Makale
Firavunların bahçesindeki köleler
Firavun, Ä°srailoÄŸullarına akla gelmedik zulümler yapıyor, erkeklerini boÄŸazlatıp kadınlarının namuslarını kirletiyor, Hz. Musa’nın çaÄŸrısına sağır kesilip Allah’a ÅŸirk koÅŸuyor ve kendisini insanların en büyük Rabb’ı ilan ediyordu.
Bahçedeki köpek, nasıl sahibine kuyruk sallıyorsa, çağın firavunlarının bahçesindeki veya ülkesindeki köleler de aynı içtenlikle firavunlara kuyruk sallıyorlar. ÇaÄŸdaÅŸ Samiri’ler insanları din adına sömürmekte, insanları saptırmakta, oyalamakta, Allah’ı hatırlatmaktan alıkoymakta, hakkı unutturmakta ve insanı insanlıktan soyutlamakta.Bu Samiri’lerin Firavun sisteminin önemli bir sac ayağı olduÄŸunu unutmayalım.
Çağın ahlaksız süper güçleri olan Firavun’ların, özellikle Orta DoÄŸu ve Asya’daki bahçelerindeki, apoletli köleleri, kralları, ÅŸeyhleri, petrol dolar para babaları gibi kuyruk sallayan diktatörleri her fırsatta ekonomik siyasi alanda destekleyerek onların daha fazla haksızlık, hukuksuzluk zulüm yapmalarının yollarını açıyor ve destekliyorlar.Firavunların köleleri çaÄŸdaÅŸ Tih çölünde ÅŸaÅŸkın ÅŸaÅŸkın dolaÅŸmaya tutsak kılınmış bulunmakta.
VahÅŸi batı ve kölelerden oluÅŸan taÅŸeron örgütler.
Batı tarihinde kendi hakikat algısını ötekilere dayatma bir dogma ve alışkanlık haline dönüÅŸtürmüÅŸtür. Batının kültürel genlerinde dayatmacı ve farklı olanı düÅŸmanlaÅŸtırıcı bir tutum vardır.Kendi Firavuni algılarına tüm dünyayı hapseden bir sapma vardır.VahÅŸi batı, bugün bir kez olsun kendi demokrasisini, insan hakları aktüalitesini ve hümanizmasını gözden geçirmemektedir. Ama hep kendi dışındakilere raporlar hazırlamaktadır.Üstelik bunu yaparken Orta DoÄŸu’daki darbeci kölelerini, uÅŸaklarını, vampirlerini açıkça desteklemektedir. Mısır’daki katil Sisi’yi destekledikleri gibi.
Bazı ülkelerde, kendi siyasi ve ekonomik menfaatlerini çoÄŸunluÄŸunun haklarından üstün gören marjinal, çatışmacı örgütleri provoke etmektedir. Ä°ngilizlerin, IŞİD’i her yönden desteklediÄŸi gibi.Haklılık yerine çıkarcılığı desteklemektedir.Kendi zanlarını din edinen, kuruntularının kurbanı olan grupları sokaklara dökebilmektedirler.Müslümanların insan haklarını tartışmaya açarken, kendi menfaatleri için ülkeleri ateÅŸe vermekten çekinmeyen aÅŸağılık bir batı var karşımızda.
VahÅŸi batı için evrensellik bir merkezdir. Bunun arkasında dışlayacılık, küçük düÅŸürücü eylemler, söylemler vardır. Bu bir hastalıklı zihniyettir. Bir yandan batılı olmayan ülkelere insani müdahale adı altında terörizmi ihraç ederken bir yandan da kendi kurdurduÄŸu ve eÄŸittiÄŸi sözüm ona Ä°slamcı örgütleri bahane ederek, iÅŸgal senaryoları sergileyip yer altı zenginliklerini yaÄŸlama iÅŸini çok iyi bir ÅŸekilde sürdürmektedir.
Son olarak, Boko Haram örgütü bunun en iyi örneÄŸidir.Nijerya’nın iÅŸtah kabartan petrolü bu ne idüÄŸü karanlık örgüt bahane edilerek pastadan pay kapma yarışı ve iÅŸgali gerçekleÅŸmiÅŸtir.VahÅŸi batı kendi medeniyetinin pisliklerini Orta DoÄŸu, Asya, Afrika’ya ihraç etmeye devam ediyor.Bir ÅŸeyi esirgiyor bu anlamda, insana saygı, insanın deÄŸeri ve insan hakları.Bu gerçekleri pas geçerek yüzlerce, yüzbinlerce masum sivillerin katline imza atıyor.
