Sosyal Medya

Makale

Toplumsal dönüşümün şartı

Allah'a hamd,Resûlüne salat'ü selam olsun.Amellerimizin kötülüÄŸünden ve nefislerimizin ÅŸerrinden Allah'a sığınırız.O'nun saptırdığına kimse hidayet edemez,hidayet ettirdiÄŸini de kimse saptıramaz.
Ä°çinde yaÅŸadığımız kapitalist-laik-militarist sistem kokuÅŸmuÅŸ,yalan,zulüm,cinayetler,sahtekarlıklar üzerine kurulmuÅŸtur.Ä°çinde barındırdığı toplumda bu zulümlerden epeyce nasibini almış bir topluluktur.Ä°ÅŸte biz bu sistemin realitesine göre yaşıyor ve muvahhid mü'minler olarak o'nu Ä°slamileÅŸtirmek görevini üstlenmiÅŸ bulunuyoruz.Özetle böyle kirletilmiÅŸ bir havayı toplumsal olarak teneffüs ediyoruz aynı zamanda.

Yapısının ve görevinin bilincinde olan iman ve salih amel eylemlerini öncelikle gerçekleÅŸtiren, ahsen'i takvim olarak yaratılmış ve yeryüzünde hilafet cemaat,emanet yükünü omuzlayan topluluÄŸun doÄŸasını ve gerçek mahiyetini gözlerimizin önüne getirdiÄŸimizde,iki ana ilke çıkıyor karşımıza.

Allah'a tam teslimiyet(Kur'an ile hükmetme)artı Resûlallah'ı önder edinme bu iki önemli husus hak,adalet ve iyilik temelleri üzerine kurulmuÅŸ,bilinçli,iyi ve güzel,yardımlaÅŸma,öÄŸütleÅŸme,dayanışmanın en güzeliyle bütünleÅŸmiÅŸ,bu bütünleÅŸmeyi saÄŸlamış ümmetin aynı zamanda toplumun temel karakteridir.Çünkü Ä°slam toplumunu bu ilkeler üzerine kurmayı istemektedir özetle sunduÄŸumuz bu ilkelere göre içinde yaÅŸadığımız toplumun doÄŸasını ve karakterini oluÅŸumunu incelediÄŸimizde,yani ölçülere göre deÄŸerlendirdiÄŸimizde önümüze bir yığın sorunlar,eksiklikler,açmazlar çıkıyor,öncelikle bunları tespit etmek gerekiyor.

Öncelikle,insanın deÄŸiÅŸmesi ve sonra toplumun deÄŸiÅŸmesi gerekiyor.Rabbimizin ilahi buyruÄŸu gayet açıktır.(Bir toplumun kendi özündekini deÄŸiÅŸtirmediÄŸi müddetçe Allah da onları deÄŸiÅŸtirmeyecektir.)Ä°nsandan topluma geçiÅŸ.
Maalesef, insanı ve toplumu hak yoldan,hakka baÄŸlılıktan alı koyan engeller ve barikatlar alabildiÄŸince çok ve her geçen günde çoÄŸalmaktadır.Bu sorunlar aynı zamanda toplumsal bir hastalık haline dönüÅŸmüÅŸtür.

Ä°çten gelen arzu ve istekler,ileriye dönük dünyevi hesaplar,çıkar mantığı,çevre ÅŸartları,toplumun genel düÅŸünceleri,yaklaşımları ve anlayışları,azgınların azgınlıkları,zalimlerin zulümleri,diktatörlerin baskıları,kapitalizmin acımasızca kurduÄŸu sömürü çarkları arasında mazlum ve mahrumların iliklerine kadar sömürülmesi,insanların geçim derdine ve ekmek kavgasına düÅŸmeleri ,açlık korkusu,dahası yüce kitabın hükümlerinin çiÄŸnenmesi,ayetlerinin az bir pahaya satılması,hakikattin gizlenmesi,Ä°slam'ın deÄŸer muharref dinlerin akıbetine uÄŸraması tevil edilmesi ve böylece,bu aziz olan Ä°slam dinin Allah'ın dini olmaktan çıkarılıp kendi kafaların uydurdukları beÅŸer dini,beÅŸer pratiÄŸi,hizip dini,örgütlü devlet dini,lider,ÅŸeyh,efendi dini haline gelmesi böylece Allah'ın dini topluma ve insana hükmedeceÄŸine,insan ve toplular Allah'ın dinine hükmeder bir duruma geldiler.(Zulmedenler kendilerine söylenen söylenenden baÅŸkasıyla deÄŸiÅŸtirdiler.)(Bakara/59)Ayetinin iÅŸaret ettiÄŸi ve uyardığı gibi ÅŸu anda bu periÅŸanlık ve zulüm yaÅŸanmaktadır.

