Makale
Kabataş gelinine ikinci linç
'YaÅŸadığım acının büyüklüÄŸü ve altında ezildiÄŸim o yük yetmezmiÅŸ gibi bir de insanlara kendimi inandırmak zorunda bırakıldım.'
Dedi Zehra DevelioÄŸlu.
Hani şu Gezi olayları sırasında darp edilen, tacize, hakarete maruz kalan kadın.
Maruz kaldığı tacizi, hakareti sineye çekmeyip Adli Tıp raporuyla belgeleyip, suç duyurusunda bulunan kadından söz ediyorum.
Zehra Develioğlu ikinci bir lince daha maruz kaldı.
Ä°kinci kez taciz edildi.
UÄŸradığı iÄŸrenç muamele yetmezmiÅŸ gibi bir de yalancılıkla suçlandı.
Uğradığı tacizi ispat etmesi istendi.
Onun bedeni, onun ruhu, onun psikolojisi sanki bunların deney aracı.
Tecavüzcülerini teÅŸhis etmesi için onlarca kez, o insanlarla aynı odaya sokulan kadınlara yapılan muamele ona yapılmak istendi.
EÄŸer kadınsan, eÄŸer maÄŸdursan, eÄŸer baÅŸörtülüysen senin bu tacizi, hakareti, ÅŸiddeti beyaz efendilerine ispat etmen gerekiyordu.
UÄŸradığı maÄŸduriyetin tespit edilmesi ve faillerinin cezalandırılması için yargıya baÅŸvuruda bulunan bir kadın, ÅŸeffaf bir panelin arkasından tespit edilen görüntülerle itibarsızlaÅŸtırılmaya, yalancı duruma düÅŸürülmeye çalışılıyor.
Bu tür görüntülerden bir soruÅŸturmada hakimin adil bir karar vermesi için yardımcı unsur olarak yararlanılabilir. MüÅŸtekinin ifadesi, görgü tanıklarının beyanı, saÄŸlık raporu gibi...
Ayrıca uzun süre soruÅŸturmayı yürüten Savcı Rasim Işıkaltın'ın, 'Zaten olay ondan sonra baÅŸlıyor. O ana kadar herhangi bir müdahale söz konusu deÄŸil. O görüntü olay anından öncesine denk gelen görüntülerdir' ÅŸeklindeki deÄŸerlendirmesi, dikkatli deÄŸerlendirme yapmamızı gerektirmesine raÄŸmen.
28 Åžubat sürecinde tespit edilen görüntülerle neler yapıldığını, daha sonra bunların ne amaçla servis edildiÄŸi ortaya çıktığında kimlerin yüzlerinin kızardığını gördüÄŸümüz halde.
Bir Åžerafettin Yardımedici vardı, hatırlar mısınız? Gizli kamera görüntüleriyle tacizle suçlanmıştı. Ne oldu biliyor musunuz? Arkasında gözü yaÅŸlı evlatlarını bırakarak intihar etti.
Sonra? Sonra o görüntülerin gerçeÄŸi yansıtmadığı ortaya çıktı.
Şerafettin Yardımedici'nin hesabını kim verdi?
Aynı yöntem Zehra DevelioÄŸlu için kullanılıyor.
O gün KabataÅŸ'ta taciz edilen, hakarete uÄŸrayan, darba maruz kalan, 'KabataÅŸ Gelini' bir kez daha linç ediliyor. Bu kez yer KabataÅŸ'ta deÄŸil, TV ekranlarında, gazete sayfalarında.
MüthiÅŸ bir ÅŸehvet halinde özeli, mahremi didik didik ediliyor, herÅŸeyin alınıp satıldığı vitrinlerde sergilenmeye çalışılıyor.
Sadece Zehra DevelioÄŸlu deÄŸil, ona yapılanlara karşı çıkan gazeteciler de, yalancılıkla suçlanıyor, itibarsızlaÅŸtırılmaya çalışıyor.
Hem de Ä°slam'a hizmet iddiası içinde olan bir cemaat tarafından yapılıyor.
40 yılın sonunda geldikleri nokta bu.
28 Åžubat'ın Fadime Åžahin medyasının konumuna düÅŸtüler.
40 yıllık hizmetlerinin sonucunda baÅŸörtülü bir maÄŸdureyi linç etme görevini üstlendiler.
Vurun baÅŸörtülüye...
Kabataş olayında ben bir kadını savundum.
Ben çocuklu genç bir anneye yapılanlara karşı çıktım.
Ben baÅŸörtülü olduÄŸu için tacize uÄŸrayan bir kadına yapılanların hesabını sordum.
Bu suçsa ben bu suçu iÅŸlemeye devam edeceÄŸim.
Bu bir ayıpsa ben bu ayıbı işlemeye devam edeceğim.
Bu benim için hayatımın en ÅŸerefli mücadelelerinden biri olacak.
EÄŸer baÅŸörtülü bir kadına saldırı olursa bunu yazmayan kalemi kırar atarım, o kalemi neyleyim.
EÄŸer baÅŸörtülü bir kardeÅŸime saldırı olursa onu savunmayan dili keser atarım, o dili neyleyim.
Bu benim boynumda bir şeref levhası olarak asılı duracak.
Ya siz... Ya sizler.
BaÅŸörtülü olduÄŸu için tacize uÄŸrayan Zehra DevelioÄŸlu'nun karşısında durmakla sicilinize bir sayfa daha eklediniz.
Bu sizin boynunuza çan gibi takılacak ve her hareket ettiÄŸinizde çın çın ötecek.
Bu noktada son söz birçok zulme maruz kaldığı halde, zalimlerin karşısında boyun eÄŸmeyen, 'YaÅŸasın zalimler için cehennem' diyen Bediüzzaman Hazretleri'nin...
Bediüzzaman, Mektubat'ta 28. Mektubun, 'Dördüncü Risale olan Dördüncü mesele' bahsinde, Hud Suresi'nin 'Zalimlere en küçük bir meyil dahi göstermeyin; yoksa ateÅŸ size de dokunur' ayetini ÅŸöyle izah ediyor: 'Zulme deÄŸil yalnız alet olanı ve taraftar olanı, belki edna bir meyil edenleri dahi dehÅŸetle ve ÅŸiddetle tehdit ediyor. Çünkü rıza-ı küfür, küfür olduÄŸu gibi zulme rıza da zulümdür. Ä°ÅŸte, bu ehl-i kemal, kamilane, ÅŸu ayetin çok cevahirinden bir cevherini ÅŸöyle tabir etmiÅŸtir:
Henüz yorum yapılmamış.