deniliyor.
Suriye topraklarında tampon bölge oluÅŸturulması askeri bir karar olmanın yanı sıra diplomatik boyutu da bir o kadar önemli.
O nedenle DışiÅŸleri Bakanlığı, Suriye rejimi ile diplomatik iliÅŸkilerini sürdüren Ä°ran ve Rusya ile temas halinde. Ayrıca BM Güvenlik Konseyi dönem baÅŸkanı sıfatıyla Malezya da bilgilendiriliyor. Ä°ran ve Rusya üzerinden, Suriye'ye, “Suriye'nin toprak bütünlüÄŸü konusunda bir sorunumuz yok. Ama askeri varlığımıza müdahale edersen, sana misliyle cevap veririz” denilecek.
Burada ABD faktörünü gözardı etmemek lazım. Bakalım IŞİD'le mücadelenin liderliÄŸini yürüten ABD tampon bölge konusunda sorun çıkaracak mı yoksa anlayış mı gösterecek? Bunu test etmiÅŸ olacağız.
Türk askeri sınırın ötesine geçecek mi sorusuna tekrar dönecek olursak, cevap ÅŸu: ”KeÅŸke imkan olsa da sınırın öte tarafına geçmesek. Ama ÅŸartlara baktığımızda bu pek mümkün gözükmüyor.”
Henüz yorum yapılmamış.