Esas sorun, inanç yetmezliÄŸi, imansızlık sorunu, bunun doÄŸal sonucu olarak vurdum duymazlık illeti.Zaten Allah Resulü'nün,ümmetin başına gelmesinden korktuÄŸu/ Vehn:vurdumduymazlık/ hastalığı,pısırıklık illeti,hiç bir dönemde ümmete böylesine tebelleÅŸ olmamıştı.Ä°nsanlar toplu katliamlara seyirci kalıyor ellerinden en kutsal ÅŸeylerin gözlerinin içine baka baka çalınmasına,alınıp tecavüz edilmesine,tarihin hiç bir döneminde bu kadar sessiz kalmamıştı ümmet.

Ä°mansızlık olunca, sahih dinin yerini, atalar dini, gelenekler alınca ve din sadece vicdan iÅŸi haline gelince,Hıristiyanlarda olduÄŸu gibi,onların Paulleri nasıl deÄŸiÅŸtirdiyse ve ahkamdan soyutladıysa,bizim ümmetin Paulleri de dini vicdan haline getirdi ve böylece toplum,laiklerin desteklediÄŸi ve maddeten beslediÄŸi,satılmış aydın veya alim müsveddeleri taslakları isminin başını prof ekini takıp bol bol mantar gibi çoÄŸalan ne idüÄŸü belirsiz nefsinin ajanı olanlar,bu toplumun yanlış din,muharref din anlayışını pekiÅŸtirmiÅŸ oldular,vicdan dini haline getirdiler.Allah'ın dinini tevil ettiler,heva ve hevesleri doÄŸrultusunda yorumladılar.Bu cinayetlere bir de resmi ideolojinin tam destekçisi diyanet iÅŸlerinin topluma benimsettiÄŸi,din anlayışı,cinayetleri eklenince,iÅŸleri iyice çığırından çıktı sonuçta:dini eksiklik,ilmi eksiklik,ahlaki eksiklik,sosyal eksiklik,amelsiz yığınlar,diplomalı cahiller,laik müslüman trajedisi,sistemin teminatı olan hoca efendiler,maiyetindeki sürüler,akletmeyenler,ulus devlet anlayışının dayattığı ırksal düÅŸünce ve ideoloji,kendi toplumunu ve ırkını kutsama veya asosyal ite hastalığı,mezhepçilik taassubu fıkıh despotları biat et kurtul ayakları bende Müslüman'ım deyip kurtuldum diyenler,taklitçilik,fikirde ve yaÅŸantıda maymunlaÅŸmak ve dinin afyona dönüÅŸmesi operasyonları ve baÅŸarı saÄŸlamaları,Amerikancı Ä°slam anlayışları,Allah'ı razı eder gibi Amerika'yı razı etmek için çalışan rejimin sadık bekçileri ve hoca efendiler,vs. gibi,sonuçta Allah'sızlığın ve peygambersizliÄŸin ÅŸeytanın kararttığı çevrede yaÅŸayan  bir sürü halinde insanlar...Ben hemen ÅŸunu da vurgulamak istiyorum Türkiye'de %99'u Müslüman olarak tanımlanan bir toplum anlayışından bahsediyorlar  ki bana göre bir aldatmacadır,bunu ÅŸöyle düzeltmek gerekir,Türkiye toplumu %90'ı belki de Ä°slam'a sempati duyan zır cahiller topluluÄŸu,geri kalan %10'nun içinde de kendini gerçekten ifade etmiÅŸ mü'minler olmakla birlikte,Ä°slam'ın hayranları fakat Ä°slam'ın insanı olamamış,insanilik var Ä°slamilik yok,Ä°slamilik var insanilik yok gibi tezatları yaÅŸayan bir topluluk,bu genellemem belki de çok cüretkar bir çıkıştır ama bu benim ÅŸahsi görüÅŸüm ve kanaatim,gönül ister ki bu görüÅŸümde yanılayım....

