Sosyal Medya

Makale

Örgütün kafası karışık

Süreç baÅŸlarken Öcalan ne diyordu?                   

- Silahlı mücadele dönemi sona ermiÅŸtir.              

- Bu iÅŸe Amerika’yı veya baÅŸka bir dış gücü karıştırmayalım, onlar bu coÄŸrafyaya iyilik getirmez, sorunu kendimiz çözelim.

- Türkler ve Kürtler 1000 yıl Ä°slam bayrağı altında birlikte yaÅŸadılar, bunları birbirinden ayırmak olmaz.

Acaba halen de aynı düÅŸüncede mi, bir.

Öcalan dışındaki aktörler o zaman aynı düÅŸüncede mi idiler, bugün bütün ayaklar aynı kanaatte mi, iki.

O zaman... IŞİD denklemde yoktu. Türkiye’nin dış politika iliÅŸkileri, örgütün dışarıda karşılık bulmasına imkan vermeyecek çerçevede idi.

Bugün, çözüm sürecinin baÅŸlamasından iki yıl sonra, bölgeye iliÅŸkin politikalarda Türkiye’nin çizgisi Amerika - Avrupa - Rusya ile önemli ölçüde farklılaÅŸtı. Bölgede Mısır, Suudiler, bazı Körfez ülkeleriyle bir yönden, Ä°ran ile baÅŸka yönden iliÅŸkileri problemli hale geldi.

Ayrıca IŞİD diye, Batı dünyasının yeni El Kaidesi diye nitelenebilecek bir terör yapısı ortaya çıktı ve Batı açısından IŞİD’le mücadele her ÅŸeyin önüne geçti, Türkiye’nin öncelikleriyle Batı arasında farklılaÅŸmalar oluÅŸtu.

Bu süreçte Kobani, Batı ile PKK eksenli Kürt siyasi hareketinin çakıştığı bir alan haline gelirken, Türkiye ile farklılaÅŸma noktasında da Batı ile PKK ekseni buluÅŸmuÅŸ oldu. Özellikle Amerika, sanki süreci böyle bir kesiÅŸmeyi temin edecek istikamette geliÅŸtirmeyi bilinçli bir ÅŸekilde istedi ve baÅŸardı. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan bu sebeple “Güney sınırlarımıza karşı bir üst aklın yönlendirdiÄŸi oyun oynanıyor” dedi.

Bu noktada, Batı hala PKK’yı terör örgütü olarak niteler görünüyor ama el altından IŞİD’e karşı iÅŸbirliÄŸi gerekçesini kullanıp, iÅŸbirliÄŸi yapıyor.

Yine bu noktada PKK da, Türkiye ile çözüm sürecini yürütüyor görünüp, el altından, “Bu konjonktürde Amerika ve genelde Batı nezdinde, örgütün silahlı yapısına bir meÅŸruiyyet saÄŸlanabilir, Türkiye’nin de bileÄŸi bükülebilir mi”yi oynuyor.

Konuya sayın CumhurbaÅŸkanının kaygıları açısından baktığımızda, Kobani’den sonra çözüm sürecinde örgüt cenahının sergilediÄŸi tavrın güven verici olmadığını düÅŸünmek durumundayız.

Öcalan’ın müzakere çerçevesine yönelik 67 sayfalık metni dikkatli okunduÄŸunda da “kamu düzeni hassasiyeti” dahil pek çok alanda Hükümet’le arada ciddi mesafeler bulunduÄŸu sonucu çıkıyor. Bu metinden Öcalan’ın süreci, silahlı yapının tasfiyesi önceliÄŸinin çok ötesinde, hatta onu hiç dikkate almıyormuÅŸçasına, bana göre klasik Öcalan kurguculuÄŸu içinde gördüÄŸünü anlıyoruz.

“Kamu düzeni” konusundaki Hükümet hassasiyetinin, en son Sırrı Süreyya Önder’in “Kamu düzeni konusunda yaklaşımlarımız farklı” ÅŸeklindeki açıklamasına bakılırsa ıskalandığını düÅŸünmek gerekiyor.

Hükümetin kamu düzeni hassasiyeti neleri içeriyor olabilir, dediÄŸimizde akla ÅŸunlar geliyor:

- Silahlı yapının ülke dışına çıkması.

- Yol kontrollerinden vazgeçilmesi.

- Kurtarılmış bölge emri vakilerine son verilmesi.

- Yargılama ve vergi alınması yönündeki uygulamaların kaldırılması.

- Bütün bunlara zemin hazırlayan KCK yapılanmasının dağılması.

- Maskeli ve molotof kokteylli sokak gösterilerinin sonlandırılması.

Bunlar, meÅŸru devletin bulunduÄŸu her yerde olması gereken asgari kamu düzeni ikliminin görüntüsüdür. Ve bunlar saÄŸlanamıyorsa, orada kamu düzeninin varlığından söz etmek mümkün deÄŸildir.

Anlaşılıyor ki örgüt, Öcalan, HDP, KCK vs tüm ayaklarıyla, bölgede “paralel güç varlığı”nı sürdürmek ve çözüm sürecinin içinden de, bu gücü meÅŸrulaÅŸtırmanın çıkmasını amaçlıyor.

Elinden gelse güç kullanarak bu sonucu almak isteyeceÄŸinden, ona gücü yetmediÄŸi için, çözüm sürecini o istikamete sürüklemeye çalıştığından, dış güçlerle irtibatı da Türkiye’ye karşı onların gücünü devreye sokmak amacıyla kurduÄŸundan ÅŸüphe etmemek gerekiyor.

Bence durum ciddi.

Örgüt topluma, “Biz hala buradayız ve yarın da burada olacağız, ona göre” gibi bir gözdağı verir, halk da devlet adına güvenliÄŸin azami ölçüde saÄŸlanacağı ümidini bulamazsa, -ki o iklimin teneffüs edildiÄŸi kuÅŸkuları çok açık- örgütün dili deÄŸiÅŸir ve çözüm sürecine olan güven ciddi zaafa uÄŸrar.

Bence Hükümet iklimi bir kere daha ve yeniden okumalı.

STAR GAZETE

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.