Sosyal Medya

Makale

Okmeydanı versus Çarşamba

tarihinde yayınlandı.

Muhammed Burak Sezer. GeniÅŸ pantolonlu, kısa ve temiz sakallı, sarıklı bir adam. 30’unda var yok. O gün, sırtına çantasını alıp Ä°stanbul’u dolaÅŸmaya çıkmış. Okmeydanı Fatma Girik Parkı’nın önüne geldiÄŸinde bir grubun saldırısına uÄŸramış. Grup, Muhammed Burak Sezer’i IŞİD militanı olduÄŸu bahanesiyle dakikalarca dövmüÅŸ. Bir esnaf 155’i aramasa belki de o parkın önünden Burak’ın cansız bedeni alınacaktı. 
‘Ben abi, iÅŸ arıyorum ya. Ä°ÅŸ bulursanız çalışırım Allah’ın izniyle. Camiye gidecektim abi. Camiyi sordum. Ben hayatımda ilk defa buraya geldim. Çantam vardı o da gitti, Kur’an-ı Kerim vardı o da gitti. Ama bilmiyorlar. Bilseler yapmazlar abi. (Ellerini kenetleyerek havaya kaldırıyor) biz böyle olsak var ya olay bitecek de… Biz dayak yedik tamam da, vuran ellerden de Allah razı olsun, vurmayan ellerden de Allah razı olsun. Bir yeter ki böyle olalım (ellerini yeniden kenetliyor.) Benim ayaklarımdan baÅŸka ulaşım aracım yok abi. Ayakta durabildiÄŸin kadar hayattasın.’ 

Bunlar, Burak’ın kameralara yaptığı konuÅŸmadan cümleler. 

Olay tastamam ÅŸöyle görünüyor benim baktığım yerden. Ä°ÅŸsiz, sınıfsal olarak kendisini dövenlerden neredeyse hiçbir farkı olmayan bir adamı sadece sarık takıyor, sadece sakalı var diye öldüresiye dövmüÅŸ birileri. Muhtemelen devrimci falanlar. Ve muhtemelen sosyal medyadan ‘mahallemize giren bir IŞİD ajanını devrimci kolluk güçlerimiz bertaraf etti. YaÅŸasın halkların kardeÅŸliÄŸi, yaÅŸasın örgütlü sınıf mücadelemiz’ cümleleriyle duyuracaklar olayı. 
Merak edenler için söyleyeyim. Burak’ın dövülme görüntüleri yok. Burak sakallı ve sarıklı olduÄŸu için beyanını esas da kabul edemeyiz. Olayı gören esnafın ifadesine de hiçbir ÅŸekilde müracaat edemeyiz. Çünkü zaten bütün esnaflar AKP’li. Bir AKP’linin doÄŸruyu söyleme ihtimali konu dışı. 
O halde ne yapalım? Bence ÅŸöyle izah edelim olayı: ‘Aslında Burak, kafasını gözünü taÅŸlara, demirlere vurup ‘beni IŞİD militanı diyerek dövdüler’ diye kameralara açıklama yapan bir provokatör olabilir. Hem zaten Okmeydanı Fatma Girik Parkı’na sarıkla, sakalla, geniÅŸ pantolonla gidip ‘cami nerde’ diye sormak provokasyonun ta kendisidir. Okmeydanı öyle her önüne gelenin girip istediÄŸi kıyafetle dolaÅŸabileceÄŸi, hele caminin yerini sorabileceÄŸi bir yer deÄŸildir. Zaten bu AKP’lilerin hepsi böyle ÅŸekerim. Ä°ÅŸleri güçleri provokasyon. Yoksa bizim aşırı özgürlükçü, sınıf bilinci acayip geliÅŸmiÅŸ yiÄŸit çocuklarımız ‘ayaklarından baÅŸka ulaşım aracı olmayan’ iÅŸsiz bir garibanı üstelik bir tek kiÅŸiye karşı it sürüsüne benzer bir kalabalıkla niçin dövsünler? Bizim çocuklar öyle ÅŸey yapmaz.’    
Hadi gelin kanalı deÄŸiÅŸtirelim. Size, ODTÜ’de bu günlerde dağıtılan bir bildiriden birkaç cümle aktarayım: ‘ODTÜ’nün tarihinde ne faÅŸizme ne de dinci gericiliÄŸe yer vardır. Bizler bu mirası sürdüreceÄŸimizi, ülkemizde bilimin kalesi olan ODTÜ’de kadın düÅŸmanlığına, bilim karşıtlığına izin vermeyeceÄŸimizi ilan ediyoruz! Dinci gericiliÄŸe karşı aklı, bilimi, eÅŸitliÄŸi, özgürlüÄŸü savunmaya devam edeceÄŸiz. Bu çetelere sımarıkça saldırma, ardından da maÄŸdur edebiyatı yapma özgürlüÄŸü tanımayacağız!’ 
Bu bildirinin dağıtıldığı, özgür bilimin kalesi ODTÜ’de geçen hafta dört öÄŸrenci ‘Ä°BDA-C militanısınız’ diyerek darp edildi. Yine geçen hafta ODTÜ kantininde kitap okuyan baÅŸörtülü öÄŸrenciler darp edilerek masalarından kaldırılmaya çalışıldı.  

Bu iÅŸleri yapanlarla yukarıda okuduÄŸunuz cümleleri yazanlar aynı. Kadın düÅŸmanlığına geçit vermeyen anlı ÅŸanlı gençlerimiz baÅŸörtülü öÄŸrenci darp etmeye, özgürlüÄŸün yılmaz savunucusu yiÄŸit delikanlılarımız bir aidiyetleri var diye adam dövmeye meraklılar. 
Åžimdi burada bir duralım. Hem Okmeydanı’nda hem ODTÜ’de hem de Türkiye’nin pek çok yerinde asıl şımarıklığı asıl küstahlığı kimlerin yaptığına dair bir ÅŸüphem yok. Okmeydanı - ÇarÅŸamba gerginliÄŸinde kazananın kim olacağına dair de… 
‘Millet ve memleket zarar görmesin; sabredelim’ sloganıyla büyütülmüÅŸ insanların nezaketini yanlış anlamanın ve sabırlarını zorlamanın gerçekten âlemi yok. 
Ne diyordu Faulkner: ‘Nezaketi de, sabrı da, diÅŸ sıkmayı da yanlış anlamamak lazım. Müslümanlar korkmaz abiler. Erteliyorlarsa, mutlaka vardır bir bildikleri…’ ,

yenisafak.com

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.