Sosyal Medya

Makale

Ah be kardeÅŸim!

KardeÅŸlerim, yeÄŸenlerim içinde Camiada olanlar var.
Onlardan birisi bir tweet atmış. OÄŸlu veya kızı serviste gidiyor, soyadı, belli ki TaÅŸgetiren... “Ahmet TaÅŸgetiren’in yakını mısın?”, diye soruyorlar. O da yeÄŸenim olduÄŸunu söyleyemiyor. “Öz amcasını inkar etmiÅŸ, ilgim yok” demiÅŸ.

Tweetin sahibi “bu masumların bile yaptığınız gıybet ve iftiralarda hakkı var vebali çok ağır çünkü hak bildiÄŸimiz yoldayız” diye devam ediyor.

KardeÅŸimdir, yeÄŸenimdir, ne diyebilirim!

YeÄŸenimin hangi duyguyla “Amcası olduÄŸumu” söyleyemediÄŸini kardeÅŸim ona sormalı, amcası olmamdan dolayı utandığı için mi, yoksa, “Ahmet TaÅŸgetiren’in yeÄŸeni olması”nın ona çevresinde en azından “kınanmak” gibi bir yük getireceÄŸini düÅŸündüÄŸü için mi?

Bu iÅŸlere yabancı deÄŸilim, böyle zamanlarda, nasıl duygusal savruluÅŸlar yaÅŸanacağını çok iyi bilirim.

Åžu ana kadar kardeÅŸlerime ve yeÄŸenlerime birebir herhangi bir ÅŸey söylemedim. Birlikte bulunduÄŸumuz ortamlarda da, bu konuya girmemeye karşılıklı itina ediyoruz.

Bir ortamda ÅŸunu dedim sadece: “Amcanızın, dayınızın 50 bin dolar verildiÄŸi için konum deÄŸiÅŸtirdiÄŸine inanıyor musunuz? Ä°nanmıyorsanız, Camia kulislerinde dolaÅŸan böyle bir iddia önünüze geldiÄŸinde ne diyeceksiniz?”

Biz 5 erkek 4 kız 9 kardeşiz. Her kardeşimden yeğenlerim var ve ben onların hepsini kendi evlatlarım gibi severim. Bu tweeti atan kardeşim hangisi bilmiyorum, bilmek de istemem.

Sadece sisteme öfkeliyim.

Daha önce benzerleri, eÅŸler arasında kopuÅŸ ölçüsünde yaÅŸandı. “Tayyip ErdoÄŸan’a oy verirsen...” diye baÅŸlayan ne cümleler kuruldu. Bunların tamamının “dini” bir meÅŸrulaÅŸtırma sürecinde iÅŸlediÄŸini adım gibi biliyorum. EÅŸler boÅŸanır, kardeÅŸ kardeÅŸi vurur, çünkü iÅŸ “imanekseni”ne oturtulur. Ä°ÅŸin içine münafıklık girer, mürtedlik girer, girer de girer. Onlar girince de çek kılıcı vur boynunu...

Yalan...

Nasıl kullanılıyor bunu kendi ÅŸahsıma karşı nasıl yapıldığını bizzat gördüm.

Beni kardeÅŸleri kadar tanıyan insanlar, hakkımda üretilen yalanlara raÄŸmen sessiz kaldılar, çünkü etraflarında kınanmaktan korktular.

Mücadele BirliÄŸi’nden ayrıldığımda, en yakınlarıma anlatamamıştım bunun gerekçesini, ama aradan üç-beÅŸ-on yıl geçince gerçek görüldü ve bana yıllarca “küskün” kalanlarla yollarımız birleÅŸti. Mücadele BirliÄŸi’nde bu benim yaÅŸadığımı onlarca kiÅŸi, onlarca defa yaÅŸadılar ve teÅŸkilattan ayrıldıkları için “küsme boykotu”na maruz kalanlarla küsenler yıllar sonra buruk bir barışmayı gerçekleÅŸtirdiler.

Ben Camia bünyesinde mensubiyet ÅŸeklinde bir aidiyetle bulunmadım. Gazetelerde, dergilerde yazı yazdım, Burç’ta konuÅŸtum, zaman zaman konferanslara davet edildim.

Ve bir gün “Åžunlar ÅŸunlar yanlış, dedim. Bu sürdürülemez, dedim. Dünyanın hiçbir devletinde, hiçbir yönetimde bu kabul edilemez” dedim.

Bunları söyleyince bir yalan ve tezvirat mekanizması devreye sokuldu. Ben davranışları eleÅŸtirdim, kiÅŸiliklere yönelik birebir ithamda bulunmadım. Böyle kanaatim olsa bile bunları yazıya, söze geçmedim. Yanlışları söyledim, eÄŸer düzeltilirse, Camia’nın kendi samimi hizmetleri de kurtulur diye düÅŸündüm. “Dostça” yazdım. Ama düÅŸmanca bir mukabele gördüm, yalan ve tezviratı devreye sokarak.

Åžimdi oÄŸlumdan yola çıkarak iÅŸletiliyor yalan makinası. Ben Camiaya tavır koyduÄŸum için oÄŸlumun çalıştığı iÅŸ yerinde statüsü yükseliyormuÅŸ. Camiaya baÄŸlı sitelerin yalan ve tezvirat makinası böyle iÅŸliyor. Sordunuz mu, eÄŸitim durumuna baktınız mı, bu statüye layık mı deÄŸil mi, iyi araÅŸtırdınız mı, aynı yerde aynı statüyü paylaÅŸan isimlere göre bir eksikliÄŸi var mı yok mu araÅŸtırdınız mı, oÄŸlumun o statüye layık olmadığını nereden çıkardınız da onun statüsünü bana baÄŸladınız? Kaç kuruma kaç kiÅŸi liyakati sebebiyle kademeleri tırmanarak ya da yukardan aÅŸağı gelir, soyadları “TaÅŸgetiren” olmayınca onlarla ilgili bir sorgulama yapılmaz. Benim derdim “Babalarının tavrı çocukları için yol kesici olması”ndan ibaret, o kadar.

Yoksa “Bize karşı olanların çocuklarını, torunlarını bile rahat bırakmayız” gibi bir ilkeden mi yola çıktınız?

Beni Burç FM’deki Fatma Hanım’a sorun, Bünyamin Åžen’e sorun, Kemal Gülen’e sorun. OÄŸuz On’a sorun. Beni Mehmet Ali Åžengüler’e sorun, Ä°smail Büyükçelebi’ye sorun, Mustafa YeÅŸil’e, Erkam Tufan Aytav’a sorun. Beni Fethullah Gülen’e sorun.

Ah kardeÅŸim ve ah yeÄŸenlerim.

Siz kime soracaksınız beni?

Kalbinize sorun en iyisi.

KAYNAK: STAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.