Ä°ÅŸte bu topluma, kafası çalışan Amerikan beslemesi laikler profesyonelce suikastler yapmışlardır ve yapmaktadırlar.       Ne adına? Tabi ki ideolojilerini ve sistemlerini rahatlatma adına.Kendi toplumuna ihanet eden aydın çaÄŸdaÅŸ geçinen satılmış beyinler yani batını kusmuÄŸunda gıda arayanlar bu toplumun anasını aÄŸlatmışlardır ve kendi öz vatanlarına tecavüz etmiÅŸlerdir.Zaten alçakların,ırkları,zevkleri putlaÅŸtıranların dini ve gökte ilahı yoktur.Ä°ÅŸte militarist laik devlet korumaları,tüm bu hastalıkların,halkına zulmün baÅŸ temsilcileridir ve sorumlularıdır.

Çözüm nedir denilirse, öncelikle bu çözümlerin imana, ilme dayalı olması, günübirlik, heyecan ve heves endeksli olmaması ve uzun vadeli kalıcı olması gerekir. Ä°stikrarlı ve saÄŸlıklı deÄŸiÅŸimi yaÅŸamak için bu ÅŸarttır. Önce insan yetiÅŸtirmekten baÅŸlamalı. KurtuluÅŸ boÅŸ bir ümit deÄŸildir,insanın takati dahilindedir.Ä°slam yolu kuruntu yolu deÄŸildir.Gerçekçi yoldur,ama bunu sarp yokuÅŸu görünce kestiremeyip oturanlar ve aynen Hindular gibi Nirvana'ya varalım diye baÄŸdaÅŸ kurup heykel gibi oturanlar veya baÅŸlarını kuma gömenler,atıllığı amaç edinmiÅŸ,toplumun çılgınlıklarını durduramayız deyip kendilerini durdurmuÅŸ olanlar bunu beceremeyeceklerdir.

Bugün üzülerek görüyoruz ki kendilerini Müslüman kabul edenler ve mangalda kül bırakmayanlar derin bir vicdani duyarlılıktan,ruhani ve irfani bilinçten kalp ve gönül zenginliÄŸinden,alçak gönüllülükten tamamen uzak bir hayat sürmektedirler.Hatta kendilerini çözümün kendisi kabul eden meÅŸrep ve guruplar Ä°slam'ın yüzeyine,dıştaki sembollerine,yani ÅŸekilciÄŸe,kabukçuluÄŸa sığ bir bakış açısıyla yanaÅŸmakta ve kabukta boÄŸulmaktadır.Her ÅŸeyin içini boÅŸaltmada maharet sahibi olmuÅŸlardır ve akidenin özünü boÅŸalttılar sonuçta oraya sözü,özü,ameli birbirine zıt çarpık mü'min anlayışı,insan anlayışı çıktı.Yani,Ä°slam'ın özünden,ruhundan,erdeminden,ve dinamiÄŸinden habersiz yığınlar oluÅŸtu.Bu insanlar,Ä°slam'ın gerekliliÄŸini özünü,metodunu,anlayışını ve yapısını anlamaktan aciz konuma düÅŸmüÅŸlerdir.Bu nedenle bunalımların zorlukların,ziyanların,aldanmaların,karma karışıklığın tüm boyutları kuÅŸatmış bulunmaktadır.

