Sosyal Medya

Makale

Öcalan ne diyebilir?

Çözüm süreci gündemi, bir kere daha, Öcalan’ın 21 Mart Nevruz günü bir mektup tarzında bildireceÄŸi görüÅŸlere kilitlenmiÅŸ durumda.

2013 Nevruzundan bu yana 2 yıl geçti. O nevruz açıklaması öncesinde de Öcalan’ın örgüt liderliÄŸinden hareketle nevruz deklarasyonuna kilitlenilmiÅŸ, sürecin en azından örgütün hattu hareketi itibariyle Nevruz’dan sonra Öcalan’ın iÅŸaretlediÄŸi istikamette seyredeceÄŸi öngörülmüÅŸtü.

Öcalan o deklarasyonda, silahlı mücadele döneminin sona erdiÄŸini bildirmiÅŸ, siyasete ve demokratik mücadeleye vurgu yapmıştı. Bu arada, barış sürecine zemin olmak üzere Türklerin ve Kürtlerin Ä°slam Bayrağı altında bin yıllık yürüyüÅŸüne iÅŸaret etmiÅŸ, bu coÄŸrafyada bu birlikteliÄŸin hayati önemini vurgulamıştı.

Kandil ayak sürüdü, silahlı birlikler Türkiye’yi terk etmedi, silahlar bırakılmadı.

Hükümet ise, sürecin Kürtlerin maÄŸduriyetini gidermeye iliÅŸkin boyutunu, örgütle herhangi bir pazarlığa yönelmeden kendi inisiyatifi ile ve “zaten yapılması gerekli” düÅŸüncesiyle hayata geçirdi. Gerek doÄŸu- GüneydoÄŸu’ya yatırım hamleleri gerekse red- inkar - asimilasyonun devreden çıkarılması, Kürt kimliÄŸinin hayat içinde özgürce kullanılması noktasında önemli adımlar atıldı.

Ama silahlı yapı var olmaya devam etti. Üstelik 6-8 ekim gibi, 50 kiÅŸinin ölümüne yol açan ve kamu düzenini berhava eden bir “serhildan” gerçekleÅŸti. Bu olay, örgütün KCK boyutuyla bölgede “paralel bir tedhiÅŸ ortamı” oluÅŸturduÄŸu gerçeÄŸini gözler önüne serdi.

Bu defa devlet, “kamu düzeni” duyarlılığını ortaya koydu. Barış sürecinin örgütün “paralel devlet” halinde bölgeye yerleÅŸmesi demek olmadığını anlatmak lazımdı. Bundan öncelikle bölge insanı rahatsızdı.

“Kamu düzeni hassasiyeti” özellikle Ä°mralı nezdinde ifade edildi. Oradan HDP’ye intikal ettirildi. Hükümet - HDP görüÅŸmelerinde kamu düzeni ana baÅŸlıklardan birisi oldu. Sonra hükümet Meclis’ten geçirmek üzere iç güvenlik paketini devreye soktu. Bu defa HDP, iç güvenlik paketine karşı bir tavır içine girdi.

Ama ana sorun, ülke içindeki silahlı yapı idi. O orada duruyordu, belki de daha derinleÅŸerek duruyordu.

Acaba bu silahlı yapı hadisesi, aynı zamanda örgütün herhangi bir zamanda baÅŸlatabileceÄŸi silahlı isyan için kimi yerlere silah gömmüÅŸ olması ihtimalini de içinde barındırıyor muydu?

GörüÅŸmeler oluyor, oluyor, oluyor.

Örgüt cenahının kafası, bölgedeki uluslararası konjonktür sebebiyle karışıyor, karışıyor, karışıyor.

Ama tabii ki Öcalan, Kandil’deki itibarına iliÅŸkin soru iÅŸaretleri var olsa da, açıktan bir sorgulama yapılamadığı için hala örgütün merkezindeki irade olarak gözüküyor.

Ve bu durum, bu Nevruz’u da “Öcalan mektubu”nun beklendiÄŸi kritik bir tarih haline getiriyor.

Bu beklenti içindeki hayati soru ÅŸu:

- Öcalan ne söylerse “zamanın vacibi” denebilecek ÅŸeyi söylemiÅŸ olur?

Zamanın vacibi, yani günün gerektirdiÄŸi söz.

Bu hiç kuÅŸkusuz “silahların bırakılması”dır.

BaÅŸka hiçbir sözün anlamı yok.

Åžart - ÅŸurt, ÅŸunlar olmazsa vs. türünden kurulacak cümlelerin hiçbir kıymet-i harbiyesi olmayacaktır. Bu tür sözler, boÅŸ ayak sürümeler olarak görünecektir.

Barış sürecinin evrilmesinin önündeki tek engel, silahlı yapının devam etmesidir.

Bir süre önce yazdım, “Öcalan’ın sınavı” dedim. Soru, Öcalan’ın örgüt üzerinde etkili olup olmadığı ile ilgili sorudur. 2013’teki çaÄŸrı resmen karşılıksız kalmıştır. Öcalan’ın o karşılıksızlık konusuna bakışını merak ediyorum. Åžimdi de “Acaba Kandil nasıl tepki verir?” hesabıyla ikircikli bir dil kullanılırsa, belli ki bu, barışa hizmet etmeyecektir. Onun için, ikircikli yorumlara fırsat vermeyecek net bir tavır sergilenmelidir.

22 temmuz gazetelerinin manÅŸeti ya da Diyarbakır’dan tv’lere geçilecek “FlaÅŸ haber”in baÅŸlığı ÅŸöyle olmalıdır:   

Öcalan bir kere daha seslendi: Silahlar bı-ra-kıl-ma-lı-dır!

Bu Nevruz’la tarihe not düÅŸülmelidir. Bölge insanı devlet dışında hiçbir gücün silahlı varlığı ile tehdide maruz olmamalıdır.

Devletin silahı da sadece ülkenin ve vatandaşın güvenliÄŸi için devreye girmelidir.

Hadi bakalım.

haber.star.com

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.