Sosyal Medya

Makale

Çin Seddi’nden ülkemize doğru bakarken

Pekin Kitap Fuarı’nın bu seneki onur konuğu Türkiye. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın ‘Tüm renkleriyle Türkiye’ anabaşlığında çıkış yaptığından bu yana dünya edebiyatı ve dilleriyle geçtiği temas atakları, bu yıl Çin Seddi’ne dayandı. 

Mao sonrası dünyaya kapalı duvarlarını, aşamalarla kaldırma girişimindeki Çin’le nice gri kızıl günlerden sonra karşılaşmak çarpıcıydı cidden. New York, Londra, Bonn, Paris, İstanbul gibi dünya kentleriyle pekala başedebilecek devasa bir kavşak olarak Pekin... Uykulu ve somurtkan bir devdir önyargısıyla Çin, ticari ve diplomasi ataklarıyla dünya gündeminde bugün.

1417’de inşa edilmiş Tiananmen Meydanı’nda hala Mao resimleri sallanadursun ve başta parlamento ve üniversite binaları da dahil sivil hemen her yerde kendini hissettiren asker ve ordu hakimiyetine rağmen... Dünya markalarının rengarenk neon ışıklarıyla içeriden küreselleştirdiği Pekin izlenimimin, değişime dair öncüleriyse sokaktaki kadınlar. Gri veya uçuk mavi bol tunik/pantolonları ve küçük ayaklarındaki tokyolarıyla ezberlediğimiz eski Çin kadını fotoğrafının yerinde yeller esiyor. “İstek, eşitliğin yerini aldı yeni nesilde” diyor Prof. Juisang Hanım. Bakalım dünyanın bu en eski sakinleri, dünyanın bu en eski alfabesiyle, şimdilerde karşı karşıya oldukları bu yeni küresel akını, inşa edecekleri hangi sedle durduracaklar... Veya soruyu daha radikal soracak olursak, durdurmaları mı yoksa bir şekilde içinden geçmeleri mi gerekiyor?

***

Kültür ve Turizm Bakanlığımızın Pekin Kitap Fuarı için hazırlayıp sunduğu “Çin’den Görünen Osmanlı” adlı fotoğraf sergisinde ünlü düşünür ve reformcu Kang You Wei’in 1908’de İstanbul’u ziyareti sırasında kaleme aldığı gözlemlerini, çektiği resimleri seyretme fırsatımız oldu. Wei, İstanbul seyahati esnasında hem şehrin çok kültürlü yapısı, hem de meşrutiyet yolunda verilen hak ve hürriyetler çabasından çok etkilenmiş. Dönemin imparatoru Guang Xu’ya meşruti (halk seçimine dayalı parlamenter sisteme dair) yapıya geçilmesi şeklinde bir teklifler raporu sunmuş... Konfüçyüs’ü yeniden yorumlayarak zamana dair dönüşümleri doğru ve dünya tecrübelerinden kopmayarak okumanın gerekliliğini savunmuş... Türklerle Çinlilerin tarihi ve coğrafi yakınlığından aldığı ilhamla, Çin Seddinin çeperinden dünyaya çıkmayı teklif etmiş 100 yıl önce...

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.