Bu olumsuzluklardan müspete kanalize etmek için,toplumsal dönüÅŸümde baÅŸarı elde etmek için,öncelikle insan yetiÅŸtirmek ve insana yatırım yapmak gerekir.Buradan baÅŸlamalı.Ä°nancını ispat eden insanlara,fire vermeyecek insanlara ihtiyaç var..Bu hususta Ä°slam'ın yöntem ve amaçlarını iyi anlamak gerekir.Öyle bir ÅŸahsiyetli insan yetiÅŸtireceksiniz ki ölümüne kadar Allah'a ubudiyet hattını terk etmeyecek ve bu insanlardan kadronuzu kuracaksınız.Hz peygamber(s.a.v.)nin stratejik sünnetini iyi takip etmek gerekir,insan yetiÅŸtirme,kadro kitle ve ahlaki topluma ulaÅŸma çizgisini takip eder.Bu her safhanın kendine has boyutları vardır ve bunların temel ilkelerini Kur'an da görmekteyiz.
Hz peygamber(s.a.v.)nin siyasi yapılanmasının günümüze adaptasyonunda ise dikkat edilmesi gereken hususların başında Ä°slam davasını omuzlayacak bireylerin iyi seçilmesi,bunların akıllı ve ihanet boyutlarının bulunmaması gerekiyor.Bunu yapacak olanda bu ümmetin alimleridir.Åžimdiye kadar bunlardan neden yapılmadı dersek,alim yokluÄŸu derim,bizim alim açığımız var,peygamber varisleri gerçek alimler,o alim ki,dini temeli olan Kur'an ve sahih sünneti hazmetmiÅŸ,çağını tanımış,dünyayı ve içindekileri,ideolojik,kültürel,sosyal,ekonomik sosyal tüm boyutlarını öÄŸrenmiÅŸ,toplumunu pisiko-sosyal yönleri ile tanımış içtihat noktalarında Ä°slam'ın sabiteleriyle deÄŸiÅŸkenliklerini ayırt edip bağımsız düÅŸüncesiyle,cesur çözümler getirebilen, kararlar üretebilen,anlayışını iyi analiz etmiÅŸ bir bilince sahip olan alim,insan olmanın getirdiÄŸi ortak paydadan hareketle, insani iliÅŸkiler kurabilen insanın aklına hitan edebilen bir alim,bunların önderliÄŸinde,eÄŸitiminde,kitlesel siyasal,bilinçlenme saÄŸlanabilir.Özetle manevi olan tüm dinamikleri,siyasal güce dönüÅŸtürebilen alim veya alimler topluluÄŸu ve bunların öncülüÄŸünde yetiÅŸtirilen insanlar bu toplumsal zemini deÄŸiÅŸtirebilirler.Salt Allah'ın dinine yardımı amaç edinmiÅŸ alimlere veya insanlara Allah da yardım edeceÄŸini bizzat Kur'an da ifade ediyor.Biz eÄŸer Ä°slam'a hizmet edersek Ä°slam bizi yüceltecek izzet ve  onur sahibi kılacaktır.Ä°slam davasını omuzlayacak olanlar,uç noktalardan soyutlanıp,rijit söylemlerden kaçınıp vahiy eksenli düÅŸünme,akıl etme,amel etme,muttaki ve Muhsin olmalıdırlar.Allah rahmet etsin,Ä°slam davasının yiÄŸit eri Merhum Åžehit Seyyid Kutup'un ÅŸöyle bir sözünü hatırlıyorum "Abdullah'ın oÄŸlu Muhammed ve arkadaÅŸları çarşıda pazarda dolaÅŸan canlı Kur'an haline geldiÄŸinde zafere ulaşılmıştı."Bizde yaÅŸayan Kur'an haline gelmekle,kiÅŸiliÄŸimize,ÅŸahsiyetimize kavuÅŸacağımız gerçeÄŸinden hareketle kendimizi ve etrafımızı yeniden uyarmalıyız.Ä°man temeli üzerine yapacağımız Ä°slam toplumu binasını o zaman yükselte biliriz inÅŸallah.Bunun gerçekleÅŸtirilmesi uÄŸrunda,her insanın,düÅŸünce ufkunun geniÅŸlemesi,daha bir duru olması,olaylara deÄŸiÅŸik zaviyelerden bakılması için,giriftte olsa,tüm konuları problemleri inceleyip,eksik-fazla,doÄŸru-yanlış,sergilemek böylece yararlı iÅŸlerin,amellerin oluÅŸumunda katkı sahibi olmak,olmaları gerekir.
Her mü'min insan Ä°slami her yükümlülüÄŸü gönüllü olarak üstlenmek mecburiyetindedir.Yani bir ibadet bilinci ile yükün altına girmemiz gerekiyor,bunu yaparken de,zamanın ve mekanın içinde olmak,hayattan kaçarak deÄŸil,her müspet düÅŸünce somut olarak ortaya çıkması gerekir ki hayata anlam getirebilsin.

