Sosyal Medya

Makale

O kedi o trafoya girmeyecek

tarihinde yayınlandı.

7 Haziran 2015. Saat 19:00. Son zamanlarda geçirdiÄŸimiz bütün seçim günleri gibi oldukça sakin bir gün geçirmiÅŸiz ülkece. Oy vermekten dönerken çekirdeklerimizi almışız. Sosyal medya yine aslı astarı olmayan seçim sonuçlarıyla dolu. Fakat artık ÅŸerbetlenmiÅŸiz. Yüksek Seçim Kurulu'nun yayın yasağını kaldırmasını beklemiÅŸiz güvenilir sonuçlara ulaÅŸmak için. Ve yayın yasağının kalkmasıyla birlikte ilk sonuçlar açıklanmaya baÅŸlıyor. Sunucu okuyor: 'Yurt genelinde açılan sandık oranı %8. Buna göre AK Parti %54, CHP %17, MHP % 13, HDP %14…' 

Normal karşılıyorsunuz bu ilk sonuçları. Sürpriz yok. Sürpriz yok, zira ilk sonuçlar ağırlıklı olarak oy verme iÅŸleminin saat 16:00'da bittiÄŸi DoÄŸu ve GüneydoÄŸu illerimizden gelmiÅŸ. 

Saat 20:20'ye geldiÄŸinde tablo epeyce netleÅŸiyor. Açılan sandık sayısı oransal olarak %40'ları geçmiÅŸ durumda. AK Parti %48, CHP %25, MHP % 16 bandına oturmuÅŸ. HDP ise %10,2 oranında oy almış. Türkiye'de herkes nefesini tutmuÅŸ, HDP'nin barajı geçip geçmeyeceÄŸi meselesini merakla bekliyor. Batıdan sandık sonuçları geldikçe HDP'nin oy oranları dalgalanıyor. %9,8 oluyor, %10,4'ü görüyor falan… 
Artık tüm Türkiye'de hava kararmış durumda. Saatler 21:30'u, açılan sandık sayısı %65'i bulmuÅŸ. HDP, %10 bandında gelip gidiyor. 

Ve bir ÅŸey oluyor. Önce sosyal medyada dalga dalga yayılan haberler, ardından televizyonlara da sıçrıyor. Türkiye'nin çeÅŸitli illerinden elektrik kesintisi haberleri gelmeye baÅŸlıyor. CHP, her zamanki tarzıyla 'çalınan oylardan' falan söz ediyor. AK Parti yetkilileri, geçen seçim olduÄŸu gibi 'kardeÅŸim, elektrikler kesildiÄŸinde AK Partili görevliler gece görüÅŸ gözlüÄŸü mü takıyor' gibisinden açıklamalar yapıyorlar. Tabii bir de 'trafoya giren kedi' açıklaması geliyor. 

Yaklaşık 1-1,5 saat bu elektrik kesintisi haberleriyle uÄŸraşıyoruz ülkece. Durum stabil hale geliyor tekrar. Bu esnada açılan sandık sayısı oransal olarak %90'ı da geçmiÅŸ durumda. HDP'nin oy oranı %9,5 civarına oturmuÅŸ. Artık yerinden kımıldamıyor. 
Haklısınız. GeniÅŸ bir hayal gücü ile deÄŸil, gayet kısıtlı bir akıl yürütme ile yazdım yukarıdaki satırları. Ancak lütfen söyleyin. Hanginize 'olamaz' geldi yukarıdaki seçim gecesi akışı… 

'Çabuk unutmak' bizim ortak derdimiz galiba. Her ÅŸeyi, yaÅŸanan her geliÅŸmeyi bir an önce unutmaya ayarlıyız. Tamam, 'hafıza-ı beÅŸer, nisyan ile maluldür' denilmiÅŸti, onu biliriz. Ancak bazen bazı önemli ÅŸeylerin üstesinden gelebilmek için bize gereken tek ÅŸey vardır: 'Unutmamak.'

Bakın, daha 1 ay önce, savcımızın DHKP-C tarafından ÅŸehit edildiÄŸi o gün, ülkenin tamamında elektrikler kesildi. DoÄŸrusu, o gün yaÅŸanan kesintilerle ilgili hepimizi tatmin edecek bir cevap da alamadık yetkililerden.
Belki de o gün bir yapının, bir örgütün, bir kötülük organizasyonunun 'yapabiliyor muyuz' testi idi o kesintiler. Bunu bilemiyor, ancak tahmin yürütebiliyorum. 

Açık konuÅŸmak gerekirse, seçim gecesi gerçekleÅŸecek diÄŸer tüm olumsuzluklar bir yana, olası bir elektrik kesintisi durumunun 'en tehlikeli senaryo' olacağını düÅŸünüyorum. Allah göstermesin, Türkiye genelinde ya da bölgesel olarak gerçekleÅŸecek kesintilerin ülkemize faturası çok ağır olabilir. 

Daha ÅŸimdiden 'bizi Meclis'e sokmak istemiyorlar' diyerek sanki HDP'nin Meclis'e girip girmemesi verilecek oylara baÄŸlı deÄŸilmiÅŸ gibi davranmaya baÅŸlayan, siyaseten sorumsuz açıklamaları duymaya baÅŸladık. CHP'nin de, olası bir baÅŸarısızlıkta (bence olası deÄŸil mukadder) 'trafoya giren kedi' muhabbeti açacağı kesin gibi. 

Bu noktada alınması gereken tedbirlerin tümünün alındığından emin olarak seçime girmemiz çok büyük önem arz ediyor. Oy kullanılacak okulların tamamında derhal devreye girecek jeneratörler bulundurmak bu tedbirlerin ilki ve çok önemlisi. DiÄŸer yandan, yaÅŸanacak olumsuzluklarda krizi 'esprilerle, ÅŸakalarla' atlatmaya çalışmak yerine Türkiye'nin tamamını ikna edecek açıklıkta bilgi verilmesi, bilgi saklanmaması da çok mühim. 

'Aşırı yorum bu' diyebilirsiniz. Ancak geçtiÄŸimiz yerel yönetim seçimlerinde Ankara'da sıcak çatışmanın kıyısından güçlükle dönüldüÄŸünü unutmayalım lütfen. Bari bu sefer unutmayalım. 
Ne diyordu Kafka: 'Åžüphe etmek ve kötüsünü beklemek, krizi çıkmadan önlemeye yardımcı olur abiler. Gerçi ben kriz yoksa da hep kötüsünü beklerim; ama siz bana bakmayın.' 

yenisafak.com

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.