Sosyal Medya

Makale

Ukrayna savaşı, Türkiye savaşı..

Yüzlerce yabancının Ukrayna'daki eylemlerin bir benzerini Türkiye'de de uygulamak için hazırlık yaptıklarını biliyor musunuz?

Bugünlerde, Cemaat üzerinden uygulanan senaryonun, yolsuzluk dosyaları ve kaset kayıtları baÅŸarılı olamazsa, hükümete verilen kitlesel destek kırılamazsa, son seçenek olarak Ukrayna senaryosuna dönüÅŸeceÄŸini biliyor musunuz?

Bu yönde çok ciddi hazırlık yapıldığını, bu hazırlıkların takip edildiÄŸini, Türkiye üzerinde bir kaos projesi hesabı yapıldığını, güvenlik birimlerinin bu yönde tedbirler almaya çalıştıklarını biliyor musunuz?

Türkiye içindeki kavgayla Ukrayna'daki kavga nitelik olarak aynı ve aynı merkezlerden besleniyor. 'Ne alaka' demeyin. Biraz düÅŸünün, detayları sorgulayın, resme iyi bakın, göreceksiniz.

Gezi ayaklanması ile Ukrayna'daki isyanın kodları ve sembolleri ne kadar aynı ise, Ukrayna'ya yönelik siyasi proje ile Türkiye için hazırlanan siyasi proje de o kadar benzeÅŸiyor.

Ukrayna'yı Rusya denetiminden çıkarıp ABD-AB denetimine sokmak isteyen proje ile, Türkiye'nin yüz yıl sonra ilk kez bağımsız hareket etmesinin önünü kapatmayı ve onu tekrar yönetilebilir alana çekmeye çalışan proje aynı.

BU BİR ANADOLU DİRENİŞİDİR

Yerli olanla, özgür olanla yabancı olanın, bağımlı olanın çatışmasını yaşıyor Türkiye. Anadolu ile Avrupa ve Amerika'nın çatışmasıdır. Yüz yıl sonra bir Anadolu direniÅŸidir.

Siz, on binlerce insanı dinleyenlerin, onlarca hayali örgüt üzerinden binlerce insanı hapislere doldurma projesi yapanların, varolan siyasi kadroları tamamen tasfiye etmeye yeltenenlerin sadece emniyet-yargı bürokrasisi içine sinmiÅŸ örgüt mensuplarından ibaret olduÄŸunu mu sanıyorsunuz?

CumhurbaÅŸkanı'nı, BaÅŸbakan'ı, Genelkurmay BaÅŸkanı'nı, MÄ°T MüsteÅŸarı'nı, bakanları, ÅŸirketleri, devletin bütün kurumlarını dinleyenlerin sadece o kiÅŸilerle sınırlı olduÄŸunu mu sanıyorsunuz?

Bilgilerin ana tasnifini Türkiye'de yaptıktan sonra dışarıda nerelerde depoladıklarını biliyor musunuz?

ORTAKLAR TÜRKÄ°YE'DE, MERKEZLERÄ° DIÅžARIDA

Türkiye tarihinin en büyük tasfiye operasyonunu yapanların merkezi bu ülke deÄŸil. Ana merkez dışarıda. Burada sadece iÅŸin ameleliÄŸi yapılıyor, ortakları üzerinden iÅŸ yürütüyorlar.

Aslında buradaki 'ortaklar' Türkiye'yi o merkezlere çoktan satmışlar da bizim yeni haberimiz oluyor. Millet bunları yeni öÄŸreniyor.

Türkiye yüz yıldır stratejik konumunun bedelini ödüyor. DoÄŸu-Batı köprü misyonunun acısını çekiyor. Ä°ç savaÅŸlardan fakirliÄŸe, kimlik bunalımlarından ideolojik kavgalara kadar bütün kırılganlıklar Türkiye'yi denetim altına alma mücadelesinin sonuçlarıdır.

Dikkat edin; Ukrayna da benzer bir coÄŸrafya. Bir geçiÅŸ ülkesi. Sadece enerjide deÄŸil bu pozisyonu. DoÄŸu-Batı jeopolitik güç mücadelesinin de ana cephelerinden biri.

Rusya ile Batı arasındaki sınır hattı, kırılma noktası, çatışma alanı, mevzi. Bu yüzden de; DoÄŸu-Batı güç mücadelesi bir dengeye oturana kadar Ukrayna'nın yüzü hiç gülmeyecek.