Yukarda bahsettiÄŸim gerek insanın ve gerekse toplumun yaratılış ve oluÅŸ gayesine uygun bir ortamı saÄŸlayacak ÅŸartlar ve esaslar bu mutlak doÄŸru olan Kur'an çerçevesi ve onu hayatında canlandırmış Nebevi sünnet çizgisindedir.Gerçekten inandığını söyleyen,kayıtsız ÅŸartsız teslim olmuÅŸ insanların yapması gereken tek ÅŸey budur.Allah'ın vahyine baÄŸlı kalmak ÅŸartıyla yaÅŸantıların,Allah'ın rızasına yönelik olarak düzenlemektir.Yani ÅŸartlı teslimiyetten uzaklaÅŸmak,imanda pazarlı yapmak gibi azgınlığa düÅŸmemek gerekir.
Toplumsal dönüÅŸümün hicretle olan baÄŸlantısı,ÅŸüphesiz insan yetiÅŸtirdikten sonra,yine insana sunulan bir tercih ve stratejidir.Günümüz toplumunda günlük tercihleri ile anlık hevesleri ile yaÅŸayan insanların bir kere imana ve Ä°slam'a hicret etmeleri gerekir.Ä°çte bir hicreti, düÅŸüncede bir hicreti gerçekleÅŸtirmek gerekir.Çünkü hicreti biz özetle,ÅŸöyle formül ize edebiliriz.
Hicret Allah'a dır ve Allah içindir
Hicret Ä°slam toplumuna giden yoldur
Hicret nefsânî taÄŸuti arzulardan,Allah'ın hakimiyeti ve Peygamberin sünnetine geçiÅŸtir.

Hicret nefisle mücadele ederek kötü huylardan,iyi ve güzel huylara ulaÅŸmaktır.

Hicret kendini aÅŸmak Allah'a ve Resûlüne ulaÅŸmaktır.

Hicreti bu anlamlarda ele alırsak,Hz. Peygamber(s.a.v.)ilk önce,Mekke ÅŸirk devletinde insanları tek olan Rablarıyla tanıştırmış ve Darül Erkam da mü'min ÅŸahsiyetli kadrosunu kurmuÅŸ ve bu uÄŸurda tüm iÅŸkence ve sıkıntılara maruz kaldıktan sonra,ahlaki toplum oluÅŸturmak  ve Ä°slam'ın devletini kurmak maksadı ile Medine'ye hicret etmiÅŸtir.Bu baÄŸlamda düÅŸünürsek Bizde toplumsal dönüÅŸümde yerel ölçeklerde bu tür Nebevi hareket metodunu,stratejisini takip etmemiz kaçınılmazdır.Neden mi? Biz eÄŸer ÅŸahsiyetli toplum meydana getirmek istiyorsak,ÅŸahsiyetini elde etmiÅŸ insanlara ihtiyaç vardır.burada insan unsuru çok büyük bir önem taşır.Ne ki her sistem ve ideoloji kendi insanını yetiÅŸtirir doÄŸal olarak, o zaman biz Ä°slam'ın insanını yetiÅŸtirip sonra topluma ulaşırız.Burada devlet nihai hedef deÄŸildir,Allah bize devlet nasip etmeyebilirde,bununla ilgili Kur'an da ki peygamberlerin hayatını lütfen iyi okuyalım ve araÅŸtıralım,devlet kurmadan Rabbine kavuÅŸmuÅŸ peygamberler için yenilmiÅŸlerdir diyebilirmiyiz hâÅŸâ...
Hz. Peygamberin eÄŸitimi her ÅŸeyden önce umumi bir karakter taşır.O toplumdaki her ferdin Ä°slam'i eÄŸitimden nasibini almasını ön görür.O eÄŸitimini hem nazari hem tatbiki olarak gerçekleÅŸtirmiÅŸtir.Yani sözde kalmamıştır,pratize etmiÅŸtir.Bir baÅŸka unsur bu uÄŸurda eÄŸitimin-öÄŸretimin  yukarda da belirttiÄŸim gibi müesseseleÅŸmesidir (Erkam-Suffe) bu müesseselerde önce ahlaki erdemin anahtar deÄŸerini ilk durum ilk duruma getirmeleridir.Tabi biz hicret öncesi erkâm modelini,hicret sonrası uygulamaları çok iyi kavramamız gerekiyor,buna ihtiyaç hissetmemiz gerekiyor.

