Makale
Cehlin dayanılmaz türbülansı
Cahil, adı üstünde bilgisiz kimse...
Bilmez, bildiÄŸini sanır. BildiÄŸini sandığı için de bilgiçlik taslamaya kalkışır.
BaÅŸkasının bilgisi üstünden kendine pay çıkarmaya kalkışır.
Başkasının bilgisini kendi bilgisiymiş gibi kullanır; bilgisini kullandığı kişiyi kendi zannınca kınamaya kalkışır.
Türkçe bir öÄŸüt var, cahille ye iç, sohbet etme, diyor. Acaba niye? Bana kalırsa, cahille yiyip içmeyi bile kesmeli... Birlikte yiyip içme aslında bir bakıma sohbet ortamı da oluÅŸturur. EÄŸer cahille sohbet ortamı oluÅŸturmak istenmiyorsa onunla yiyip içmede de birlikte bulunmamak gerekiyor. Bilge ÅŸair Solon bakın ne diyor: 'Cahile ikram edip iyi davranmayın, sizi hafife alır.'
Cahil, kendisi bilmediÄŸi için muhatabını da bilgisiz çıkarmanın derdindedir. O, muhatabını dinleme yerine onun yanlışını bulmaya yoÄŸunlaşır. Muhatap da ona cevap vermeye kalkıştığında, iÅŸte tam da: yandı gülüm keten helva! Burada totoloji baÅŸlar. Totolojinin baÅŸladığı yerdeyse yeni fikirlere ulaşılmaz. Totoloji, bir bakıma mantığın onanizmidir: kendi üstüne katlanır, ama bu çabadan ürün hâsıl olmaz...
Solon, cahillerle ilgili andığım cümlesini orada bırakmıyor, sürdürüyor. Cahile ikram etmeyin dedikten sonra: 'Åžerli kimselerle irtibat kurmayın, onlarla düÅŸman olursunuz' diyor. Böylece cahille ÅŸerli kimseyi aynı kiÅŸilikte buluÅŸturmuÅŸ oluyor. Cahil kimse ÅŸerlidir de... Onunla tartışmak, bir mesele üzerinde konuÅŸmak sonuç vermez. Sonuç vermemekle de kalmaz, kiÅŸiyi beklemediÄŸi bir ÅŸerle karşı karşıya bırakır. Ya cahille dalaşıp boÅŸa vakit harcanmış olur, insan avara kasnak haline gelir; ya da durduk yerde sonuçsuz bir kavganın içine düÅŸer...
Burada, tam da bir baÅŸka bilgenin sözünü anımsamanın yeridir. Åžöyle deniyor: Benim cahillerle yaptığım tartışmalarda kazandığım olmamıştır!
Altına, insanın iki defa imza atası geliyor... Bilge kiÅŸi deseydi ki, ben cahillerle yaptığım tartışmaların tümünü kazandım! Ä°ÅŸte o zaman ÅŸaÅŸardım. Bilge kiÅŸi demagoji (lafazanlık) yapmaz. Cahilinse iÅŸi gücü demagojidir. Demagoji, mantıkça doÄŸru gibi görünen yargılardan hareketle gerçeÄŸin, hakikatin aslından saptırılması iÅŸidir. Aristo'nun demokrasinin bozulmuÅŸ biçimine demagoji adını vermesi de, demagoji tanımlamasıyla baÄŸlantılıdır. Mantık ya da yönetim düzgün gibi görünse de, temelinde, iç düzeninde bozuktur. Ne ki, bu bozukluk bir bakışta fark edilmeyebilir. Cahil ya da demagog iÅŸte tam da bu noktada devreye giriyor. Bozuk mantığı, bozuk yönetimi doÄŸruymuÅŸ gibi kabul ettirme momentinde...
Solon'un öÄŸüdü ÅŸöyle sonlanıyor: 'EÄŸer doÄŸruluÄŸa talip iseniz, zenginliÄŸe güvenmeyin!' Bilge kiÅŸi acaba niçin böyle söylüyor? DoÄŸruluk ya da hakikat, servetle kaim olan bir fenomen deÄŸildir. ZenginliÄŸinizi, gücünüzü kullanarak bir yanlışı doÄŸru haline getirmek imkân dışı bir yerde durur. DoÄŸruluk, kendi iç deÄŸerleriyle birlikte varlık alanında yer ihraz eder. Bir yanlış itip kakmayla doÄŸru haline getirilemez.
YENÄ°ÅžAFAK
Henüz yorum yapılmamış.