Tüm bunlara karşı blok oluÅŸturacak tek evrensel deÄŸer ancak Ä°slam’dır. Ä°nsanlık ve Ä°slamlık olmayan bir deÄŸer içi boÅŸtur ve zulümdür.Özgür bir varlık olan insanın deÄŸerini ancak Ä°slam vermiÅŸtir.Ä°slam’ın insana verdiÄŸi hakları kimse yok sayamaz.Gerçek evrensellik, gerçek insana saygı,renklerin , dillerin,coÄŸrafyaların farklı oluÅŸundaki hikmeti,güzelliÄŸi Ä°slam’ın vazgeçilmez deÄŸerleridir. “Yerlerin ve göklerin yaratılışı ile dillerinizin ve renklerinizin farklı oluÅŸu da onun ayetlerindendir.”(Rum-22)
VahÅŸi Batı, Orta DoÄŸu haklarına silahtan ve kaostan baÅŸka bir ÅŸey pazarlamamıştır.Orta DoÄŸu halkları dışsal müdahalelere,abartılara,mezhep savaÅŸlarına,etnik çekiÅŸmelere, spekülasyonlara, manipülasyonlara açık hale getirilmiÅŸtir. Bu kaotik durum bizlerin idaremiz, tercihlerimiz ve inançlarımız dışında oluÅŸuyor.Ve Müslümanlar üzerinde ayrışmalarının derinleÅŸmesine çatışmalara fikri bulanıklığa tahribata yol açıyor.Dikkat edilirse ÅŸekillenen haritalara, Ä°slam adı altında kurulan gruplara, Sünni, Åžii çatışmalarının körüklenmesine hiçbir müdahelemiz olmuyor. Senaryo çiziliyor,figüranlar bulunup roller dağıtılıyor,oyun sahneye konuluyor ve biz sadece yorumlar yapıyoruz maalesef.
Demek istediÄŸim bizden çok uzaklarda bunlar ÅŸekilleniyor ve servise konuluyor.Bu emperyalist seküler sistem tüm dünyayı yeniden dönüÅŸtürmenin rollerini sinsice oynuyor,özellikle orta doÄŸuda,firavunların bahçesindeki köleleri çoÄŸaltmanın planı ve projesini ustalıkla ortaya koyuyorlar.17 Aralık Gülenizm dip dalgası da bunun en tipik somut örneklerindendir.Ä°ÅŸte yanı başımızda, IŞİD denen örgütü palazlandıran bu vesile ile tüm dünyaya Müslümanlar teröristtir algısını pekiÅŸtirmek için iÅŸlettiÄŸi yönettiÄŸi,Ä°ngiliz+Amerikan yapımı projesi olarak sahneye konmuÅŸtur.Bu bir tezgah mı, evet bal gibi tezgah.VahÅŸi Ä°ngiltere ve ABD iÅŸgal ettiÄŸi Irak’ta yıllarca fitne, intikam tohumlarını ekti, ortaya iÅŸte böyle terör örgütleri çıktı. Dün Saddam’ı Kuveyt’e sokan ABD, bugün IŞİD’i Suriye’den Musul’a soktu.
Biz Müslümanlar ÅŸu zaman diliminde yaÅŸanan olaylara hiçbir ÅŸekilde müdahil olamıyoruz. Her yerde pasif ve edilgen tavır ve duruÅŸu sürdürüyoruz. Dünyaya egemen emperyalist zihniyeti dönüÅŸtürebilmek için yepyeni derinlikli fikri açılımlar içerisine giremiyoruz.Hep savunmacı bir tarzda çiÄŸnen onurumuzu,ÅŸerefimizi yükseltmek için çaba sarfetmiyoruz .Alimlerimiz susuyor ve kıytırık meselelerle gün geçiriyorlar.Hala masallarla milleti uyutmaya devam ediyorlar. Medyatik ÅŸovlar peÅŸindeler kelimeleri ve kavramların içlerini boÅŸaltmaya devam ediyorlar.Kalpleri akılla donatmıyorlar,aklı selim düÅŸünmeden uzaklaşıyoruz.
MüthiÅŸ bir körlük ve sağırlık var. Ä°slami hassasiyetlere dayalı iliÅŸkiler yerine konjonktürel iliÅŸkiler biçimi içinde olaylar deÄŸerlendiriliyor. Ve Müslümanlar grup hizip hastalığına yakalanmış bir türlü bunu aÅŸamıyorlar.Herkes kendi cemaatinin mezhebinin,meÅŸrebinin etnik aidiyetinin çıkarları için çalışıyor ve bu doÄŸrultuda gerçekler üretmeye baÅŸlıyor.Bunları hakikatmiÅŸ gibi yutturmaya çalışıyor.Böylece Kur an i hakikat perdelenmiÅŸ oluyor özellikle mezhebini din edinen Müslümanlar hastalıklı bir anlayışının ve algının sahibi oluyorlar.Ümmet bilinci kaybolunca suyun önündeki çer çöp gibi saÄŸ sola sürüklenip gidiyoruz.
Sayımızın fazla oluÅŸu bir ÅŸeyi deÄŸiÅŸtirmiyor.Küfür güçleri bizleri önüne katmış istedikleri yöne sevk ediyorlar. Irak,Suriye,El kaide, IŞİD ,cemaat, örgüt, paralel yapı vb. derken 21. asırda Müslümanlar sefil bir körlüÄŸün katı bir mezhepçiliÄŸin , kör bir teslimiyetçiliÄŸin içi boÅŸ ruhçuluÄŸun, fikirsiz bilinçsiz akıncılığın irili ufaklı, maddi- manevi putçuluÄŸun kucağına,kuyusuna düÅŸmüÅŸ durumda.Buradan çıkış özgür bir Kur'ani bilince, özgün bir yoruma , bağımsız ve eleÅŸtirel bir duruÅŸa çağın sorunlarını Ä°slami hassasiyetlerle çözümlemeye sahip olduÄŸumuz zaman ümmet bilincine ve ÅŸuuruna kavuÅŸtuÄŸumuz zaman mümkün olacaktır.Vesselam.
Henüz yorum yapılmamış.