Toplumsal dönüÅŸüm merhalesinde ilk önce ruhi,ilmi, bedeni, ahlaki yönden eÄŸitim öne alınmalıdır. Bu dava feragat ve fedakarlık ister.Bu sebeple henüz yolun başında Ä°slami hareket fertlerine akıbeti, ama buna karşılık elde edilecek semere ve neticeyi hatırlatmalı.Bu ÅŸahsiyetli kadro,her ÅŸeyden evvel gaye ve hedefini,gayet güzel tespit edecek vesile ve vasıtalarını ortaya koyacaktır.Bu dava ÅŸüphe ve tereddüt davası deÄŸildir.Bunu gerçekleÅŸtirirken sathilikten uzak durmak gerekir.

Toplumsal dönüÅŸümde hangi hareket ve çalışma olursa olsun  gayretinin semeresini alabilmek için faaliyetini bu kadro eliyle yapmak mecburiyetindedir.Kadrosu olmayan bir düÅŸünce bir hareket aksiyonel olamaz.Nazariye olmaktan kurtulamaz.Hicretten önce,ilk Ä°slam'a davet hareketi böyle kadrolu çalışmasını sürdürmüÅŸ (sayıca azda olsa) organize edilmiÅŸ ve beÅŸeriyetin içerisinde dalga dalga yayılmıştır.
Åžimdi bizler bu cahiliye toplumunun arasında,yapacağımız ilk iÅŸ,insanları Tevhidin atmosferinde birleÅŸtirmek,Allah'a ubudiyet hattı üzerinde buluÅŸmak müÅŸrik-laik-demokrat,zalimlerin zulmünden meydana gelen acıyı beraberce paylaÅŸmak ve dertleÅŸmek,karşı koymak zaruriyetini ortaya koymamız lazım ve bunları tüm insanlara ulaÅŸtırmamız gerekir;yani karargahımızı oluÅŸturmak...EÄŸer o bu çalışma yoksa,bu eylemler akidevi bir zorunluluk olarak görülmüyorsa,alternatif olarak önerdiÄŸiniz toplum düzeninin nüvesini,prototipini kendi arasında Müslümanlar oluÅŸturmamışsa;diÄŸer insanların saflarınıza gerçek mü'min olarak katılmasını beklemeyin boÅŸuna,yani hayıflanmaya hakkınız yok.

Sonuç olarak,kurtuluÅŸ yolu apaçıktır,dönüÅŸümün ÅŸartları da açıktır.Ä°slam kahramanlığı çalışmakla,sabırla,cihadla,azimle,ciddiyetle,nefisle mücadele ile,tefekkür ile zikir ile olur.Allah'ı hiçbir zaman bir saniye bile unutmamak ile olur.Yani Allah'lı,yaÅŸamakla eÄŸer biz Rabbimizi unutmaz isek O'da bizi unutmayacaktır.

 Toplumun vurdum duymazlığı karşısında,yalanın ve zulmün gücü karşısında bize cenneti hissettirecek,cehennemi hatırlatacak melekelerimizi kaybetmeden,bunları hatırlatacak aynı zamanda dostlar kardeÅŸler edinip,bu aziz Ä°slam'ın yolunda adım adım ilerlemek,bu uÄŸurda önümüze çıkan engellere karşı direnmek ve aÅŸmak,tüm insanlar olarak,bâtıla,kötülüÄŸe,zulme,azgınlığa,zorbalığa,heva ve hevese,çıkarcılığa,yanlışlığa,tembelliÄŸe,pasifliÄŸe dur deyip,onlara boyun eÄŸmeden,pasif ve sessiz kalmadan sürekli dinamik,aksiyoner ve hareketli olmak ÅŸartı ile Ä°slami dönüÅŸüm yönünde mesafe kat edebiliriz Allah'ın yardımı ile.

Bunun için red ve direniÅŸ çığlıklarımız susmamalı,bu zorba-diktatör sistemde Kur'an'ı hayata dönüÅŸtürecek muvahhid mü'minler olarak yaÅŸamalı yaÅŸatmalı ve direnmeliyiz.Rabbimiz o Salih ve seçkin kullarından eylesin bizleri.Selam Böyle mü'minlerin üzerine olsun.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.