Sosyal Medya

Makale

Atatürk-Seyit Rıza görüşmesi, tarih değiştirecek hesaplaşma

BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, “Alevi meselesi” konusunda birkaç ay önce bazı projeler açıklamayı düÅŸündüÄŸünü ancak “seçim yatırımı olarak algılanır” diye konuyu 7 Haziran sonrasına ertelediÄŸini söyledi.

Kendisine ait; “Alevilik meselesi o kadar zor deÄŸil, yeter ki ideolojik, siyasi ve dış unsurlar bakımından istismar edilmesin” ifadesi, bu topraklarda çözümsüz gibi görünen bir çok sorunun nasıl kangren haline getirildiÄŸinin de göstergesi. DavutoÄŸlu'nun sözlerinden, etnik krizlerden sonra mezhep krizinin bütün ülkeleri rehin aldığı bir dönemde “Alevi meselesi” ile ilgili AK Parti'nin radikal denebilecek bir açılım, çıkış yapacağı izlenimini edindim.

Bu meselelerin seçim yatırımına, oy hesabına indirgenecek kadar günübirlik olmadığını hepimiz biliyoruz. Ama yine de günü kurtarma dışında esaslı çözüme iliÅŸkin bir yaklaşım geliÅŸtiremiyoruz. Yıllardır bir ideolojik kamuflajla Alevileri yanlarında tutanların bile konuyla ilgili hiçbir adım atmadığı ortada.
Bugün Avrupa'daki Alevi dernekleri üzerinde büyük oranda söz sahibi olan Alman istihbaratının bile bu konudaki çalışmaları yıllara dayanıyor ve sonuçta bu çalışmalar bugün Türkiye'nin iç güvenliÄŸini ciddi oranda tehdit eder hale gelebiliyor.

Farklı olanları toptan imha edin

Sadece Alevilik deÄŸil, bir çok konuda 20. yüzyıl bizim için ayrışmalar ve çatışmalar tarihidir. Avrupa 2. Dünya Savaşı sonrası kenetlenirken aynı dönemde bizim coÄŸrafyaya, Birinci Dünya Savaşı ile baÅŸlatılan ayrıştırma projelerinin çok daha acımasız örnekleri dayatılmıştır. Etnik farklılıklar, mezhep farklılıkları, bütün kimlik farklılıkları bize ve yakın çevremizdeki ülkelere çatışma gerekçesi olarak sunulmuÅŸ, 20. yüzyılda bu coÄŸrafyada oluÅŸturulan yönetim biçimlerinin hepsi bu farklılıkları yok etmeye ayarlanmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk dönemlerine bakın aynı resmi göreceksiniz. Farklılıklar belirsizleÅŸtirilip yok edilecek, yeni bir toplum inÅŸa edilecek, bu farklılıklar üzerinden geliÅŸen tehditler böylece ortadan kaldırılacaktır. Cumhuriyet'in bu tutumu hem bir modernleÅŸme projesinden hem de bir korkudan kaynaklanıyordu.

Çünkü o farklılıklar yerel olmaktan çıkıp küresel oyun kurucular için bir müdahale sebebi haline getiriliyordu. Mesela “Kürt meselesi”nin çözümsüzlüÄŸünün sebebi de buydu. Mesele Türkiye ile Kürtler arasında bir mesele olmaktan çoktan çıkmıştı ve Türkiye'ye karşı kullanılan bir müdahale kartına dönüÅŸmüÅŸtü. Bu ülkenin, bu coÄŸrafyanın insanları birbirlerinin diliyle oturup konuÅŸmayı çoktan unutmuÅŸtu. Oysa ortada ”farklı” olan yoktu ve herkes bu toprakların hamurundan yoÄŸrulmuÅŸtu!

Bir yüzyılı, bir ülkeyi kaybetmemek için..

20. yüzyıla özgü bölgesel yönetimlerin geleneksel refleksleri bu konularda hep aynı oldu. Endonezya'nın Pançasila'sına bakın, Irak ve Suriye'nin Baas yönetim anlayışına bakın. Hepsinin refleksinin Cumhuriyet refleksleriyle aynı olduÄŸunu göreceksiniz. Dini dönüÅŸtürme, toplumu dönüÅŸtürme, farklılıkları yok etme, merkezi güçlü tutma, eÄŸer dönüÅŸtüremiyorsa yok etme anlayışı bütün bu ülkelerde hakim olmuÅŸtur.

Dersim konusunda oldukça cesur çıkışlar yapan AK Parti siyasi aklının, Alevilik meselesinde de aynı cesur çıkışı yapacağını düÅŸünüyorum. Çünkü, yeni bir ülke inÅŸa etme, ayrışma ve çatışma alanlarının üzerine gitme, toplumu bütün farklılıklarıyla kaynaÅŸtırma derdinde olan bu aklın, bütün bu sorunların kaynağı olan 20. yüzyıla özgü vesayetçi anlayışla hesaplaÅŸma içine girdiÄŸini söyleyebiliriz. Bu ülkede ve bu coÄŸrafyada yaÅŸayanlar için 21. yüzyılın en büyük mücadelesi iÅŸte o ayrışma ve çatışma rüzgarlarını tersine çevirmektir. Bunu baÅŸaramazsak, gerçekten de bir yüzyılı daha kaybedeceÄŸiz.