Kadife Devrimler bu nüfuz savaÅŸlarının ilk halkasıdır. Ukrayna'da, Gürcistan'da izledik. Ä°kisi de baÅŸarısız oldu. Öyle ki Rusya Gürcistan'ı iÅŸgal edip cezalandırırken onları ayaÄŸa kaldıranlar Gürcistan'ı yapayalnız bıraktı, ellerini uzatıp yardım etmedi.

KARADENÄ°Z SAVAÅžI ÇIKAR MI?

Ukrayna'daki ikinci renkli devrim furyası da Rusya'nın cezalandırmasıyla yüzleÅŸiyor ÅŸimdi. ABD ve Avrupalı çevreler, Ukrayna'yı Rusya'nın nüfuz alanından çıkarmak isteyenler görün, bu ülkeyi de yarı yolda bırakacaklar, yalnız bırakacaklar.

ABD ve Avrupa, Ukrayna'yı ÅŸu an itibariyle altın tepsi içinde Rusya'ya sundular. Göreceksiniz, devamını getiremeyecekler. Sokaklarda harekete geçirdikleri kitleleri savunamayacaklar. O insanların arasına kattıkları istihbarat mensupları bugünlerde ortadan kaybolmuÅŸtur bile.

Durum çok ciddi.. Özellikle Kırım Rusya'nın asla terk edemeyeceÄŸi, nüfuz alanından çıkaramayacağı bir bölge. Kırım yoksa Rusya Karadeniz ve Akdeniz'de yok demektir. Suriye'deki Tartus üssü için her ÅŸeyi göze alan Moskova Kırım'daki nüfuzunu garanti altına alıncaya kadar geri adım atmayacaktır.

Kırım, Türkiye için de geleneksel olarak ilgisiz kalma lüksüne sahip olmadığı bir bölge. Bu, sadece Kırım'ın bir Tatar yurdu olmasıyla sınırlı deÄŸil. Türkiye-Rusya arasında yüzyıllara dayanan iliÅŸkin niteliÄŸi itibariyle böyledir.

Åžimdi Rus donanmasının Karadeniz'e açıldığı, ABD donanmasının da Karadeniz'e yöneldiÄŸi söyleniyor. Ortada ciddi bir hareketlilik var. Gürcistan krizi sırasında BoÄŸazlar'dan geçiÅŸ sorununu hatırlayalım. Belli tonajın altındaki ABD gemilerine izin verilmiÅŸ, diÄŸerlerine verilmemiÅŸti.

Türkiye her ne kadar ABD ile birlikte hareket etse, Gürcistan konusunda Rusya ile farklı cephelerde olsa da Karadeniz konusunda Rusya ile bir gerilim yaÅŸamadı. Bu sefer de yaÅŸamayacak. Muhtemelen ABD savaÅŸ gemilerinin BoÄŸazlar'dan geçiÅŸine sınırlamalar getirecek.

Ama endiÅŸe etmeyin. Ne ABD-Rusya savaşı çıkar ne de Ukrayna bölünür. Bu ikisi olursa zaten dünyanın ipi koptu demektir. Büyük bir Karadeniz Savaşı'nın içindeyiz demektir. Åžu an için böyle bir ihtimal görünmüyor. Taraflar daha çok ikinci derece kartlar üzerinden hesap görmeyi deneyeceklerdir.

ÜLKENÄ°ZE SAHÄ°P ÇIKIN...

Aklıma takılan iki ÅŸey var: Karadeniz/Ukrayna gerilimi Rusya'nın Suriye üzerindeki baskın hakimiyetini yumuÅŸatır mı? Ukrayna'daki Batı yanlısı sokak isyanları ile Türkiye'deki derin darbe operasyonunun aynı zamanda yaÅŸanması sadece bir rastlantı mı?

Sanırım bu soruları ileride tartışacağız.

Ama siz siz olun, Ukrayna'dan ders çıkarın. Bir ülkenin nasıl kurtlar sofrasına atıldığını, DoÄŸu-Batı güç çekiÅŸmesine kurban edildiÄŸini, bu amaçla 'masum' gibi görünen senaryolarla nasıl teslim alındığını görün.

Türkiye'yi de benzer bu serüvene hazırlıyorlar. Bugün yaÅŸadıklarımız aslında bir tür 'çokuluslu' müdahaledir. Milletimiz durumu kavrar bu müdahaleyi boÅŸa çıkarırsa ellerinde bir senaryo daha var.

Haçlı SavaÅŸları'ndan beri direnen bir yurdun insanıyız. Emin olun, çok daha kötülerini tarihe gömdük. Bu felaketleri savuÅŸturmayı da bileceÄŸiz. Yeter ki Türkiye içine ve yakın çevresine dikkatli bakın. Zihinlerinizi rehin vermeyin, kendi gözlerinizle görün, kalplerinize danışın.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.