Sosyal Medya

Makale

Gerçekte ne oluyor?

tarihinde yayınlandı.

14 Aralık operasyonunun kısa tanımı şudur:
Emniyette ve yargıda etkinliÄŸi olan “devlet dışı” bir yapı, medyada kamuoyu oluÅŸturma imkanını da devreye sokarak, düÅŸman bildiÄŸi bir baÅŸka sivil yapıyı, üzerine terörist damgası vurup yok etmek isterken devlet tarafından yakalanıyor ve mahkemeye çıkarılıyor. 

17 Aralık olayı da, Emniyette ve Yargıda etkinliÄŸi olan “devlet dışı” aynı yapının, medyada kamuoyu oluÅŸturma imkanını da devreye sokarak ve bu defa yolsuzluk damgasını kullanıp, üç dönemdir halkın oyu ile iktidarını sürdüren bir siyasi kadroyu saf dışı bırakma olayıdır.  

Terör de üzerine gidilmesi gereken bir alandır, yolsuzluk da. Bu alanların üzerine gitmek giden için hareketi kolaylaÅŸtıran, üzerine gidilen için savunmayı zorlaÅŸtıran bir durum ortaya çıkarır. Normalde bu alanların üzerine gitmek her ülke için kaçınılmaz bir zorunluluktur da.

Ancak, devlet dışı bir yapı, Emniyette ve Yargıda örgütlenip, kendi başına “tehdit deÄŸerlendirmesi” yapıp harekete geçtiÄŸinde, ülke için baÅŸka bir sorun ortaya çıkar. “Paralel yapı” denen problem buradan türer.  

Bir sivil yapının, kendisini, böyle bir konumda görür hale gelmesi gerçekten önemlidir. Bu güç zehirlenmesi demektir.

Bu yapı, mesela parti olsa, seçime girse, ülke yönetimi için halkın güven oyunu alsa, Hükümet olsa, devlet adına meÅŸru bir çerçevede hareket edebilir, yaptıklarının hesabını da millete verir.

Åžu an “Camia” diye konuÅŸtuÄŸumuz yapı, halka hesap verecek olan bir siyasi yapının içinde, kendi siyasetini gütmek gibi bir iÅŸi yapıyor ve halka da hesap vermek gibi bir sorumluluk taşımıyor.

Hatta, içine yuvalandığı siyasi yapıyı da bir süre sonra tasfiye etmek gibi bir “Cür’et” noktasına geliyor.

GeçtiÄŸimiz yıl 17 Aralık’ında, evet içine yuvalandığı siyasi yapıyı tahrip etme cür’etini devreye sokmaya baÅŸladığında patladı bu çarpık geliÅŸme.

Ondan bu yana da devlet bu yapı ile hesaplaÅŸmaya çalışıyor. Devletin bu süreçte geldiÄŸi deÄŸerlendirme “Legal (meÅŸru) görünümlü illegal (gayrı meÅŸru) tanımlama” noktasıdır.

Åžimdi devlet, bir yandan kendi bünyesini özellikle Emniyet, Yargı gibi stratejik alanlar olmak üzere, “paralel” özelliÄŸi taşıyan odaklaÅŸmalardan arındırmaya çalışıyor. Bir yandan da, bu paralel odaklaÅŸmanın geçtiÄŸimiz yıllar içinde girdiÄŸi “hukuksuzluklar”ı gün yüzüne çıkarmaya ve bir tür hataları tamir etmeye uÄŸraşıyor.

Ä°lk belirtilerine bakıldığında birçok hukuksuzluÄŸun icra edildiÄŸi izlenimini edinmek zor deÄŸil. Kimbilir, belki de Mehmet Nuri Turan ÅŸikayet etme cesaretini göstermemiÅŸ olsaydı, devlet içindeki paralel yapı, bir grubu TahÅŸiyeci diye boÄŸmayı baÅŸaracaktı. Kaldı ki aylarca hapiste tutmaya muvaffak olunmuÅŸ.

Cübbeli Ahmet’in cezaevine girmesinde bu yapının yürüttüÄŸü operasyondan söz ediliyor.

Dün, Galatasaray BaÅŸkanı Duygun Yarsuvat’ın spor yazarı Attila Gökçe’ye söylediÄŸi husus, “Fethullah grubu Aziz Yıldırım’dan 50 milyon dolar istedi, Aziz Yıldırım da Fenerbahçe de bu parayı vermedi. Ondan sonra malum süreç baÅŸladı” iddiası. Olabilir mi, diye soruyor ve “Olmaz, mümkün deÄŸil” diyemiyorsunuz. Aziz Yıldırım’ın 2 yıl içerde kalmasını anlamlı buluyorsunuz.

Balyoz ve Ergenekon davalarını kuÅŸkulu hale getiren ÅŸey de, paralel yapı adına tehdit deÄŸerlendirmesi yapma ve suç üretme mekanizmasının iÅŸletilebilirlik imkanı oluyor. Benzeri ÅŸekilde ordu hiyerarÅŸisi içinde falancaların tasfiye edilmesi kararının verilmesi ve diyelim eskort kızlar ve casusluk davasının oluÅŸturulması olayı...

Selam-Tevhid davası, mesela, Camia’nın Ä°ran’a yönelik tehdit deÄŸerlendirmesi ile devreye soktuÄŸu bir operasyon gibi gözüküyor.

Devlet, Adana’daki TIR olayında bit yeniÄŸi görüyor. Orada da, Jandarma - Yargı gücüyle Ak Parti iktidarını Suriye’de terör örgütlerini destekliyor göstermek gibi uluslararası bir projeye eklemlenme söz konusu.

TÜBÄ°TAK’ın içinin paralel mantıkla yeniden dizayn edilmesi... Kriptolu telefonların dinlenmesi...

Size baÄŸlı Maliyecinin, esnafı sıkıştırması gibi hadiseler çok çok basit kalıyor bu tür makro stratejik operasyonlar yanında.

Bu acayip yapıdan, memleketin ÅŸurasındaki burasındaki “Hizmet baÄŸlısı”nın haberi var mıdır, diye sorarsak, cevabı, “Hükümet bile, medyanın göbeÄŸinde bulunan bizler bile 10 yıl sonra uyandığımıza göre onların nasıl haberi olsun” diyebiliriz.

Her gün bir garabete uyanmak Türkiye’nin yepyeni bir tecrübesi oluyor doÄŸrusu.

STAR GAZETE

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.