Atatürk Seyit Rıza'ya ne dedi?

Bugün Yeni Åžafak'ta bir “belge” göreceksiniz. Dersim isyanı, ardından gelen kanlı baskın sonrası idam edilen Seyit Rıza ile Cumhuriyet'in kurucu lideri Atatürk arasında gerçekleÅŸen ve bugüne kadar gizli tutulmuÅŸ konuÅŸmanın tutanağı bu. Bu görüÅŸmeden hemen sonra Seyit Rıza idam edilir. Yani o konuÅŸma, son sözleridir. OkuduÄŸunuzda, yukarıda anlattığım, Türkiye ve yakın coÄŸrafyada yüzbinlerce insanın ölümüne neden olan “farklı olanı yok etme” düÅŸüncesinin ibret dolu bir örneÄŸini göreceksiniz.

Sabiha Gökçen'in adı o havaalanından silinsin

Önümüzdeki günlerde yayınlayacağımız Sabiha Gökçen belgeleri sonrasında, Kurtköy'deki o havaalanının adının deÄŸiÅŸtirilmesini eminim siz de isteyeceksiniz. Biz bu isim deÄŸiÅŸikliÄŸi için çaÄŸrılar yapacağız, takipçisi olacağız, yetkili çevrelerden bu konuda duyarlılık bekleyeceÄŸiz. Böyle ırkçı insanların adının hala yaÅŸatılıyor olması, bu ülke için gerçekten acımasızlıktır.
Hükümetin seçim sonrası Alevi meselesi ile ilgili yapacaklarının ayrıntılarını bilmiyorum. Ama Alevileri de, Sünnileri de, Kürtleri de ve daha ne kadar fraklı kimlik varsa hepsini de dışlayan, sindiren, tehdit gören bu tarihle bu ülkenin bir hesaplaÅŸma içine girmesi gerekiyor. Bir süre sonra yayınlamayı düÅŸündüÄŸümüz ve benim tanık olduÄŸum Dersim belgeleri, insanın kanını donduracak ölçüde.

Belgeler aynı zamanda CHP'nin gizli tarihidir..

Bunlar aynı zamanda CHP'nin gizli tarihidir. Yıllardır gizlenen bu bilgileri, 7 Haziran seçimlerinde ağırlıklı olarak Alevi oyları üzerine hesap yapan CHP hiçbir zaman açmaya cesaret edemeyecektir. Çünkü bugüne kadar gizleyenler kendileridir. Yine Alevi oyların peÅŸine düÅŸen HDP'nin bu tür dosyaları açmaya niyetinin hiçbir zaman olmayacağını da buraya ekleyelim.
Bu cesareti kimler gösterebiliyorsa Türkiye'yi deÄŸiÅŸtirecek olanlar da onlardır. Toplumun bir kesiminin “toptan imhasına” karar veren bir zihniyetin bu günahlarla yüzleÅŸme cesareti hiçbir zaman olmayacaktır.
Yapmak istediÄŸimiz ÅŸey; 20. yüzyıla ÅŸekil veren, yüz yıldır devam eden, aslında bölgesel bir proje olan, bugünlerde mezhep kimliÄŸi üzerinden bölgeyi yeniden parçalara ayırmak üzere olan farklılıkları çatıştırmaya ayarlı yıkım projelerine dikkat çekmektir.
Bu hazin hikayeleri yeniden yaÅŸamamak için bir uyarı yapmaktır. Türkiye'nin bu zihniyeti dönüÅŸtürme çabasına, bu kanlı geçmiÅŸle yüzleÅŸme çabasına biraz olsun katkıda bulunmaktır.

Tarih değiştirecek hesaplaşmadır bu..

Bu belgeleri okudukça, gerçekleri öÄŸrendikçe 20. yüzyılın nasıl bir kabus dönemi olduÄŸunu görecek, o zihniyeti dönüÅŸtürmenin hepimiz için tek kurtuluÅŸ olduÄŸunu göreceksiniz.

Ä°ÅŸte son yıllarda Türkiye'de yaÅŸadığımız bütün kavgaların arkasındaki en büyük kavga budur. Yeni bir toplumsal sözleÅŸmenin, yeni bir kuruluÅŸ sözleÅŸmesinin mücadelesini verenlerle ona karşı direnen yerel ve uluslararası cephe arasındaki bu kavga, tarih deÄŸiÅŸtirecek bir hesaplaÅŸmadır.

yenisafak.com

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.